Sevgili okurlarım, Türkiye gerçekten ilginç bir ülke...

Her gün karşımıza yeni şeyler çıkıyor veya çıkarılıyor. Örneğin bu korona salgını nedeniyle birileri çıktı ortaya ve açıklama yaptı:

“Hastaneler için solunum cihazları üretmeye başladık.”

Bu cihazı kimler üretiyor?

Denendi mi, herhangi bir biçimde test edildi mi?

Hayır!

Madem elde böyle bir olanak vardı, bu cihazlar niçin daha önce üretilmedi de salgının zirve yapması beklendi?

Bu soruların yanıtı verilemiyor.

★★★

Şimdi sırada en son ve çok ilginç bir “Keşif” daha var...

Cenaze yıkama makinesi.

Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından bir firmaya sipariş edilmiş ve üretimine başlanmış.

Bu makine devreye girince artık (gassallara) ölü yıkayıcı görevlilere gerek kalmayacakmış.

Mekanizma aynen şöyle:

Aracınızı benzinlikte yıkamaya götürdünüz, yıkama bölümüne sokuyorsunuz.

Fıskiyeler çalışıyor, bir güzel yıkıyor.

İsterseniz, ek bir ödeme yaparsanız suyun içine deterjan da katılıyor.

Sonra kurutma aşaması başlıyor...

★★★

Cenaze yıkama makinesi de aynen öyle...

Yaşamını yitiren kimsenin naaşını tomografi benzeri bir aletin içine sokuyorlar.

Sıcak suyu falan önceden ayarlanıyor.

Dışarıdan düğmeye basıyorlar, fıskiyeler çalışıyor.

El değmeden tam otomatik...

Naaş sabunlu sularla yıkanıyor, sonra durulanıyor, yine elektronik ortamda (tomografi cihazından çıkmak gibi) görevliler tarafından dışarıya çekilip kurulanıyor ve son aşama olarak kefenleniyor.

Bu makine ile cenaze yıkama olayının dinimizin kurallarına uygun olup olmadığını ben bilemiyorum.

★★★

Sistem şimdilik Konya’da bir hastaneye kurulmuş ve öncesinde Diyanet’in onayı alınmış. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı, “Bizim yaptırdığımız bu makine öteki illere de örnek olsun” demiş.  

Bunu CHP’li belediyelerden biri yapsaydı “Ölümüze saygısızlık ediyorlar” diye kıyameti koparırlardı.

Ama iş Konya olunca suskun kalmaya elleri mahkûm.

İşi büyütüp yine yandaşlara vermesinler, cenazeyi makine ile yıkama işinden bile rant elde etmeye kalkışmasınlar da!