Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) kripto yapılanmasının deşifre edilmesine yönelik yürütülen ankesörlü telefon soruşturması kapsamında hakkında dava açılan ve 7 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum edilen üsteğmen Metin Ç., ile ilgili gerekçeli kararda ilginç ayrıntılar yer aldı. İstanbul 25. Ağır Ceza Mahkemesi, Üsteğmen Metin Ç.’ye ceza verdi ve kararın gerekçesini de açıkladı.

“DENİZ KUVVETLERİNİN HAKKIMDA OLUMSUZ GÖRÜŞÜ YOK”

Kendisi, eşi ve hatta uzak akrabaları içerisinde de FETÖ ile bağlantılı bir kişi bile olmadığını söyleyen Metin Ç., FETÖ metre sisteminden geçtiğini anlatarak şunları söyledi: “Bu terör örgütüne maddi manevi destek veren veya sempatizanı olarak bir yakınım da yoktur. Bugüne kadar FETÖ'den işlem gören bir yakınım veya akrabam da olmamıştır. 15 Temmuz gecesi hiçbir faaliyette bulunmadım. Fetömetre idari araştırmasına da tabi tutularak aranan kriterlerde bende oluşmadığından görevime devam ettim. TCG Alemdar gemisine 2018 yılı ocak ayında tayin edilerek görevime devam ettim. Şu an itibari ile halen Deniz Kuvvetleri personeliyim. Deniz Kuvvetlerinin hakkımda olumsuz bir görüşü bulunmamaktadır.”

ARDIŞIK ARAMADA ÇIKTI

Gerekçeli kararda ayrıca Üsteğmen Metin Ç.’nin FETÖ yöneticilerinin kullandığı ankesörlü telefonlardan adına kayıtlı hattın arandığının tespit edildiği vurgulandı. Kararda, sanığın adına kayıtlı ve kullanımında olduğu telefon hattını Üsküdar’daki bir gazete bayiindeki sabit hattan 24 Nisan- 12 Eylül 2014 tarihlerinde Deniz Kuvvetleri’nde görevli Yüzbaşı Yalçın E., ile ardışık arandığı ifade edildi.

İRADELERİ FETÖ’DE

Kararda, TSK’daki FETÖ üyelerinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti Anayasa ve kanunlarına ve üstlerinin emir talimatlarına göre değil, iradelerini sorgusuz sualsiz elebaşı Fetullah Gülen tarafından kurulan örgüt hiyerarşisindeki mahrem imama terk ettiğine dikkat çekildi. Kararda Çelik’in örgüt içerisindeki konumu dolayısıyla terör örgütü üyeliği suçunu işlediği ifade edildi.