Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bakan Mehmet Şimşek, son günlerde “çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınacağından” söz ediyorlar. Bunu yapmanın söylemek kadar kolay olmadığı, ayrıca şimdiye kadar neden bunu yapmadıkları konularına ise hiç girmiyorlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan son Kabine Toplantısı ardından yaptığı açıklamada, bu sözlerine “çok kazanandan çok prensibiyle kamu gelirlerini artıracağız” şeklinde biraz daha açıklık getirdi.
Benim anladığım; son yıllardaki “sermayeden vergi almayıp tüm yükün dar ve sabit gelirli üzerine yıkıldığı” eleştirisini, artık dikkate almak zorunda kaldılar. Sermayeden alacakları vergiyi artırıp, yeni yılda ücret ve emekli zamlarını biraz daha yüksek tutmak ihtiyacı duyuyor olabilirler.
Belki de yaptıkları zamların, indiremedikleri enflasyonun çok altında kalacağını görüp, yarı yılda düzeltme imkanı yaratacak kaynak arıyorlardır. Ancak ara zam ihtimali, bana düşük geliyor.
Söylüyorlar ama; son 3-4 yıldır varlıklı kesimlerden vergi almayıp, enflasyon hem artarken, hem düşürülmeye çalışılırken, neden tüm yükün dar ve sabit gelirliye yıkıldığına hiç değinmiyorlar.
Bunu nasıl yapacaklarını da söylemiyorlar. Bakan Şimşek’in, bu konuda vergi taslakları hazırlamasına rağmen neden uygulamaya sokulmadığını açıklamaları gerekmiyor mu?
Program başladığında bunu yapsalardı şimdiye kadar enflasyonla mücadelede epey yol alınacaktı. Bu aşamada varlıklı kesimlerden ek vergi almayı nasıl düzenleyecekler? Yapsalar bile, bunun etkisinin çok zayıflamış olacağını da hesaba katıyorlar mı?
GÜVEN YOK, SORU ÇOK
Son dönem hakim olan ekonomik ve siyasi anlayışı eleştiren TÜSİAD’ın başına gelenlerin, ister istemez, “hangi çok kazanandan çok vergi alınacağı” sorusunu gündeme getireceği akıllarına geldi mi? Yani bunu yaparken herkese eşit uygulanacak kurallar mı belirlenecek, yoksa “bazı çok kazananlar uygulamadan muaf mı” tutulacak?
Özetle; az kazanandan çok vergi alırken zaten çok geniş olan kesime toptan, daha az zam ve dolaylı vergilerle yüklenildi. Asıl vergi gelirini sağlayacak çok kazanana da toptan, ayrıcalıksız uygulama yapılabilecek mi?
Daha fazla vergi alınacak çok kazananlar belirlenirken, vergi matrahı bile göstermeyen varlıklılar da kapsama alınacak mı? Yoksa, onların vergi istisna ve muafiyetleri aynen devam edip, sürekli vergiyi ötelemeleri devam mı edecek?
Kamu ihalelerinde sürekli kazanan kişi ve şirketlerin aslında ne kadar çok kazandıkları ortaya çıkarılacak mı? Her şeyin başında; kamu ihalelerinde, AKP iktidar olduğunda var olan rasyonel sisteme geri dönülecek mi?
Çok kazananın belirlenmesi için hayati öneme sahip; kamu bankalarından ve Merkez Bankası’ndan, sürekli ayrıcalıklı kredi kullananların listesi yapılacak, bunlar kamuoyuna açıklanacak mı? Kısacası; “hangi çok kazanandan çok vergi alınacağı” konusunda güven verebilecek gerekli şeffaflık sağlanacak mı?
Nereden buldun denilmese de, bir ara düşünülen, vergi mükellefi bile olmadan ultra lüks otomobil alanlar, sayısız gayrimenkule sahip olanlar da, vergi kapsamına, artık alınabilecek mi?
Sorular çok… Daha önce “az kazanandan az vergi alıp, çok kazanana dokunmayan mevcut anlayış”ın, şimdi bu adaletli sistemi kurması konusunda güvensizlik yaşanması da, bu nedenle çok doğal.
