Şehir merkezinden İstanbul Havalimanı’na gidecek metro hattının “planlama hatası nedeniyle havalimanına 300 metre kala sona erdiğini”, havalimanını yapıp işleten İGA A.Ş. CEO’su Kadri Samsunlu’nun “Maalesef öyle” diye teyit ettiğini Fatih Altaylı’nın yazısıyla öğrendik.

Söz konusu hattın adı Gayrettepe-Yeni Havalimanı.

Bu hattın ihalesi 2016 sonunda pazarlık (21/b) usulüyle yapıldı. İhalenin usulü ile Erdoğan’ın millete “TL’ye dönün” dediği günlerde Euro üzerinden yapılmasını eleştirdiğim için  -projeyi Kolin ile birlikte üstlenen- Şenbay Madencilik, hakkımda 1.5 milyon TL tazminat davası açmıştı.

Bayburt Grubu bünyesindeki Şenbay, kendi açtığı davada son duruşmaya gelmedi. Üzerinden 3 ay süre geçti. Şu anda dava açılmamış sayılıyor, iyi mi.

★★★

Bu arada geçen ağustos ayında Şenbay, projeden çekilerek hissesini 3. havalimanı ortakları Kalyon ile Cengiz’e devretti. Devir sırasında inşaatın gerçekleşme oranı yüzde 40.63’tü (İhale yapıldığında metronun 2018 yılı sonunda biteceği açıklanmıştı.)

Halen Cengiz-Kalyon ve Kolin’in sürdürdüğü metro inşaatında gelinen seviye yüzde 57. Cengiz İnşaat’ın web sitesindeki bu bilginin yanında 2021’de tamamlanacağı da belirtilmiş.

Düşünün ki, bundan 3.5 yıl önce 1 milyar Euro’ya ihale edilmiş, bir ortağı projeden çekilmiş, sözleşmesini devretmiş iddialı bir metro projeniz var. Nihai hedefi insanları dünyanın en büyük, en şahane, en iddialı havalimanına taşımak. Havalimanı açıldıktan 2 yıl sonra (iyi ihtimalle) devreye alınacak ama bir hesap hatası nedeniyle havalimanına çıkış yapamayacaksınız.

Başka anlatımla, yatırım tutarı 10 milyar 247 milyon Euro olan havalimanını, 1 milyar Euro’ya da metroyu bitireceksiniz ama çıkışı bağlayamayacaksınız. Alana 300 m. kala inen yolcuları başka mobil çözümlerle alana ulaştıracaksınız.

Samsunlu, aradaki bağlantının, “elektrikli ve belki de otonom araçlarla mümkün olabileceğini” söylemiş (Bu çözümün paralı mı parasız mı olacağına, yani bir tarife içerip içermediğine ilişkin detay yok.)

Bu  planlama hatası mühendislik hatası mıdır nedir, kimse çıkıp açıklama yapmayacak mı?

TAŞYAPI’YA 200 MİLYONLUK “İŞ”

Kamu kuruluşları, Kamu İhale Yasası’nın ihale afet, salgın hastalık gibi olağanüstü durumlarda başvurulması gereken maddeyi çok seviyor. Karayolları’nın açtığı bu yolda diğer kamu kuruluşları da emin adımlarla ilerliyor. Örneğin, son zamanlarda TOKİ’nin 21/b usulüyle yaptığı ihalelerde artış gözleniyor.

Geçen hafta iki büyük ihale kamuoyuna duyurulmadı. İlki “İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Avcılar Yerleşkesi İnşaatı”. Yaklaşık maliyeti 222.5 milyon TL olarak belirlenen bu ihaleye TOKİ, 8 firmayı davet etmiş: Kalyon, REC Uluslararası, Taş Yapı, Yıldızlar, Maksem, Can İnşaat, Özyazıcı İnşaat, Pekintaş İnşaat. En uygun teklif 208 milyon TL ile Taş Yapı’dan gelmiş (Taş Yapı’yı Kadıköy’deki  meteoroloji arsasına yaptığı “Four Winds” projesiyle hatırlarsınız.)

TOKİ’nin geçen hafta 21/b usulüyle yaptığı ikinci ihale Elazığ’da 381 konut ve 10 dükkan ve cami yapımına ilişkin. 9 şirketin davet edildiği bu ihalenin yaklaşık maliyeti 126 milyon 852 bin TL. (Bu ihalenin 21/b’nin gerçek amacına uygun olma ihtimali mevcut. Elazığ’daki deprem dolayısıyla) En uygun teklif 101.8 milyon TL ile Aydur İnşaat’tan gelmiş.

Geçen hafta yapılan bir diğer 21/b ihalesi TMSF’den. Ataşehir Modern Projesi A, B, C Blok konut, işyeri sosyal tesisler inşaat işini pazarlık usulüyle ihale eden TMSF, yedi firmayı davet etmiş. 337 milyon 89 bin TL yaklaşık maliyetli  ihalede, en uygun teklifi 280.4 milyon TL ile Mustafa Ekşi-İlkyapı İnşaat ortaklığının verdiğini öğrendim.

Sözün özü: İnsanca bir hayat isteyen sığınmacılara şiddetin uygulandığı, meslektaşlarımızın tutuklandığı, adalet arayanların arttığı, işkence çığlıklarının yükseldiği geçtiğimiz hafta, yaklaşık 600 milyon TL’lik ihale halka duyurulmadan yapıldı.