Aziz Nesin, “Böyle Gelmiş Böyle Gitmez” adlı kitabında kendi çocukluğunu da anlatır. 500 sayfalık kitapta aslında Türkiye’nin nerelerden gelip nerelere gittiği yazılıdır. Babası ona Mehmet Nusret adını vermiş. Aziz Nesin yazarlık ismidir. Yokluk, yoksulluk içinde büyüdü. Babası gönüllü olarak Kurtuluş Savaşı’na katılmış dindar, tarikattan, padişaha inanmış biridir. Mustafa Kemal’in devrimlerine karşıdır.

Oğluna önem verir.

Hoca.

Sarıklı hafız.

Derviş.

Olmasını ister.

Aziz Nesin, 7 yaşına bastığında babasıyla birlikte gittiği Nakşibendi, Rüfai, Kadiri tarikatlarının tekkelerinde dini öğrendi. Galip amcasından Arapça, hendese (geometri), hesap, tecvit dersleri aldı. Kuran-ı Kerim’i hatmetti. İyi bir İslam alimi kadar dini bilen biri oldu.

★★★

Mizah dehasıydı.

Toplam satışları 10 milyona yaklaşan 121 kitap yazdı. Eserleri çok sayıda dile çevrildi. Toplumu “Allah ile aldatan” siyaset çizgisinin iktidarı ele geçirmiş adamları ile iktidarlardan beslenerek yeniden palazlanan tarikat önderleri Aziz Nesin’e çok öfkelendiler. Ona “dinsiz” diye saldırdılar. Sivas’ta “Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak- İşte Cehennem Ateşi- Kahrolsun Laiklik” diye saldırdılar. Aziz Nesin, diri diri yakılmak istendi.

300 dava açıldı.

5.5 yıl hapis yattı.

Aziz Nesin, dinsiz biriydi ama aslında dine karşı değildi; “Ben hiçbir zaman dine karşı tavır almadım. Ne İslamiyet’e ne başka bir dine...Tavır almayı doğru bulmuyorum... Benim kendi inancım var ama bunun propagandasını yapmıyorum... Kimseye dinsiz olmasını söylemiyorum...”  diyordu. Aziz Nesin bağnaz zihniyete karşıydı.

20 yıl önceydi.

Henüz sağdı.

Bakın şöyle demişti:

“Bugün neredeyse devletin her kademesinde; yargıç, avukat, belediye başkanı olarak İmam Hatiplerden yetişen öğrenciler hızla çoğunluğu almaktadır. Burada maksat toplu bir kuşatma ve iktidarı top yekun ele geçirmedir. Eğer bu yolla iktidar ele geçirilmezse bu kez ordu üzerinden subaylar aracılığıyla rejim değişikliğine gidilecektir.”

Aziz Nesin haklı çıktı.

★★★

Bunları şunun için yazıyorum: Nesin Vakfı’nın şu anda yöneticisi olan Ali Nesin valiliğin vakfın banka hesaplarını bloke ettiğini açıkladı.

Ali Nesin şöyle dedi:

“Sevgili Dostlar,

Valilik banka hesaplarımızı bloke etti. Bu Vakıf’ta maaşlı çalışan var, okuyan, beslenen çocuk var demeden, acımasızca... Bir yere kaçtığımız kaçacağımız da yok, devlet istediği zaman istediğini alır zaten... 2017’de sizlerin de katkısıyla komşu araziyi satın almış, böylece Nesin Vakfı’nı büyütmüştük. Babamın hayaliydi, gerçekleştirdik. Geçen yıl, İsmailağa cemaatinden olduğu anlaşılan Rabıta Vakfı, yeni aldığımız bu arazinin hemen yanına yerleşti. Böylece komşu olduk. Eksantrik ve hatta  sevimli bulduğum bu cemaatin yanı başımıza gelmesinden hiç rahatsız olmadım. Çünkü Türkiye farklı inançların, farklı görüşlerin, farklı yaşam tarzlarının bir arada barış içinde yaşayacakları bir ülke olmalı, aksi halde hiçbirimize huzur yok. 1995 temmuzunda ülkeye döndüğümde de bu düşüncedeydim, bu gün de bu düşüncedeyim. Ama oylalar hiç umduğum gibi seyretmedi. Yanı başımızda kalabalık ve yüksek sesli ayinler düzenlediler. Bakışlarından ve hareketlerinden rahatsız olmamızı istedikleri anlaşılıyordu. Fotoğraflarımızı çekip özel hayatımızı ihlal ettiler. Tehdit ettiler. Çatalca’da aleyhimize dedikodular çıkardılar. Hiç nedensiz düşmanca bir tavır içine girdiler. Kaçak bir cami (ya da mescit) inşaatına başladılar. İçlerinden biri bize kaba kuvvetle saldırdı. Tahriklere kapılmadık. Gerekeni yaptı; ne yazık ki şikayetlerimizin hepsi resmi mercilerden geri döndü.

Sonrası daha vahim.

Bir ay önce Valilik, izinsiz bağış kampanyası yaptığımız gerekçesiyle banka hesaplarımızı bloke etti. Şu anda paramıza ulaşamıyoruz. Hem araziyi he de o süreçte toplanan parayı istiyorlar. İzinsiz bağış kampanyası dedikleri de bir Facebook duyurusundan ibaret. Son söz: Nesin ailesi bu ülkenin düşmanı değildir, aksine, Birinci Dünya Savaşı’na, ardından gönüllü olarak Kurtuluş Savaşı’na katılan dedemi de sayarsak üç kuşaktır karşılıksız bu halka hizmet ediyoruz, izin verirlerse daha da edeceğiz.

Yetti ama!”

★★★

Ne yaparsanız yapın!

Aziz Nesin haklı çıkar.

Böyle geldi.

Böyle gitmez.

Halk tokadını hazırladı.

Sandığa gömüleceksiniz.