Ekonomide bazı kararları hızlı ve tek kalemde almazsan, alıştıra alıştıra söyleme yoluna saparsan maliyeti çok yüksek olur.

Nitekim kredi kartlarına seçimden sonra limit kısıtlaması ve yeni düzenleme geleceğinin açıklanması kredi kartı harcamalarının patlama yapmasına neden oldu.

★★★

Önceleri iyiydi tabii... Faizleri artırmak yasaklanınca kartlar faizsiz kredi tadındaydı... Millet limitini dibine kadar harcadı. Borçlandı... O devir geçti.

Seçime kadar bile dayanılamadı! Çoğu banka sessiz sedasız kredi kartı nakit avans taksit sayısını 3’e düşürdü... Ne bir açıklama yapıldı ne de uyarı...

★★★

Büyük baskı var finansal kuruluşlar üzerinde... Yoksa bankalar bayılır kredi kartından nakit avans çekilmesine...

Hatta en sevdiği kredi kazançlarıdır... Batık oranı düşük, kâr marjı fazla... Asgariyi öde, hiç ödeme, bir ay geciktir sonra öde... Faiz, faiz üzerine binsin, bankanın kazancı katlansın.

★★★

Peki neden bu yapıldı? Çareler çaresiz kaldı! Merkez Bankası, enflasyonla mücadele doğrultusunda parasal sıkılaştırma adımı olarak ticari kredi ve ihtiyaç kredisinde aylık büyüme sınırını yüzde 2’ye düşürdü. Millet karta abandı.

Kredi kart borçları ocak ayında yüzde 8, şubat ayında yüzde 5.8 olmak üzere ilk iki ayda net 156.8 milyar lira arttı.

★★★

Bireysel kredi kartı borç bakiyesinde son bir yıldaki artış ise yüzde 155.2’ye ulaştı. Anlamı? Millete para yetmiyor, borç ile günü döndürüyor.

Yalan dolan enflasyonu baz alırsak... Kaçtı? Yüzde 67.07 mi? İşte bu oranı düşersek, artış reel olarak yüzde 52.7 ile rekor düzeyde...

★★★

Türkiye Bankalar Birliği verilerine göre Aralık 2023 itibarıyla bireysel kredi kullananların sayısı son bir yılda 2 milyon kişi artarak 40 milyona, bireysel kredi kartı borcu olanların sayısı ise 3 milyon kişi artarak 36.7 milyona çıktı.

Kredi kartı borcu bir sebep değil bir sonuç... İşin acı tarafı milyonlarca kişinin kredi kartında limit kalmışsa hayatını onunla sürdürmeye çalışması... Kredi kartı harcamalarının yüzde 80’e varan kısmı akaryakıt ve gıda harcaması...

★★★

Kredi kartı ekstrelerindeki asgari tutarı ödeyenlerin sayısı da kart kullanıcılarının yarısına ulaşmış durumda.

Sadece dar gelirliler değil artık beyaz yakalı çalışanlar dahi borcun asgari tutarını ödemeyi alışkanlık haline getirdi. Ekonomist adam herkesi sefaletin kıyısına getirdi.

★★★

Yarın ülkede ekonominin ne olacağını bilmediği için fabrikalar bile yatırımları durdurmuş, senin borcun sel olmuş. Faizler daha da yükselecek, arşa çıkacak. Sence kazancın ne kadar artacak?

Banka ve varlık şirketlerini birlikte sayarsak neredeyse 4 milyon kişi borçlarından dolayı davalar ile boğuşmakta... Kötü yönetim nedeniyle yeni neferler katılacak borçlu saflarına...

Sahi herkes seçimden sonra durumun çok kötüye gideceğini biliyorsa neden fanatikçe destekliyorlar hâlâ? Bazı soruların cevabı bende yok galiba...