Hiçbir devlet, vatandaşına bu kadar eziyet çektirmemiştir!

Vergi zulmüdür bunun adı...

Devlet kurumları tasarrufa yanaşmıyor, harcamalarını kısmıyor, bu yüzden bütçe devamlı açık veriyor.

Kabahat vatandaşın mı? Hayır!

Fakat, kötü yönetimin bütün faturası vatandaşın sırtına yükleniyor.

Neredeyse nefes almaya bile vergi getirecekler!

Efendiler bol keseden harcarken, biz ulusça fakirleşmeye devam ediyoruz.

Bu gidişin sonu derin yoksulluk!

Türkiye en zor yaşanan ülkelerden biri haline geldi maalesef!

★★★

Yeni emlak vergileri vatandaşı canından bezdireceğe benziyor.

4 yılda bir belirlenen “Belediye Emlak Rayiç Bedelleri”nin 2026 yılı ve sonrası için yüzde 1400’e varan artışları vatandaşları âdeta isyan ettirdi.

“Bizim gelirlerimiz aynı oranda artmıyor ki... Biz bu akıl dışı rakamları nasıl ödeyeceğiz? Nedir bu zulüm? Soygun mudur?” diye yakınan vatandaşlar, haklı olarak itiraz dilekçeleri yağdırdı.

İtirazlardan sonra geri adım atılmazsa, iptal davası açılacak.

İtiraz ve dava süresi için son gün 8 Eylül 2025.

Toplu hareketin önemli olduğunu belirten uzmanlar “Ancak, mahallede açılan bir davanın bile diğer her bir evin emlak vergisine de emsal teşkil edeceğini” belirtiyor.

★★★

Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 49. maddesi uyarınca, 4 yılda bir gayrımenkullerin yeni değerleri belirleniyor.

“Belediye temsilcileri ve kamu görevlilerinden” oluşan bu komisyonlar, ne yazık ki, vatandaşı hiç düşünmeden çok katı, insaf dışı rakamlar belirliyor.

Evlerin ve arsaların değerleri artmışmış! Bu enflasyon ortamında rakamların şiştiği doğru ama gerçek bir değer artışı değil ki bu...

Evi veya arsayı satmadıktan sonra o değer artışı sadece kâğıt üzerinde kalan bir rakam oluyor.

Eğer bir gayrımenkul satılırsa ve vatandaş bundan kazanç sağlarsa, artan değer üzerinden vergi almaktır doğru olan...

★★★

Acımasız emlak vergileri için itirazlar ayyuka çıktı.

Dilekçe vermek için son gün olan 8 Eylül’den sonra dava furyasının başlayacağı anlaşılıyor.

Emlak vergilerindeki bu insafsız artış düzeltilmezse, bundan zaten zor durumda olan kiracılar da büyük zarar görecektir!

İktidara düşen görev, vatandaşı yolmak değil, hakkaniyetten ayrılmayıp, âdil bir yol bulmaktır. 

Değerli Konut Vergisi kazığı da can yakacak!

Yaşanan enflasyon belası vatandaşın kabahati mi?

Beceriksiz ekonomi yönetiminin başımıza sardığı bir dert bu...

Fakat... Enflasyon nedeniyle fiyatlar arttı diye bunun bütün faturası halkın sırtına bindiriliyor.

Vatandaşın çilesi, sadece ödeyeceği yüksek emlak vergisi ile bitmeyecek.

Bir de “Değerli Konut Vergisi” var.

O vergi de acı bir sürpriz yaparak bütçeleri yakacak!

Maliye’nin 10 kat artan emlak vergisiyle yetinmeyeceği anlaşılıyor.

Rayiç değerler acımasızca arttırılırken, Değerli Konut Vergisi’nin alt limiti 15 milyon 709 bin lirada kaldı.

Emlak fiyatları enflasyon nedeniyle çok şiştiği için, 2026 yılında evlerinin değeri 15 milyon 709 bin lirayı aşan birçok ev sahibi, hem ağır emlak vergisi, hem de “Değerli Konut Vergisi” ödeyecek.

Değerli Konut Vergisi 2019 yılında yürürlüğe girmişti. 5 milyon liranın üzerindeki konutlar “Değerli Konut Vergisi”ne tabi idi.

Bu alt limit, 7 yılda sadece 3 kat arttırılarak 15 milyon 709 bin lira oldu. Oysa aynı süre içinde İstanbul’da konut fiyatları 13 kat arttı.

Rayiç değerler şu anda düşük olduğu için konutların büyük bir bölümü bu verginin kapsamına girmiyor. Ancak...

Rayiç değerler 2026 yılı başından itibaren 10 kat artacak.

İstanbul Etiler’de şu anda yıllık vergisi 15 bin lira olan bir konutun vergisi 2026’da yaklaşık 90 bin lira olacak.

Allah vatandaşın yardımcısı olsun.

GÜNÜN SÖZÜ

Güçlü olan idare eder, güçsüz olan şikâyet eder, hain olan iftira eder!