Çok iyi iktisatçı, ekonomist, uzman finansçı, gazetelerde köşesi olan profesör ekonomi yazarları, hepsi birden “Şişti... Şişti... Büyüdü... Büyüdü... Hata- Noksan kalemi Türkiye tarihinin en yüksek zirvesine çıktı...” diye yazıyorlar ve sanki işinde gücünde sıradan insanlar bilirmiş gibi “Nereden geliyor bu dolarlar, dövizler, kimin emriyle akıyor Türkiye’ye...” diye halka soruyorlar.
Halk nerden bilsin!
Uzman olan sizsiniz.
Cumhurbaşkanı bilecek.
Başbakan, bakan bilecek.
MİT ise mutlaka bilecek.
Merkez Bankası bilançosuna; “Hata-Noksan” kalemi diye yazılıyor. Bu; dış borç olarak gelen döviz değil, sıcak para olarak gelen döviz de değil, kelepir banka, fabrika, şirket, rantı yüksek şehir arazisi almaya gelen döviz de değil. Sahibi bilinmeyen dolarlar.
10 milyar doları aştı.
2016’da 11 milyar dolar.
Son aylarda artış hızlandı.
Sistemli, bilinçli, düğmesine basılınca işleyen ve “gönder emri gidince dışardaki dolarları yurt içine taşıyan” sistematik bir geliş var. Hata noksan değil bu başka bir şey!

*  *  *

Ahmet Takan, Ankara’da şimdiki Cumhurbaşkanı ilk başbakan olduğunda onun “basın danışmanlığını” yaptı. Abdullah Gül cumhurbaşkanı olunca onun da ilk “basın danışmanı” oldu. Ahmet Takan, Ankara’yı, devletin kurumlarını, yapısını, 15 yıldır iktidar olanların huyunu, suyunu, kökünü, kökenini, yönetim tarzlarını, bu 15 yıllık köhnemiş düzenin
iç işleyişini iyi bilen bir gazeteci olmalı. Şimdi Ankara’dan “soran-sorgulayan” yazılar yazıyor.
Geçen hafta şunu yazdı:
“...Ankara’da bir belediye başkanı ve oğluna da operasyon yapılıyor. O belediye başkanı ve oğlu, ifadelerinin alınacağı gerekçesiyle Emniyet’e değil de Yenimahalle’ye (MİT kampusu-aht-) davet ediliyor. Belediye Başkanı Yenimahalle’ye geliyor. Kendisinden yurt dışındaki paralarının bir bölümünü Türkiye’ye transfer etmesi rica ediliyor. belediye başkanı ricayı kıramıyor!... Oğluna söylüyor ve 650 milyon dolar Türkiye’ye giriyor. Bu arada o belediye başkanı 2 gün Yenimahalle’de misafir ediliyor. O sırada S... şirketine de operasyon devam ediyor. Operasyon, Ankara ile de sınırlı kalmıyor. İstanbul’daki bir belediye başkanına da benzer talep iletiliyor. O da hiç ikiletmeden 400 milyon dolarlık parayı Türkiye’ye sokuyor. Maliye Bakanlığı’ndaki bürokratın anlatımına göre; 1 milyar dolar civarında para gelir gelmez piyasaya sürülüyor...” (16 Şubat Yeniçağ gazetesindeki yazısı)
2 belediye başkanı!
Biri Ankara’da.
Diğeri İstanbul’da.
MİT görev verdi.
Dolarlarını getirdiler.
Sözü edilen:
1 milyar dolar.

*  *  *

Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek, üstüne alındı; Ahmet Takan için “söylediklerini ispatlamazsan şerefsiz, ahlaksızsın...” ifadelerini kullandı.
Bir hafta geçti.
MİT susuyor.
Cumhurbaşkanı duymadı.
Başbakan işitmedi.
İlgili bakan ilgisiz.
Net Hata-Noksan’ın belgesi mi olur! Çürüme derinde! Çok derinde!

HAYIR demek için 60 neden (7) 

Müjdat Gezen için teşekkür!


Şort giyen genç kız, gündüz vakti tekmelendi. Yazar Barbaros Şansal, uçaktan inince gündüz vakti devletin görevlilerince linç edilircesine dövüldü. Bahçeli’yi eleştiren kitabı yayınladı diye Kırmızı Kedi Yayınevi’nin cam kapıları, gündüz vakti çekiçle tuz buz edildi. Bir yerden cesaret buluyorlar. Müjdat Gezen Sanat Merkezi ise gece vakti yakılmak istendi. Teşekkür etmeliyiz. Gündüz vakti, polis korumasında, panzer eşliğinde toplu halde “yakın kafirleri... Vurun dinsizlere...” diye bağırarak binayı ve içindekileri yakabilirlerdi.