Baz etkisi ile düşmeye başlayan ortalama enflasyona karşılık, artan maliyetler ve üretimdeki sıkıntılarla gıda enflasyonu yüzde 102.55 ile üç haneli seviyelerde tırmanmaya devam ediyor. Temel gıda ürünlerinde tarihi seviyelere ulaşan ve etiket denetimleri ile kontrol altına alınmaya çalışılan fiyat artışlarında maliyetlere işaret eden üretici ise, gübre ilaç gibi alanlarda maliyet düşmedikçe ucuz gıdanın tezgaha inmeyeceğine dikkat çekiyor.

KURAKLIK RİSKİ BÜYÜK

Geçen bir yıllık sürede elektrik fiyatlarında yüzde 140, gübre fiyatlarında yüzde 60, zirai ilaçlarda yüzde 80’lik fiyat artışlarını gören üreticinin ithalat yasaklarıyla da kârının eridiğini kaydeden Antakya Ziraat Odası Başkanı Mehmet Muzaffer Okay, “Bunlar devam ettiği sürece gıda fiyatlarında kimse ucuzluk beklemesin. Yok böyle bir şey. Maliyetlerde ciddi bir düşüş olmadan gıda fiyatları düşmez” diye konuştu.Türkiye’nin tarımda ithalata dayalı bir politika yürüttüğünü 20 üründe gelen ithalat yasağının ise çiftçiyi zora düşürdüğünü kaydeden Okay, pamuk, patates soğan gibi ürünlerde gelecek yıl dengenin değişebileceğini kaydetti. Kuraklık nedeni ile ekim süreçlerinin de ertelendiğini anlatan Okay, “Geçmiş yıllara baktığımızda normal yağışlar yok bu sene. Nereye kadar gider bilemiyoruz sıkıntı büyük o konuda. Pamuk hasadı normalde eylül ayında olur ekime kadar toplanırdı şimdi kasım ayında pamuk topluyor insanlar. Buğdayda Türkiye’nin en iyi senesi buğdayda 22 milyon ton. Şu anda 2023’ü kestirmek zor. Eğer yağmur olursa burada açığı kapatır” diye konuştu.


Tarladaki enflasyon etikete yansıyor


Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Remzi Baki Suiçmez de son açıklanan tarımsal girdi fiyat endeksinin yüzde 134’ü aştığına dikkat çekti. Doğrudan üretimdeki enflasyonu ifade eden bu oranın çiftçiyi zorladığını kaydeden Suiçmez, şöyle devam etti: “Yani tarladaki enflasyon hangi ürünü alırsanız alın marketteki etiketi etkiliyor.  Her dönemde bir ürün suçlu ilan ediliyor bir patates, bir soğan, bir salatalık. Çözüm girdi maliyetlerini düşürmek ve tüketicinin de ucuz ürüne ulaşmasını sağlamak. Rekolte düşüşlerinde kuraklığın da etkisi var. Özellikle kuru tarım yapılan ürünlerde hububatta bakliyat, nohut mercimek dahil olmak üzere bu ürünlerde kuraklık etkisi var. Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu, Ege ve Trakya’da hâlâ etkisini sürdürüyor” dedi.

Üretim yerinde saydı, fiyatlar tırmandı


TÜİK verilerine göre, sebze ürünleri üretim miktarının 2022 yılında bir önceki yıla göre değişim göstermeyerek yaklaşık 31.7 milyon ton olacağı tahmin edildi. TÜİK’in enflasyon verilerine göre ise Kasım 2022’de aylık artışın en yüksek olduğu ana grup yüze 5.75 ile gıda ve alkolsüz içecekler olurken, gıda fiyatlarındaki yıllık artış ise yüzde 102.55’i buldu.

[old_news_related_template title="2023 Yılı Tarım Raporu: Gıda fiyatlarındaki artışın sebebi çiftçiler değil" desc="Adana Çiftçiler Birliği 2023 Yılı Tarım Raporu'nu açıkladı. Raporda gıda fiyatlarındaki artışın sebebinin Türk çiftçisi olmadığı vurgulandı. Raporda, 'Yasaklama veya cezalandırma ile değil, teşvik ve ucuz finansman da dahil farklı destekleyici politikalarla planlamanın daha cazip ve uygulanabilir olacağı kanaatindeyiz' denildi." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2022/12/30/depophotos_16748866.jpeg" link="https://www.sozcu.com.tr/2022/ekonomi/2023-yili-tarim-raporu-gida-fiyatlarindaki-artisin-sebebi-ciftciler-degil-7540369/"]

[old_news_related_template title="Tavuğu kurtaracaklardı zararı büyüttüler" desc="Sayıştay’ göre 2020 yılında Ziraat Bankası iştiraki yapılarak kamulaştırılan Keskinoğlu Tavukçuluk firması devlete geçtiğinde 22.6 milyon lira zararı varken, devletin işlettiği 2021 yılında 41.4 milyon lira zarar etti." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2023/01/01/08-tavuk.jpeg" link="https://www.sozcu.com.tr/2023/ekonomi/tavugu-kurtaracaklardi-zarari-buyuttuler-7542821/"]