AKP’nin bir zamanlar ekonomiden sorumlu bakanı Ali Babacan bile “Türkiye ekonomisi mevcut zihniyetle buradan kurtaramaz, erken seçim kaçınılmaz” minvalinde konuştu.

Böyle durumlara halı sahada; “Adamın gol diyor ama” diye çıkışılır. İtirazların önü kesilmeye çalışılır. Zira AKP de golü çıkartamayacağını biliyor, Ayasofya, sosyal medyaya kısıtlama ile konuyu değiştiriyor.

★★★

Babacan’ın “ülkenin ekonomi zihniyeti ”dediği iki kişiden ibaretti... Biri, ekonomiyi yöneten Berat Albayrak; “Darphanemiz tarafından basılan Ayasofya Camii özel paramızla tarihe bir not daha düşüyoruz” deyip koleksiyonluk da olsa adeta ülkenin para basmaya doyamadığını ifade etti.

★★★

Algı yönetimi, şov yapmakla olsaydı bu işler... Ekonomi bağıra bağıra buralara kadar geldi... Kendisinin de dediği gibi; “Dolar düştü mü 5 liraya? Şimdi bunlar kara kara düşünüyor, eyvah eyvah!” Çıksa da yeniden anlatsa...

Tamam siyasetçi... Zira kapasitesi belli... Ne bekliyoruz onu da anlamıyorum ki! Önce batırdık sonra sıvamaya çalıştık şimdi de tüy dikiyoruz demeyecek tabii ki...

★★★

Türkiye’nin finansal kaynak ihtiyacı için bu dönemde vergileri artırmak veya para basmak gibi yöntemleri kullanması beklenen sonucu vermez... Lakin o hakları kullandılar!

Her ülkenin para basma limiti vardır. Kiminin çok fazla kiminin bizim gibi çok azdır... Bu durum ülke ekonomisinin nasıl yönetildiğine bağlıdır.

★★★

Para basarak zenginlik elde edilseydi, herhalde her devlet sınırsız para basardı. Para, miktarı sınırlı olduğu için değerlidir... Fazlası fakirliğin tek yönlü biletidir!

Zira para basmak sigara gibidir... Bir başladın mı bağımlılığa kadar gidebilir... İlk başlarda keyif alırsın, sonrasında yavaş yavaş ekonominin nefesi kesilir...

★★★

Enflasyon da artar, döviz de coşar... Bari bunun nasıl olmayacağını çıkıp anlatsınlar. Onu da anlatamazlar!

Ancak ekonomiyi içe kapatıp faizi, dövizi baskılarlar. İlla bir süre sonra bir yerden patlar.

Türkiye bütün sistemini “serbest piyasa ekonomisi” ve “dalgalı kur rejimi” üzerine kurdu. Bütün kanunları, kurumları, finansal altyapısı bu anlayış üzerine inşa edildi. Bizim döviz denizi 45 gündür çarşaf gibi... Kımıldamasına izin vermiyorlar ki! Yan etkileri çok tehlikeli...

★★★

Türk Lirası’nın çok ağır darbe yediği bir ortamda özel sektörün ödemesi gereken on milyarca dolar döviz borcu var. Türkiye kredi ile büyüyen, ekonomisi döviz girişine bağımlı bir ülke...

Nereden bulacaklar? Yabancı yatırımcıyı buyur edecekler. Gelmezler! Yatırımcılar hikaye satın alırlar... Sahi iyi beklenti olarak neyi alacaklar?

★★★

Özgürlüklerin azala azala bitmesini mi? Hukuk sisteminin çökmesini mi? Adalet meşalesinin sönmesini mi? Demokrasinin ileri gidip gözden kaybolmasını mı?

Ülke tünele girdi. Ucu fena bir yere çıkıyor... Ucuza verilen krediler var ya... Ya da kamu bankalarının sattığı aslında olmayan dövizleri... Vatandaştan şırınga ile çekecekler hepsini!