Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türk vatandaşlarına AB ülkelerinin vizeleri kaldırması için Brüksel’e öneri üzerine öneri yapıyor.
Son durum şu... Eğer Türkiye AB’nin koyduğu 72 şartın tümünü yerine getirirse, Türk vatandaşlarına Schengen bölgesinde vize kalkacak.
Şartlar konusunda sayılar havada uçuşuyor...
72 şart var, 19’u yerine getirildi, kaldı 53 şart...
Peki sayılarla ifade edilen bu şartlar gerçek hayatta ne getirip, ne götürecek?
Bir başka deyişle...
Türk vatandaşlarına AB vize muafiyetinin bedeli aslında ne olacak?
İşte AKP hükümetinin yerine getirmesi gereken 72 şarttan bazıları...

- TERÖRLE MÜCADELE KANUNU DEĞİŞECEK AMA AB NORMLARINA GÖRE

Bugünlerde terörle mücadele yasasının değiştirilmesi gündemde. Ancak değişikliklerin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tarif ettiği ve AKP’nin üzerinde çalıştığı gibi, köşe yazılarını, atılan twitleri bile “terör delili” yapacak şekilde olmaması gerekiyor. Aksine, terörle mücadele yasasının “AB normlarına uygun şekilde” değişmesi şartı var. Vize serbestisi istiyorsa eğer Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun öncelikle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tarif ettiği “terör tanımı değişsin” ısrarına karşı durması gerekecek.

- KİŞİSEL VERİLERİ KORUMA İÇİN “BAĞIMSIZ” KURUL

Başbakan Davutoğlu, 72 şarttan 9’unun TBMM’den geçmesi gereken yasalar olduğunu söylemişti. Bunlardan en önemlisi de kişisel verilerin korunması kanunu. AB, bu kanunla oluşturulacak kurulun “özerk ve bağımsız” olmasına koyduğu şartlar arasında özel vurgu yapıyor. Ancak AKP hükümetinin TBMM’ye getirdiği tasarıda, kurulun yarısını Cumhurbaşkanı, diğer yarısını ise Başbakan’ın “ataması” öngörülüyor. Bu şekilde geçerse, AB’nin “şart yerine gelmiştir” demesi çok zor. Yasanın AB’nin talepleriyle ters düşen bir başka unsuru ise kişisel verilerin işlenmesi konusunda konulan “istisnalar”. CHP’lilere göre o kadar çok istisna konulmuş ki, Türk vatandaşlarının gizli bilgilerinin hemen her şekilde kullanılmasının önünü açıyor. Yani, AB’nin şartının tam tersi.

- RUMLARI ‘KIBRIS’ OLARAK TANIYACAĞIZ

Türkiye, tanımadığı Kıbrıs Rum Yönetimi’ni resmen tanımak zorunda kalacak. Halen Türkiye Rum vatandaşlarına vize uyguluyor. Vizelerin üzerinde ise “Güney Kıbrıs Rum Yönetimi” yazıyor. AB’nin şartı, Türkiye’nin Rumlara vizeyi kaldırıp, “Güney Kıbrıs” dediği Rumları “Kıbrıs” adıyla tanıması.

- IŞİD, EL NUSRA, ELİNİ KOLUNU SALLAYARAK TÜRKİYE’YE GİRİŞ-ÇIKIŞ YAPAMAYACAK

Türkiye’nin AB’nin vize politikalarına uyum çerçevesinde, halen AKP hükümetinin Suriye’de izlediği “ılımlı muhalifleri destekleme” politikası da etkilenecek. Adına “ılımlı muhalif” denilen Suriyeli ya da başka ülkelerden gelen cihatçılar, ellerini kollarını sallayarak Türkiye’ye, oradan da Suriye’ye giriş-çıkış yapamayacaklar.

- İRAN’A, AZERBAYCAN’A, SUUDİLERE VİZE KONULMASI GÜNDEMDE

Türkiye, AB’nin vize politikasına uyacak. Yani şu anda vize uygulamadığı bazı ülkelere vize uygulayacak. Mesela Azerbaycan’a, İran’a, Suudi Arabistan’a vize koymamız ya da geri kabul anlaşması imzalamamız gerekecek. İyi ilişkileri “seyahat serbestisi” ile ölçen Ortadoğu ülkeleri açısından AKP hükümetini sıkıntıya sokabilecek kadar ciddi bir şart.

- AKP’NİN EN ÇOK ZORLANACAĞI ŞART; GRECO KARARLARI

AB şartları içinde, AKP hükümeti açısından en zor olanı, Türkiye’nin mevcut şartlarında, GRECO kararlarının “tam olarak” uygulanması olacak. GRECO, Türkiye’nin de üyesi olduğu Avrupa Konseyi çatısı altında kurulmuş olan Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu’nun kısaltılmışı. GRECO kararları içinde ihale kanununun Avrupa standartlarına çıkarılması da var, hukukun üstünlüğü ilkesine tam olarak uyulması da... Hatta, devlet görevlilerinin ve ailelerinin (Cumhurbaşkanı, başbakan, bakanlar da dahil), yabancı devletlerden hediye almalarına bile büyük sınırlamalar getiriyor GRECO.
GRECO, daha geçtiğimiz perşembe günü yayınladığı raporla, Türkiye’deki yargının iktidardan bağımsızlığı konusunda “ciddi endişeler olduğunu” vurguladı. Raporda, Türkiye’deki mevcut siyasi dokunulmazlığın yolsuzluk açısından “büyük endişe yarattığı” vurgulandı, haklarında yolsuzluk iddiası olan parlamenterlerin dokunulmazlık nedeniyle yargılanmamaları eleştirildi.

- ERDOĞAN, EL BEŞİR’İ AĞIRLAYAMAYACAK

Şartlardan biri de, Avrupa’nın kendi topraklarına sokmayacağı kişilerin, Türkiye’ye de giriş yapmalarına kısıtlama getirilmesi gerekliliği. Mesela, uluslararası mahkemenin “soykırım yapmakla” suçladığı Sudan’ın Devlet Başkanı Ömer El Beşir, Türkiye’ye daha öncekiler kadar rahat şekilde giremeyecek. Ya hiç davet edilmeyecek ya da eğer Erdoğan El Beşir’i Ankara’da ağırlamak isterse, AB’ye “bilgi vermek/izin almak” durumunda kalabilecek. El Beşir, AKP döneminde, Batı’nın eleştirilerine rağmen, Türkiye’ye birkaç kez “resmi ziyarette” bulunmuş, ağırlanmıştı.
Kısacası; AB ile vize serbestisi konusundaki şartlar “gerçekten” yerine getirilirse, Türkiye’nin çehresi değiştir.
Hatta AB’nin ortaya koyduğu bu şartlar, tam anlamıyla, söylendiği şekilde yerine getirilsin...
Ben Avrupa’ya vizeyle gitmeye de razıyım...

ANKARA FISILTISI

Çanakkale Zaferi’nin yıldönümü hangi gün?

Çanakkale Zaferi’nin yıldönümü hep 18 Mart’ta kutlandı.
Tek bir sefer hariç...
Sadece 2015’te, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan karar verdi.
Çanakkale yıldönümü 24 Nisan’a alındı.
Erdoğan, 2015 yılının 24 Nisan’ında Çanakkale’de büyük bir zirve toplamaya karar verdi, tüm dünya liderlerine davetiye gönderdi.
Amaç; 1915 olaylarının yıldönümü için Ermenilerin yapacağı anma zirvesinin önünü kesmekti.
Ülkesinin üçte biri Ermeni işgali altındaki Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev dışında, Çanakkale zirvesine sadece birkaç Afrika ülkesinin lideri ve İngiltere Veliaht Prensi Charles geldi.
Bu yıl Ermenistan’da herhangi bir zirve yok.
O yüzden “Çanakkale Zaferi’nin yıldönümü” de yine değişti, asıl günü olan 18 Mart’a alındı.
Ankara’daki yabancı diplomatların da kafası karışmış durumda. Durup durup, bize soruyorlar:
Türkiye Çanakkale Zaferi’ni hangi gün kutluyor?