Erzurum'un Aziziye ilçesinde florit madeni yüklü TIR'ın dorse kısmında, 17 çuval dolusu 25 bin 834 taş parçası şekli verilmiş 1 ton 535 kilo eroin 24 Ocak 2019 günü ele geçirildi. İran'a açılan Gürbulak Sınır Kapısı'ndan yurda giriş yaptığı tespit edilen eroin yüklü TIR, yakalanmamış gibi yapılarak teslimatın yapılacağı İstanbul'a gönderildi. Tarihi operasyonla uyuşturucu çetesi çökertildi. Uyuşturucu taciri Mehmet Zeki Fidan yurt dışına kaçmak üzereyken Sabiha Gökçen Havalimanı'nda yakalandı.

3 GÜN SÜRDÜ

3 gün süren operasyonla yakalanan şüpheliler, İçişleri Bakanlığı'na ait özel jet ile Erzurum'a getirildi. Soruşturmayı genişleten savcılık, örgütün İran ayağındaki şüphelilere de operasyon yaptı.

Operasyonda şu isimler kıskıvrak yakalandı:

* Uyuşturucuyu İran’dan temin edip, gümrüğe naklini sağlayan ‘Rüzgar’ kod adlı Ali Yıldırım ve ‘Ateş’ kod adlı Mahmut Mısır.

* Gümrükleme şirketi sahipleri Erdal Ergi ve Ahmet Özdemir, şirket çalışanı Mazlum Özdemir

* Uyuşturucuların İstanbul’da saklandığı deponun sahibi ‘Mekanik’ kod adlı Hacı Karahan.

* ‘Dutifoalbar’ ve ‘Dayı’ kod adlarını kullanan uyuşturucu baronu Mehmet Zeki Fidan.

* Fidan ile örgüt üyeleri arasındaki irtibatı sağlayan ‘Lord’ ve ‘Mahalle’ kod adlarını kullanan Saruhan Özçelik.

(FOTO: DHA)


CEZA YAĞDI

Erzurum 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 22 Haziran'da görülen karar duruşmasında, Mehmet Zeki Fidan, 'örgüt kurma ve yönetmekten' 5 yıl, uyuşturucu madde ithalinden 135 yıl ve 7 milyon 200 bin lira adli para cezasına çarptırıldı.

Saruhan Özçelik
'e, 'örgüt yöneticiliğinden' 5 yıl, 'uyuşturucu ithalatı'ndan 135 yıl ve 3 milyon 600 bin adli para ve 6136 Sayılı Kanuna Muhalefet'ten 2 yıl hapis ve 2 bin lira adli para cezası verildi.

Ali Yıldırım ise 'örgüt üyeliğinden' 2 yıl 6 ay, 'uyuşturucu madde ithalatı'ndan 126 yıl ve 3 milyon 240 bin adli para cezası aldı.

Diğer sanıklar da örgüt üyeliğinden ceza alırken, tutuksuz sanık Mazlum Özdemir, her 2 suçtan beraat etti. Ceza alan 7 sanığın hükümle birlikte tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.

(FOTO: DHA)


HÜCRE TİPİ 

Mahkeme tarafından hazırlanan 190 sayfalık gerekçeli kararda, sanıkların, uyuşturucu kaçakçılığını yaparken güvenlik güçlerine yakalanmamak ve uyuşturucu kaçakçılığını gizlemek için kendi aralarında tedbir aldıkları, çeşitli yol ve yöntemler geliştirdikleri ifade edildi.

Örgüt lideri başta olmak üzere diğer yönetici ve üyelerinin birbirleri ile yaptıkları iletişime çok önem verdikleri vurgulanan kararda şöyle denildi:

DIŞARIYA KAPALI

* Katı bir şekilde gizliliğe riayet ettikleri, suç örgütünün faaliyetleri kapsamında birlikte hareket eden örgütün lideri başta olmak üzere diğer yönetici ve üyelerinin kendi aralarında yapmış oldukları uyuşturucu konulu görüşmeleri kriptolu BQ marka telefonda Chat Encro isimli özel mesajlaşma programından yaptıkları anlaşılmıştı.

* Örgüt mensuplarının kiminle görüşeceğine örgüt lideri tarafından karar verilerek, sadece bu isimler kaydedilmek suretiyle telefonların teslim edildiği, kriptolu telefonların dışarıya kapalı olduğu, sadece örgüt lideri Mehmet Zeki Fidan tarafından oluşturulan hücre yapılanması kapsamında kod isimleri ile yüklenen örgüt mensupları ile görüşebildikleri anlaşılmıştır.

TEHDİT VE ŞİDDET

Sanık Mehmet Zeki Fidan tarafından, örgüt yöneticileri ve örgüt üyelerine baskı uygulandığı, örgüt liderinin talimatlarına uymayanların şiddet gördüğü, tehditlere maruz kaldıkları belirtilen gerekçeli kararda, disiplini sağlamak amacıyla örgüt mensuplarına baskı, şiddet ve tehditlerin örgütün çözülmemesi ve ayakta kalabilmesi için uygulanan genel bir yöntem olduğunun belirlendiği ifade edildi.

Anlaşmazlık nedeniyle sanıklardan Mahmut Mısır'ın, Mehmet Zeki Fidan tarafından ayağından vurulduğu yönündeki ifadesine de yer verilen kararda şu ifadeler yer aldı:

"TAVİZ YOK..."

* Bu konuda sanık Mahmut Mısır ile aralarında çıkan anlaşmazlık üzerine sanık Mehmet Zeki Fidan tarafından vurulduğuna dair beyanda bulunması ve bu hususta bir ceza yargılamasına ilişkin evrakların da dosyaya sunulmasından da anlaşıldığı üzere örgüt yöneticisi sanık Mehmet Zeki Fidan'ın örgüt üyeleri üzerindeki hâkimiyetinden kesinlikle taviz vermediği, örgüt içinde faaliyette bulunan örgüt mensuplarının nasıl yetişeceğini bizzat kendisinin öğrettiği, örgüt mensupları üzerinde zaman zaman baskı kurarak, tehdit ederek örgütün amacı doğrultusunda hareket etmelerininin sağladığı anlaşılmıştır.