Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Birlemiş Milletler Genel Kurul toplantıları için gittiği ABD'den dönerken, gazetecilere açıklamalarda bulundu.

"Mülteci krizi küresel boyutlara ulaşmış durumda fakat dünyanın ilgisi başka yerlerde" diyen Erdoğan "bu noktaya dikkat çekmek için Genel Kurul konuşmasında Aylan Kurdi'nin fotoğrafını gösterdiğini, mülteci sorununa kökten kalıcı çözüm bulmak için de Suriye'de akan kanın durması gerektiğini" belirtti.

Cumhurbaşkanı "Hem ulusal güvenliğimiz hem de mülteciler için güvenli bölgenin bir an önce kurulması gerekiyor. Bu konuda yaptığımız ön çalışmayı muhataplarımla paylaştım. Hatta bununla ilgili hazırladığımız kitapçıkları bütün liderlere bu vesileyle dağıttım. Eğer bu güvenli bölge kurulabilirse, 1 ila 2 milyon mülteciyi buralara yerleştirebiliriz" dedi.

"GÜVENLİ BÖLGEDE TAKVİM İŞLİYOR"

Suriye'de güvenli bölge konusunda takvimin işlediğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan "Bu takvim işlerken sınır boylarında bütün tedbirlerimizi almış bulunuyoruz. Bu tedbirlerin yanında son dönemde bölgede uçaklarımızı da uçurduk. Uçaklarımız da bölgede uçmak suretiyle zaten bu sürece devam etmekte olduğumuzun sinyallerini verdiler. Yani uçaklarımızın burada uçuşu herhalde boşuna değil. Bu basit bir seyrüsefer de değil" diye konuştu.

Erdoğan "F-35 konusunda iş tam manasıyla henüz çözüldü" diyemeyeceklerini söyledi ve "Ama ben kendilerine teklifimi yaptım. "S-400 yanında sizden de Patriot alabiliriz" dedim. Bunu bizzat Sayın Trump'a söyledim. Kendileri de 'Bu eğer ciddiyse bunun üzerine çalışalım' dediler" diye konuştu.

CHP VE İYİ PARTİ'YE IMF ELEŞTİRİSİ

CHP ve İYİ Parti temsilcilerinin IMF heyetiyle görüşmelerine de değinen Cumhurbaşkanı şöyle konuştu.

"Ben niye görüştüler falan diye de bir derdin içerisinde değilim. Görüşmüşler, görüşmemişler o ayrı bir konu. Tamam da kimden neyi kaçırıyorsunuz? Bu noktada kaçmaya gerek yok ki... Bir defa IMF'nin temsilcileri sizi hakikaten muhatap alacaklarsa gelsin sizi makamınızda ziyaret etsin. Niye gidip otellerin odalarında, lobilerde -ki geçmişte lobileri biliriz- oralarda görüşmeler yapıyorsunuz. Tabii bizi üzen budur. Bunlar, bu milletin kimliğine kişiliğine yakışan şeyler değil."