Geçen cuma bir kamu ihalesi yapıldı. İhale büyüklüğü yukarıda belirttiğim bir nüfusa bir ay çalışması karşılığında ödenecek asgari ücret toplamının üzerindeydi.
Haberiniz oldu mu? Sanmam. Çünkü 21/b’ydi. Davetli ve ilansız yani. Karayolları Genel Müdürlüğü’nün açtığı ihalenin yaklaşık maliyeti 1 milyar 359 milyon 106 bin 579 TL, 93 kuruştu.
Bu arada bir not paylaşmalıyım:
Okurlar zaman zaman uyarıyor. Toplumun milyar kavramını zihninde tam oturtamadığını belirtip diyorlar ki, “İhalelerdeki milyarın eski parayla katrilyon lira olduğunu da belirtmelisiniz”.
Liradan altı sıfır atma operasyonunu başından sonuna izlemiş bir gazeteci olarak 2007 yılından bugüne dek, haber ve yazılarımda “katrilyon” demeyi yanlış bulurdum, ama gelinen noktada okurlara hak vermeye başladığımı itiraf etmeliyim.
Dönelim konuya:
12 Haziran’da sekiz tanıdık firmanın davet edildiği işin adı:
“Erzurum Aşkale İspir Devlet Yolu Kırık Tüneli ve Bağlantı Yolları (ikinci işler dahil) Km: 63+880-79+ 663,89 kesiminin yapım ikmal işi”
(Proje 7.2 km’lik çift tüplü tünel içeriyor.)
En uygun teklif: 1 milyar 133 milyon 797 bin 504 TL ile RSY İnşaat’tan geldi. Kalyon Grubu’nun iştiraki olan RSY İnşaat’ın bu teklifteki indirim oranı, yüzde 16.58.
İhaleye RSY’nin yanı sıra çağrılan firmalar Limak, Kolin, İçtaş, Metgün, ASL, Makyol, Cengiz.
İHALE TEKRARLANMIŞ
Haberi öğrenince ihale tanıdık geldi. Hatta bu konuda yazı yazdığımı hatırladım. Geçen yıl ekim ayında, aynı ihale -iki eksiğiyle- aynı firmaların çağrılmasıyla yapılmış ve üstelik sonrasında yine RSY İnşaat ile sözleşme de imzalanmıştı.
Peki bu neydi?
Meğer Karayolları, şirketle geçen kasımda sözleşme imzalamasına rağmen, ihaleyi nisan ayında iptal etmiş. Nedenini bilmiyoruz. Lütfedip kamuoyuna açıklayan olmadı. İşte üç gün önceki ihale, Ekim 2019’da yapılanın tekrarı niteliğinde olmuş.
“Ne var bunda” diyebilirsiniz. Demeyin.
Çünkü hem yaklaşık maliyet, hem de kamu lehine bir gösterge olan indirim oranı, bütçe ve kamu kaynakları aleyhine yükseldi.
Bunu görmek için sekiz ay önceki ilk ihale sonuçlarına bakmak yeterli.
Yine 21/b usulüyle yapılan ilk ihalede yol inşaatı için belirlenen yaklaşık maliyet: 1 milyar 287 milyon 959 bin 700 TL’ydi.
RSY İnşaat’ın sekiz ay önceki teklifi ise 1 milyar 17 milyon 986 bin TL olmuştu.
DÖRT PUAN İNDİRİM FARKI
Bu karşılaştırmanın can alıcı kısmı şu:
Kalyon Grubu iştiraki RSY İnşaat, sekiz ay önceki ihaledeki teklifle yüzde 20.96 indirim verirken, üç gün önceki ihalede verdiği indirim yüzde 16.58.
İhalenin büyüklüğü, gizli tutulması, bir defada tek firmaya verilmesi, sekiz ay arayla maliyetin yükselmesi bir yana müteahhit şirketin indirim oranındaki 4 puan fark bile bütçeye yüktür. Size bize dolaylı vergi olarak geri dönecektir.
★★★
“Erzurum Aşkale İspir Devlet Yolu Kırık Tüneli ve Bağlantı Yolları” işi, “ikmal” kelimesiyle bitiyor.
İçinde “ikmal” geçen her ihale bütçeye zarar yazar. Birilerinin bir şeyleri doğru düzgün yapamadığı anlamına gelir.
Anlattığımız ihale 2013’e kadar uzanıyor. O tarihteki ilk ihalede Seza İnşaat üstlenmiş. Son iki 21/b ihalesindeki davet profili ile sonuçlara bakılırsa, iktidarın bitmek bilmeyen bu yolu Kalyon’a tamamlatmakta kararlı olduğu anlaşılıyor.
Halkbank Sayıştay raporu
Vakıfbank yönetimine Hamza Yerlikaya, Halkbank’a da RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin, atanmasının yankıları sürüyor. Şahin’in, mesleki müktesebatı ve öğrenimiyle alakasız görünen bir koltuğa, maaş artı ikbal için atanan ne ilk ne de son isim olacak. Zira sadakatin yanında ne liyakatin lafı olur ne de diplomanın! Gerekirse yasal düzenlemeler değiştirilir de sadakate halel gelmez.
Halkbank önümüzdeki günlerde TBMM gündemine olacak. KİT Komisyonu’nun bu ay içindeki denetim görüşmeleri takviminde Halkbank da yer alıyor. Sayıştay’ın TBMM adına yaptığı denetim raporları Meclis’e ulaştı.
İNŞAAT KREDİLERİ İLK SIRADA
Raporun “yakın izlemedeki krediler” başlıklı bölümü önemli. Yakın izlemedeki krediler yüzde 244 artmış.
Oradan küçük bir paragraf paylaşalım: “Bankanın 2018 yıl sonu itibarıyla yakın izlemedeki toplam kredileri, bir önceki döneme göre yüzde 244.4 oranında 12.9 milyar TL artışla 18.2 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.
Nakdi kredilerdeki artış yüzde 227.4 oranında, gayri nakdi kredilerdeki artış ise yüzde 727 oranında gerçekleşmiştir. Toplam yakın izlemedeki kredilerdeki yoğunlaşma, inşaat ve sanayi sektöründe gerçekleşmiştir.”