Dün sabah yazı için bilgisayarın başına geçtiğimde, Vildan Şen adlı okurumun peş peşe mailler gönderdiğini gördüm.
Emekli Vildan Hanım, telefon numarasını da yazmıştı. Çok zor durumda olduğunu belirtip, aramam için yalvarıyordu.
Hemen kendisine ulaştım.
Hüngür hüngür ağlayarak dile getirdiği durumu, gerçekten de “bir dokun, bin ah işit!..” dedirtiyordu.
Anlatayım:
★★★
Vildan Şen, 60 yaşında bir SGK emeklisi…
Hayatı boyunca biriktirdiklerine bir miktar da borç ilave ederek, emekliliğinde biraz olsun rahat edebilmek ümidiyle İstanbul-Fikirtepe’den bir apartman dairesi satın almış.
2021 yılında dairesini ayda 3 bin TL’ye kiraya vermiş.
2022’ye doğru kiracısı, aynı bloktan bir daire satın almış.
Vildan Hanım’a, niyetinin o daireye geçmek olduğunu söylemiş.
Ama sözünde durmamış!..
Uyanık kiracı kendisi 3 bin TL’ye otururken, satın aldığı daireyi 8.500 TL’ye kiraya vermiş!..
★★★
2022’de kirasını yüzde 25 artırarak 3.500, 2023 yılında ise 4.700 TL yapmış. Halen 5.950 TL ödüyormuş.
Tahmin edeceğiniz gibi bu süreç içinde Vildan Hanım ile kiracısı mahkemelik olmuşlar.
Kiracı çıkış taahhütnamesine attığı imzanın sahte olduğunu öne sürünce konu bilirkişiye gitmiş. Ama bu kez de imza örneği vermeye yanaşmamış. Hakimin ısrarı üzerine rapor zoraki gelmiş ama, 1 Temmuz’daki duruşmaya yetişmemiş ve mahkeme, Kasım ayına ertelenmiş.
Vildan Şen, hıçkırıklar arasında Kasım ayı duruşmasında karar verilse bile, kiracının istinafa gideceğini böylece mağduriyetinin süreceğini belirtiyor.
Ayrıca kiracısının İstanbul Fenerbahçe ve Eskişehir’de lokantaları olduğunu, kendisine verdiği parayı bir gecede sadece bir masadan çıkardığını söylüyor.
★★★
Vildan Hanım’ın kiracı çilesini dinlerken Aziz Nesin Ustanın öykülerinden birini okur gibi oldum.
Ama anlatılan öykü değil gerçeğin ta kendisiydi.
Telefonu kapatırken Vildan Hanım “Bugün kiraya versem dairem 30 bin lira eder” diyor ve hâlâ hüngür hüngür ağlıyordu.
