Kanun teklifinin gerekçesinde, her ülkenin çiftçisine tarım desteği verdiği hatırlatıldı. Tarımsal üretimin diğer üretim dallarına göre risk ve belirsizleri barındırdığı hatırlatılarak, “Bu nedenle tarımsal üretim devlet tarafından izlenmeli ve planlanarak gelecekte olabilecek üretim dalgalanmaları önlenmelidir. Buradaki temel amaç tarımsal ürünlerin yani gıdanın bol, ucuz ve güvenilir olmasının devletin güvencesinde olmasıdır. Ancak, unutulmaması gereken bir konu da devletçe yürütülecek politikanın çiftçi merkezli olmasıdır. Çünkü üretimi yapacak olanlar çiftçilerdir” denildi.
BORÇ 1’DEN 110’A ÇIKTI
AKP iktidarları döneminde çiftçinin borcundaki artışa dikkat çeken CHP’li Gaytancıoğlu, “AKP döneminde, çiftçi hak ettiği desteği alamamış, AKP hükümeti çiftçiyi bankaların, aracı ve tefecilerin kucağına itmiştir. AKP iktidarının başladığı yıl olan 2002’de tarımsal nakit kredi kullanımı 1 milyar TL iken, 2018 yılı Ağustos ayı itibariyle sadece Bankaların ve Tarım Kredi Kooperatiflerinin çiftçiye kredi kullanımı toplamı 110 milyar TL’ye ulaşmıştır. Ayrıca bankaların 3 milyar TL alacağı takiptedir. Bunun yanında 2,5 milyar TL’de gayri nakdi kredi kullanımı söz konusudur” dedi.
TEFECİLER İŞİN İÇİNE GİRDİ
Tarımsal kredilerin kullanımında ‘tefecilerin’ karıştığı şöyle anlatıldı: “Bankacılık sektörü ile yapılan görüşmelerden tarımda kredi kullanımından daha acı bir tablonun olduğu da şifai olarak öğrenilmiştir. Adına aracı-tefeci denilen bazı kişilerin tarım piyasalarında ciddi anlamda bulunduğu hatta banka kredilerinden daha fazla kredi kullandırıldığı bilgisi edinilmiştir.”
