Önceki gece Niğde’de Halk Arenası canlı yayınını yaparken, değerli seyircimiz eğitimci Hilmi Taşkın’dan bir mesaj geldi.
Baktım, bir fıkra!
“Bunda ne var” diyeceğinizi bildiğim için hemen söyleyeyim:
Tehdit var, nefret suçu var!

*  *  *

‘viratrabzon.com’ ve ‘ilk-kursun.com’ haber sitelerinin iddiasına göre; olay Trabzon’da yaşanıyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın mitinginden önce kürsüye Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli çıkıyor ve şu fıkrayı anlatıyor:
“Birbirini çok seven iki yaşlı arkadaştan biri hastalanmış. Diğeri hastaya ‘Öbür dünyada futbol var mı, yok mu çok merak ediyorum. Bana bildirirsen sevinirim’ demiş.
Hasta kısa bir süre sonra vefat etmiş.
Geride kalan arkadaşı üzüntülü günler geçirirken bir gece, merhumu rüyasında kendisine bir şeyler anlatırken görmüş.
Şöyle diyormuş:
‘Sana iki haberim var. Önce güzel olanından başlayayım; Evet burada futbol oynanıyor!..
Kötü habere gelince; Pazar günkü maçta kaleyi sen koruyacaksın!”

*  *  *

“Ne var bunda? Bilinen bir fıkra” dediğinizi duyar gibiyim.
Sözünü ettiğim vahim durum, bundan sonra başlıyor.
Zira Başbakan Yardımcısı Canikli kahkahalarla gülen kalabalığa şöyle sesleniyor:
“Kemal Kılıçdaroğlu, Pensilvanya ve tüm terör örgütlerini referandumdan sonra kaleye geçireceğiz!.. Gazanız mübarek olsun!”

*  *  *

Bakan’a sorarlar:
Bir: Terör örgütlerini kaleye geçirmek için neden referandumu beklediniz?
İki: CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu neye dayanarak terör örgütü ilan ettiniz?
Üç: Kılıçdaroğlu’nu referandumdan sonra kaleye geçireceğiz” derken, yani ölümle tehdit edip nefret suçu işlerken aklınızı, vicdanınızı ve insanlığınızı nerede bıraktınız?..

*  *  *

Sözün özüne gelirsek:
Algı operasyonlarıyla bizi bölemeyecek, kardeşliğimizi asla bozamayacaksınız!
Çünkü biz, Çanakkale tepelerinde yan yana şehit düştükten sonra kaynaşıp yekvücut olmuş ataların torunlarıyız ve hâlâ o ruhla yaşıyoruz.
Yaşasın lâik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti!..