Seçimlere 4 gün kaldı...

Açık açık söylüyorum:

Bir İstanbullu olarak ben oyumu Ekrem İmamoğlu’na vereceğim!

Neden?

Haksızlığa ve adaletsizliğe isyan ettiğim için!

İmamoğlu, İstanbul’da yapayalnız bırakıldı! Tek başına amansız bir mücadele veriyor.

Bu yiğitçe çabaya saygı duyulur.

Karşısında kimler yok ki? Say say bitmez!

Onu yıkıp, İstanbul’u kazanmak isteyenlerin başında, devletin bütün gücünü elinde toplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan geliyor...

Sonra, büyük yetkilerle donatılmış 17 Bakan...

Böyle adil bir seçim olur mu?

Tüm güvenlik kuvvetlerinin bağlı olduğu İçişleri Bakanı...

Adalet dağıtması gerekirken, bunu unutup İmamoğlu’na hücum eden Adalet Bakanı...

Enflasyonla mücadele etmesi icap ederken, İmamoğlu ile mücadele etmeyi tercih eden Maliye Bakanı...

Çiftçilerin sorunlarına çözüm getiremeyip, Murat Kurum’un oy sorunlarını çözmeye çalışan Tarım Bakanı...

Halk sağlık sorunlarıyla perişan olurken, Murat Kurum’a oy istemek için koşuşturan Sağlık Bakanı...

Murat Kurum’un takımında forvet görevini üstlenerek İmamoğlu’na gol atmaya çalışan Spor Bakanı...

Saymakla bitmiyor. İktidarın 17 Bakanı İstanbul’da İmamoğlu’nun karşısına dikilmiş onu devirmeye çalışıyor.

★★★

Yalnız iktidar kanadı değil, başta Meral Akşener’in partisi olmak üzere, diğer muhalefet partileri de İmamoğlu’na saldırıyor!

Muharrem İnce, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu, Ümit Özdağ, DEM Partisi ve diğerleri... Hedeflerinde hep CHP ve İmamoğlu var!

Bu partilerin seçim kazanma ihtimali yok! Amaçları İmamoğlu’nu yıkıp, İstanbul’u AKP adayı Murat Kurum’a kazandırmak!

İmamoğlu herkese karşı mücadele ediyor.

Sanırım yeryüzünde şimdiye kadar böylesine dengesiz, böylesine haksızlıklarla dolu acayip bir seçim görülmemiştir.

★★★

Ekrem İmamoğlu’nun “Topunuz gelin, ne olacak?” sözleri yalnız iktidara değil, diğer tüm partilere yönelik bir meydan okumadır!

İmamoğlu bu tepkisinde haksız değildir.

Bir Cumhurbaşkanı, 17 Bakan ve diğer parti liderlerinin, bir kişiyi hedef alıp onu dövmeye çalışmasının halk arasında da rahatsızlık yarattığını görmemek mümkün değil.

Bu nedenle, seçim günü sandıkta kullanılacak tepki oyları Ekrem İmamoğlu’na yarayabilir.   

Ancak, kafama takılan bir soru var:

Açıkça taraf tutan bu Bakanlarla güven içinde, sağlıklı bir seçim yapılabilir mi? 

Mehmet Şimşek’e yakışmadı!     

 Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in görevi nedir?

Enflasyonla mücadele edip, ekonomiyi düze çıkartmak, değil mi?

Fakat o “Saldım çayıra, Mevlam kayıra” misali bunları bir yana bırakıp, iktidarın İstanbul adayı Murat Kurum’a oy istiyor.

Doğrusu, hiç yakışmadı!

Para toplayamayan Mehmet Şimşek’in oy toplamaya çalışması bir tuhaf!

Ülkede ekonomik göstergeler hiç iç açıcı değil...

Birleşik Kamu İş Konfederasyonu’nun Kamu-Ar birimine göre Mart ayında açlık sınırı 20 bin lirayı aştı, yoksulluk sınırı ise 57 bin 280 lira oldu.

Ey İmamoğlu’nu devirmeye çalışan tüm siyasetçiler!

Ülkede milyonlarca aç, milyonlarca yoksul varken, neden bir parça olsun, onları düşünmüyorsunuz?

TEBESSÜM

Adalet dediğin ne ki?

Ormanda tavşanın deli gibi koştuğunu gören maymun sormuş;       

“Neden kaçıyorsun tavşan kardeş?”

Tavşan cevap vermiş:

“İktidar güvenlik güçlerine emretmiş, bütün filleri topluyorlarmış!”

“Yahu sen fil olmadığını bilmiyor musun?” 

“Biliyorum ama yakaladıkları herkesi içeri tıkıyorlarmış. Fil olmadığını anlatana kadar beş yıl geçiyormuş!”

GÜNÜN SÖZÜ

Vakti gelen fikirden ve düşünceden daha kuvvetlisi yoktur!