Gazetecilik okumuştu ama yapmıyordu. Üniversitede öğretim üyesi olmuştu. 4 konuda makaleler, araştırma yazıları, kitaplar yazıyordu: Türk köklü Cumhuriyetlerin tarihi. Fetullah Gülen’in devlete sızması. Türkiye’deki Alman istihbaratı. Çok yüksek servetler elde eden yabancı şirketlerin “Ankara’da devletten ruhsat alarak” geldiği Bergama’da siyanürle altın çıkarmasının perde arkası.

20 yıl önceydi.

Evinin önünde silahlı saldırıya uğradı. Öldürüldü. Hayatının baharında 48 yaşındaydı. Doç. Dr. Necip Hablemitoğlu, “vuranı bulunamayan cinayete” kurban gitti.

Cinayet aydınlanmadı.

20 yılın sonunda bugünlerde Necip’in öldürülüşünü karanlıktan kurtaracak yeni bir soruşturma başlatıldı, tutuklamalar oluyor.

Şurası kesin:

Yazdı ve öldürüldü.

Hangi yazıları için?

“Alman Vakıfları ve Bergama Altın Dosyası” adlı bir kitap yazmıştı. Burada yazdıkları için mi, Türk devletlerinin tarihini yazdığı için mi, Fetullah’ın devlete sızdığını yazdığı için mi?

Niçin öldürüldü?

★★★

Necip Hablemitoğlu’nun öldürülüşünden bu yana geçen 20 yıl içinde yabancı sermayeli şirketlerin yerli ortaklar da bularak altın arayışında; Türkiye’nin doğasını, toprağını, suyunu, havasını, çiçeğini, yeşilini, ormanını, son tahlilde de insanını tahrip etme süreci çok hızlandı.

Ruhsatlar patladı.

Vahşi ortam doğdu.

Bu konuda toplumu bilgilendiren; “uyanın... uyanın... uyanın...” diye yılmadan çığlık çığlığa bağıran TEMA oldu. (İki gazeteci İbrahim Gündüz ile Murat Ağırel de bugünlerde uyarıcı yazılar, kitaplar yayınlıyorlar) TEMA, özellikle Dördüncü Grup maden ruhsatlarındaki artışın üzerine araştırmalar yaptı. Bu grupta; altın, kömür, kuvars, gümüş madenleri var. TEMA’nın Maden ve Petrol Arama Genel Müdürlüğü’nden satın alarak yayınladığı raporda “maden ruhsatlarındaki patlamanın illere dağılımı” şöyledir:

Afyon: 1155 ruhsat.

Artvin: 522 ruhsat.

Erzurum: 741 ruhsat.

Eskişehir: 1455. Kahramanmaraş: 1416. Karaman: 498. Çanakkale ve Balıkesir: 1634. Kütahya: 1283. Muğla: 1625. Ordu: 435. Siirt-Şırnak ve Batman: 927. Sivas: 2922. Tekirdağ ve Kırklareli: 1706. Tunceli-Erzincan: 1006. Zonguldak ve Bartın: 189.

Uşak: 521.

★★★

Buna göre 24 ilde yaklaşık 20 bin altın, gümüş, kömür, kuvars arama ruhsatı verildi. Bu İllerin ortalama ruhsat oranı yüzde 63’ü buluyor. Türkiye’nin zengin, verimli, bereketli, güneşi güneş, suyu su, havası hava, merası mera, bahçesi bahçe, toprağı toprak kentleri özellikle altın arayışında; siyanür, asit, sodyum sülfat, nitrik asit, sodyum hidroksit, sülfirik asit  gibi zehirleyici ağır öldürücülerin tehdidi altına sokuldu.

Seçilen illere bakın.

Seçkin dikkatle bakın.

Doğal varlığı zengin.

Tarım üretimi çok iyi.

Turizm potansiyeli yüksek.

Bu illerin topraklarının ortalama yüzde 63’ün siyanür, sülfrik asit, sodyum sülfat, nitrik asit, sodyum hidroksit gibi zehirleyicilere esir edilmesi tesadüf olabilir mi? Maden Kanunu 1958 yılında çıktı. 20 defa değişti. Her değişiminde doğayı ve insan sağlığını koruma şartları şirketler lehine hafifletildi, budandı, yok edildi.

Ruhsatlar patladı.

Tesadüf olabilir mi?

Necip Hablemitoğlu, 20 yıl önce Bergama’da altın çıkarmada siyanür kullanıldığı için isyan eden köylülerin tepkisinden yola çıkarak yazmıştı. Bugün Çanakkale Kaz Dağları’nda, Fatsa’da, Ordu’da, Muğla’da Erzincan İliç’te halk siyanürle altın aramaya tepkisini yükseltiyorsa bu tesadüf olabilir mi?

★★★

Siyanürle altın arama, arkasında atık havuzları, atık dağları ve atık depoları bırakıyor. Hepsi doğa katili, öldürücü, zehirleyici. Romanya’da Baia Mare Altın Madeni’nde bir kaza oldu, atıkların depolandığı baraj çöktü. Lupos Nehri’ne dökülen siyanür ve ağır metal içeren atık, Romanya, Macaristan, Sırbistan ve Bulgaristan sınırlarını aşarak Karadeniz’e kadar yayıldı. Yüzlerce ton deniz canlısı öldü. 2 milyondan fazla insanın içme suyu zehirlendi. Bu kaza sonrası Avrupa Birliği’nde “arsenikle altın arama madenciliği” masaya yatırıldı. Çek Cumhuriyeti, Almanya, Macaristan siyanürle madenciliği yasakladı. Avrupa Birliği Parlamentosu 2010 yılında AB topraklarında “siyanürlü altın madenciliğinin yasaklanması” önerisi getirdi.

Türkiye’de ruhsat patladı.

Ankara’da ruhsatlandırılarak izin verilen siyanürle altın arama projelerinde;  “1 gram altın çıkarmak için 1.5 ton siyanürlü atık peydahlamak” normal kabul edilir oldu.

Uyanın.