“Dost, dosta güç verir, güçlük vermez.”

Yakınlığı sevgi, saygı ve güvenle dokumuş arkadaşlar birer dosttur. Aile yakınlarından ayrılmayacak düzeyde ilişki sıcaklığı yanında kimi konularda onlardan bile ilerde bir görüş, anlayış birlikteliği vardır. Sık sık yinelediğimiz “Ne altın gemi, ne gümüş gemi; dost gemisi!” sözü, kişinin yaşamını çekilir ve esenlikli kılan bir ortamın vazgeçilmez öğesini anlatır. Dostluğun önemi ve anlamını açıklayan nice güzel sözler belleklerimizdedir.

Okul, askerlik, yol ve iş arkadaşlığı gibi yakınlıkların anılarla süslenen gerçekleri, dostluğun yadsınamaz desteğini açıklar. “Eski dost” deyişiyle şiirlere geçen, şarkılara konu olan birliktelik, yaşam tadının bir parçasıdır. Ne var ki korumak ve güçlendirmekte gereken özenin gösterildiğini savunamayız. Toplumsal barışın, ulusal dayanışmanın önemli bir yapı taşıdır. Ama yitirmekte kusuru kabûl etmez, üzücü durumlarla düşündüren olumsuzluklarla karşılaşırız.

Kimileri mevki, makam ve rütbe gözeterek bunlardan uzaklaşınca ilişkilerini kesen sahte dostlardır. Çıkar, beklenti, yerine getirilmesi olanaksız istekler, gereksiz alınganlıklar, siyasal ayrılıklar sorulup öğrenilmeyen abartılı, yalan ve yanlış iletmeler, söylentiler dostluğu etkiler, bitirir. Dost kazanması güç, yitirmesi kolaydır. Sahte ve dedikoducu dostlar, gerçek dost değil, maskeli düşmandır.

Gerçek dost, her zaman, her durumda, her koşulda yanınızda olandır. Eleştirisi, karşı çıkışı bile sizin yararınızadır. O, inan ve güvenle dayanacağınız bir güçtür. Bir çâredir, bir ilâçtır, bir imkan (olanak)’dır. Yardımı, katkısı, özverisi ile karanlığı aydınlığa dönüştüren nitelikli bir insandır.

Toplumsal yaşamı güçlendiren bağ, içtenlikli ve sıcak ilişkilerdir. Nasıl ki ulusun temeli ailedir, dostluk da toplum yapısının harcıdır. Karşılıklı dürüst ve güvenlikli ilişkiler toplumun düzeyini ve gücünü yansıtır. Birbirini etkilemek, görüş ve düşünce birlikteliklerine dayanmak, güçlükleri ve sorunları çözmekte katkı verip yardımcı olmak ileri toplumların ilkesidir. Ülkemizde kadınlara şiddet, tâciz ve saldırı olaylarıyla değişik nedenli kavgalar ve öldürme olayları, insan, aile ve toplum ilişkileri yönünden aşılması gereken sorunlar olduğunun kanıtıdır.

“Yaşamsal olmadıkça savaşlar birer cinayettir” ve “Yurtta barış dünyada barış” diyen Atatürk’ün önderi olduğu çağdaş milliyetçilik de dostluğa büyük önem vermektedir. Uluslararası bağlamda dostluğun yeri günümüzde savaş kıyımlarıyla boğuşan ülkelere bakınca daha iyi anlaşılmaktadır.