Diyanet İşleri Başkanlığı’nın (DİB) yaygın yerel ve kurumsal örgütleme ağı ile AKP’nin “Sünni İslami” toplum modelinin taşıyıcısı olduğunu göz ardı ederek, Başkanı Ali Erbaş’ın Türkiye Cumhuriyeti’nin “laiklik” ilkeleri ile zıtlaşan açıklamalarını değerlendirmek eksiklik olur.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın muhalefetten gelen eleştirilere verdiği “Ali Erbaş yalnız değildir” yanıtı da bu çerçevede okunmalı.

★★★

DİB’in bünyesinde faaliyet gösteren “Aile İrşat ve Rehberlik Bürosu”,  2019 yılında yayımlanan bir yönerge ile büro olmaktan çıkıp “merkez” adını aldı.

Kapılarında artık “Aile ve Dini Rehberlik Merkezi” yazıyor.

Çalışma konularının kapsamı genişliyor, vakıflarla fonlanıyor.

Fonlar denince akla ilk olarak Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) geliyor.



★★★

Diyanet’in 2019 yılı başında yaptığı açıklamaya göre; 2003 yılından itibaren açılmaya başlayan Aile ve Dini Rehberlik Büroları’nın (ADRB) sayısı 81 il ve 304 ilçe müftülüğünde olmak üzere 385’e ulaştı.

2003 yılında Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Samsun ve Elazığ’da kurulan bu bürolar, 2006 yılından itibaren lke genelinde yaygınlaştırıldı.

Bugün sayıları kaç oldu?

Diyanet İşleri Vakfı tarafından desteklenen bu merkezler, mesela sayıları 8 bine yaklaşan Aile Sağlık Merkezleri gibi her mahalleye yayıldı mı?

Diyanet açıklarsa öğreneceğiz.

★★★

DİB’in faaliyet alanı 2000’li yıllardan itibaren özellikle kadınlara, çocuklara ve aileye yönelik olarak genişliyor.

2010 yılında çıkarılan  6002 Sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kanunu’nun 7. Maddesi “aile, kadın, gençlik ve toplumun diğer kesimlerine yönelik dinî konularda aydınlatma ve rehberlik yapma” görevini DİB’e veriyor.

Kamusal düzenlemelerde 2010 yılına kadar Avrupa Birliği ile uyumlu yasalar çerçevesinde yürüyen çalışmaların odağına alınan “kadın-erkek eşitliği” kavramının yerini, 2018 yılından sonra “adalet ve merhamet” alıyor.

Prof. Serpil Sancar


★★★

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi eski Dekanı ve Cinsiyet Eşitliği İzleme Derneği’nin (CEİD) Kurucu Başkanı Prof. Dr. Serpil Sancar, konuşmacı olarak katıldığı çevrimiçi toplantıda, DİB’nin etkinleşen rolü üzerinde durdu.

SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği’nin çağrısıyla düzenlenen etkinliğin moderatörlüğünü Gülseren Onanç üstlenmişti.

Sancar akademi dünyasında “din ve kadın” üzerine en çok yayın üreten kadınlardan..

TÜBİTAK Bursuyla ABD-George Washington Üniversitesi’nde “Din ve Cinsiyet” konusunda araştırma yaptı, misafir öğretim üyesi olarak ders verdi.

Sancar’ın doktora tezi “Din, Siyaset ve Kadın: İran Devrimi” ydi...

Sancar’ın yakın zamanda yayımlanan “Diyanet’in Kadınlaşması: Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Yeni Kadın ve Aile Politikası” makalesi, din ve kadın konusunda yayımlanmış birçok araştırmada referans kaynak olarak yer aldı.

★★★

DİB’in bütçesinin yalnızca yüzde 1.2’sinin “kadının güçlenmesine” ayrıldığını belirten Sancar “Bu alanı dışsal bir sorun haline getirip, finansmanı fonlara bırakmış” diyor.

Yurtlara din eğitimi alan kız çocukları yerleştiriliyor


Din İşleri Yüksek Kurulu’ndan verilen yanıtların (fetva demek daha doğru olabilir) Medeni Hukuk ve Ceza Yasası’na aykırı özellikler taşıdığını belirten Sancar, orta öğrenimde yurt ve burs olanaklarının din eğitimine giden kız çocuklarına verildiğini vurguluyor.

Prof. Acar


Çevrimiçi toplantıda söz alan Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Yok Edilmesi Sözleşmesi (CEDAW) komitesi eski üyesi Prof. Dr. Feride Acar da, hazırlayıcılarından olduğu İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılmasından sonra, yeni bir ulusal mekanizma zorunluluğunun ortaya çıktığına vurgu yapıyor.

Acar kadın kuruluşlarına; erkekler ve farklı kadın gruplarıyla koalisyon çağrısı yapıyor.

Hatırlatmakta yarar var; Cumhurbaşkanı kararı ile İstanbul Sözleşmesi’nden çıkılırken, “Ankara Mutabakatı kurulacak” deniyordu. Sanırım ondan da vazgeçildi, “Diyanet halleder” denmiş olabilir.

Geriye gidişin kilometre taşları


Genişleyen Aile ve Dini Rehberlik Merkezleri’nin Kadın Statüsü Genel Müdürlüğü ile çakışan alanlarına vurgu yapan Sancar, kadın hakları alanında geriye gidişin kilometre taşlarını sıralıyor:

Kadın ve aileyi koruma görevi 2010 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı’na verildi.

2011’de Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı adından “kadın” kelimesi çıktı.

2013’ten itibaren ise Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü, toplumsal cinsiyet eşitliği ulusal eylem planı hazırlamayı bıraktı.

Kız çocuklarının tecavüzcüsüyle evliliklerini meşrulaştırmak üzere Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) değişiklikler yapılması gündeme geldi.

18 yaşından küçük çocuklara nikah kıyan imamların cezalandırılacağı hükmü kaldırıldı.

2021 Temmuz’unda İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldı.

360 derece erkek-kadın eşitsizliği


Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü emekli öğretim üyesi Prof. Dr. Gülay Tokgöz’ün başkanlığını yaptığı CEİD, alanında uzman akademisyenler tarafından  2011 yılında kurulmuştu.

Toplumsal cinsiyet eşitliğini izleyen en geniş veri tabanı oluşturan raporları yayımlıyorlar.

Bu raporlar; dijital platformda Cinsiyet Eşitliği İzleme Merkezi (CEİM) E-Kütüphane’den yararlanıcılara da açık...

CEİD Avrupa Birliği’nden alınan 1.7 milyon Euro hibe desteği ile 2017 yılında “Türkiye’de Katılımcı Demokrasinin Güçlendirilmesi: Toplumsal Cinsiyet Eşitliğinin İzlenmesi Projesi” başlatmıştı.

Siyasetten sağlığa, spordan iş dünyasına 10 ayrı konuda raporlar yayımlıyor.

AB’nin 5 milyon Euro hibe desteği ile yenilenen ve süresiz olarak uzatılan proje, 2020-2022 dönemini kapsayan araştırmasını yürütüyor.

Projenin temel hedefi, ilk fazda olduğu gibi, toplumsal cinsiyet eşitliğinin yaygın olarak gerçekleşmesi ve katılımcı demokrasinin güçlendirilmesi...

Proje 2. fazda toplumsal cinsiyet eşitliği temelli çalışan sivil toplum kuruluşlarını desteklemeyi de programına aldı.

İzleme göstergelerinin yer aldığı 10 rapora ek olarak belirlenen 6 tematik alan şunlar:

Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik (STEM) Disiplinlerinde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği; Adalete Erişimde Toplumsal Cinsiyet Eşitliği; Gelir, Yoksulluk ve Sosyal Adalet Alanında Toplumsal Cinsiyet Eşitliği; Kadın Mülteciler ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği; Erkekler, Erkeklikler ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Haritalama ve İzleme Çalışması; Yaşlılık ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği.