Adına “mutabakat” dediler, 6 lider bir araya gelip imzaladılar. 6 lider “mutabık oldular. Uzlaştılar. Anlaştılar. Uyum yaptılar. Antant kaldılar. Kelimenin Arapça kökenli olmasının önemi yok. Fransızcadan aktarma olmasının da önemi yok.  Benim Arapça kökenli ya da Fransızcadan aktarma kelimeyi öz Türkçeye çevirme çabamın da kıymeti yok.

Şekil önemli değil.

Özü önemli.

6 parti.

6 benzemez.

Ayrı görüşteler.

Laik.

Dindar.

Yerlici.

Millici.

Solcu.

Sağcı.

Bir araya geldiler.

Önemli olan:

Büyük parti.

Küçük parti.

Ayırmadılar.

Önemli olan:

Birlik enerjisi doğdu.

★★★

Önemli olan 6 partinin bir araya gelmeleri de değil. Bir araya gelmek şekil. Asıl öz; altına imzalarını koyup yayınladıkları metin. Okuyanlar toplumun bugünkü beklentisi olan; “Yüksek Vicdan- Yüksek Ahlak- Yüksek Adalet-Yüksek Uzlaşma” arzusunun 6 partinin birlik enerjisi ile yazdıkları metinde yer aldığını gördüler.

Bağışlayın.

Tekrar yazıyorum.

Önemli olan.

6 parti değil.

Önemli olan.

6 lider değil.

Önemli olan.

Metin yazma değil.

Önemli olan.

Masa da değil.

Önemli olan.

Büyük parti.

Küçük parti.

Aynı değerde.

Önemli olan; Türkiye’nin içine düştüğü; bölme- böldürme- sen ben diyenlerin kurduğu düzenin 20 yıllık yıkıntısının toplumun her kesiminde; Sünni- Alevi, Sağcı- Solcu, Dindar- Laik- Türk- Kürt, Atatürkçü- Gelenekçi, Muhafazakar- Batıcı, Zengin- Fakir, İşçi- Patron, Köylü- Kentli, Üretici- Tüketici, İşsiz- Emekli, İşçi- Memur, Esnaf- Çiftçi, Öğrenci- Öğretmen, Doktor- Mühendis, İmam- Müezzin hemen herkeste; “uzlaşın, uyum yapın, anlaşın, mutabakat imzalayın, mutabık olun, antant kalın” çaresini halkın kendisinin üretmesiydi. Bu birbirine benzemez 6 partinin bir araya gelmesi aslında halkın ürettiği bir çareydi. 6 parti, 6 ayrı siyasi çizginin takipçisi, kendilerine oy verecek olanların “ruhuna ve kalbine- ahlak ve vicdanına dokunacak” bir ortak buluşma ve uzlaşma adımı atmaya mecburdular.

★★★

Ülke dara düştü.

Halk çare aradı.

Padişahlık düşünmedi.

Halifelik özlemedi.

Demir yumruk.

Dediğim dedik.

Sözüm kanundur.

Partili ve taraflı.

Tek adam istemedi.

Tersine “Tek adamlık düzeninin kendisine ne kadar pahalıya mâl olduğunu son 20 yıl içinde bizzat yaşayarak gördüğü” için halk desteği olan bu 6 partiyi (ve muhtemelen seçim ortamında katılacak diğer partileri), duvarlarını yıkarak, eteğindeki taşları dökerek uzlaşmaya zorladı. Halkın şu anki anketlere göre yüzde 60’ı “yüksek ahlak- yüksek adalet- yüksek vicdanı yol gösterici yapmış yüzde 100 yerli ve milli bir yeni düzeni” çözüm gördüğü için bu 6 parti bir masada toplanıp “mutabık” olmak zorunda kaldılar.

★★★

Tepeden gelme değil.

Tabandan filizlenme.

İlk kez oluyor.

200 yıllık demokrasi tarihimizde ilk kez tabandan filizlenip gelen “yeni bir anayasa yapma” ve ileri demokrasiyi yerleştirip yaşatma denenecek. Sancılar, yalpalamalar yaşanacaktır, ancak bir gün önce partili olan bir kişi, Cumhurbaşkanı seçilince;  bir gün sonra “partisiz cumhurbaşkanı olabileceğini ve parti üyeliğini bitirerek (öldürerek) her kesime aynı mesafede durabildiğini göreceğiz.

Meclis güçlenecek.

Egemenlik.

Tek kişiden alınacak.

Milletin olacak.

Taraf tutan cumhurbaşkanı gidecek, taraf tutmayan herkesin cumhurbaşkanı gelecek. Yeni gelen Cumhurbaşkanı Meclis’i yönetmeye, partiyi yönlendirmeye, adaleti ele geçirmeye, devleti tek parmağında oynatmaya kalkamayacak. Yeni yapılacak Anayasa da ne yazıyorsa yeni cumhurbaşkanı ona uyacak.

Metinde bu var.

Ayrıca şunlar var:

Türkiye, tek adam her isteğinde Meclis’te bütün parmakların onun için kalkmadığı, ülkenin kanun hükmünde kararnamelerle yönetilmediği, yüksek yargıçların ve savcıların bir kişinin işaretiyle seçilip görevlendirilmediği, her alanda ve her kurumda torpil, iltimas, kayırma, kollamanın kalktığı; rüşvet, kirlenme, kişi zengin etme, yoksuldan alıp zengine aktarmanın bittiği ve seçim barajı yüzde 3’e indirileceği için her görüşün Meclis’e temsil edileceği, yüksek mahkemelerin üyelerinin “iktidar etekleyicilerden” değil gerçekten “hukukçu olanlardan” seçildiği bir ülkede yaşayacağız.

★★★

6 ayrı parti.

6 ayrı lider.

Herkesin kendi eteğindeki taşı döktüğü, söylemendik hiçbir eksikle gediğin kalmadığı, herkesin kendi duvarını yıktığı ve yüksek adalet, yüksek ahlak, yüksek eşitlikte birleşerek ileri bir demokrasiye geçilecek metnin altına imza atıp açıkladılar.

Önemli olan:

Tepeden gelmedi.

Tabandan filizlendi.

Halk istediği için bölme enerjisinin yerini birleşme uzlaşma enerjisi aldı. Oy gücü olan diğer partiler de halkın yarattığı birleştirme enerjisine bürünmüş 6 partinin yanında çekim alanına gireceklerdir.