Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü tarafından alınan karar sonucu Karadeniz’de hamsi avı 10 günlüğüne yasaklandı. Avcılık sezonunda alınan bu kararın sebebi avlanan hamsilerin boy uzunluğunun yasal sınırın altında olmasına dayanıyor. Hamsi balığı için yasal sınır 9 santimetre. Bu sezon tezgahlardaki hamsilerin ise oldukça küçük olduğu gözleniyor.

Kararın tek sebebi boy uzunluğu değil. Asıl amaç hamsi popülasyonunu korumak. Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğü’nün kararında, mevcut durumun gelecek yılların hamsi stoklarına olumsuz etki etmemesi için böyle bir karar alındığı vurgulanıyor. Ayrıca hamsi biyolojisinde düzenleme olmaması halinde hamsi avcılığının 10’ar günlük periyotlarla tekrar durdurulması gündemde. Karar Türkiye balıkçılık tarihi açısından da av sezonunda alınması sebebiyle farklı bir anlam taşıyor.

Peki ne oldu da bu noktaya geldik? Hamsi avlama yasağını ve hamsinin akıbetini İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesinden Dr. Taner Yıldız ve 50 yıllık balıkçı İlyas Torlak’a sorduk.

1) BU KARAR NE ANLAM İFADE EDİYOR?


Dr. Taner Yıldız ve balıkçı İlyas Torlak’a yönelik ilk sorumuz “Bu önlem hamsinin geleceğini kurtarır mı?” oldu. İki isim de kararı olumlu değerlendiriyor. Taner Yıldız, “Bu önemli bir karardır. Balık stokları her zaman kondisyonlarını uzun süre sürdüremeyebiliyor. Bazen böyle sıkıntılar yaşanabiliyor. Gördüğümüz kadarıyla Tarım Bakanlığı bir çalışma yapmış ve bu çalışmanın sonucunda bir karar almış. Bu da ülkemizdeki balıkçılık açısından önemli bir karar” görüşünde.


Dr. Öğr. Üyesi Taner Yıldız


Balıkçı İlyas Torlak ise bir balık neslinin avcılık sezonunda bu şekilde koruma altına alınmasının Cumhuriyet tarihi açısından ilk olduğunu söylüyor. “Devletin böyle bir teşebbüse girişmesi olumlu bir gelişme” diyen Torlak, “Biz isteriz ki bu sadece hamsi avcılığıyla sınırlı kalmasın, bütün balık türleri için geçerli olsun. Eğer balığın üreme ve avlanma boyunda bir sıkıntı varsa bunun önüne geçilsin. Her zaman böyle kararlar gündeme gelsin. Böyle kısa süreli değil uzun süreli olsun” ifadelerini kullanıyor.

Taner Yıldız ve İlyas Torlak’a göre karar olumlu ancak hamsinin geleceğini kurtarmak açısından yeterli değil. Bakanlığın aldığı bu kararın devamlılık arz etmesi ve korumanın sürdürülebilir olması büyük önem taşıyor.