Hatırlar mısınız? Fransa’da hükümetin akaryakıta ufaktan vergi koymasıyla başlayan protestolarda yer yerinden oynamıştı. Aylarca sürdü.

Fransa Başkanı gösterilerin “anayasal hak” olduğunu açıkladı. İşin ilginci hiçbir Fransız siyasetçi de çıkıp, “bunlar terörist” demedi!

Türkiye’de yapılan zamlar Fransa’da yapılsa, adamlar Paris’i komple benzin döküp yakarlar, Eyfel Kulesi’ni yerinden söker meclisin kapısından sokarlardı.

★★★

Niye herkese terörist yaftası yapıştırıyorlar sanıyorsunuz? Anayasal hakkını kullanıp sokağa çıkıp zamları protesto etse, beş dakikaya terör örgütü yaftasıyla içeride... Kimse çıkıp eyleme cesaret etmesin diye...

İki söylen sonra da git vergini, faturanı efendi efendi öde! Milli birlik ve beraberliğe en çok ihtiyacımız olan şu günlerde dış mihraklara atılmış bir tokat olan bu zamların doya doya tadını çıkartmayı dene...

★★★

Yıl 1988... Erdoğan, darphane işçilerinin grevinde, “grev gözcüsü” gömleğini giymişti.

Mikrofonu eline almış; “Zulme son verene kadar haklı ve kararlı mücadelelerin yanında olmayı inancımız gereği görev telakki ederiz” demişti. İnsan onurundan, alın terinin kutsallığından bahsetmişti.

Belli ki yıllar onu çok değiştirdi. Bana pek de çalışanın hakkını veriyor, hukukunu gözetiyor gibi gelmedi. Ya onur? Ya alın teri? Ya kutsallık? Onlar eskidendi...

★★★

Peki halkın neden sesi çıkmıyor? Yapılan vergi artışları, zamlar hoşlarına mı gidiyor. Zevk mi alıyor? Oysa çarşıda, pazarda herkes inim inim inliyor.

Hatta işi resmiyete dökeyim... Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı verilerine göre yardıma muhtaç durumdaki hane sayısı 2023 yılı sonu itibarıyla Türkiye’de 4 milyon 990 bin...

Muhtemelen son 10 bin hane de 5 milyon görünmemesi için yapılan sezon sonu indirimi...

Toplamda 19 milyon 957 bin 824 kişi sosyal yardımdan yararlanıyor. Bak şu şansa işte o da 20 milyon kişiyi bulamıyor.

★★★

Nitekim bunlar geçen yılın rakamları... Sadece bakanlığın yardım ettiği insan sayıları... Toplasak diğerlerini de 30 milyonu rahat geçer ihtiyaç sahibi sayısında...  Bu yıl kim bilir kaça yükseldi acaba?

Kötü yönettikçe her yıl yardıma muhtaç sayısı artarak devam ediyor. İş “Sadaka ekonomisi” kıvamını alıyordu.

★★★

“Biz gidersek, Erdoğan olmaz ise bu yardımlar kesilir, ona göre” tehditleri yıllarca işe yaradı. Seçim kazandırdı.

Halkın parası halka sadaka gibi dağıtılıyor. Minnetten, şükrandan oy devşiriliyor. Bir anlamda fakirleşme ülkeyi yönetenlerin işine geliyordu.

★★★

Kaynaklar tükendi. Türkiye dışarıdan borç bulamaz hale geldi. Tam anlamıyla para bitti.

Devlette para biter mi? Basar gerekirse de enflasyon öylesine patladı ki para basmak ta kurtaramazdı fakirleşmeyi...

Mehmet Şimşek uçana kaçana yapıştırıyor vergileri... Daha da beter olacak. Gerçekten bunlar iyi günlerimiz bekleyin güz günlerini... İmtihan bu dünya, yaşayın kaderinizi...