Piyasa katılımcıları, 26 Aralık’taki toplantıda Merkez Bankası’ndan ortalama 1.5 puan faiz indirimi bekliyor. İş dünyasından indirimin başlaması için gelen baskılar artarken, son anda bazı yabancı bankaların “indirim için erken” demesi, Merkez Bankası’nın işini zorlaştırmış görünüyor.
Türkiye’nin yakın çalıştığı uluslararası bankalardan biri olan Goldman Sachs, piyasadaki genel beklentinin aksine, aralık toplantısında Merkez Bankası’nın politika faizini yüzde 50’de tutacağını söyledi. Banka, Aralık’ta indirimin yapılmasını erken bulurken, tahminlerinin normatif analizlere dayandığını ifade etti. Merkez Bankası’nın ana hedefinin “para politikasını belirlerken kredibilite oluşturma odaklı olmaya” devam ettiğini belirten Goldman Sachs analistleri, bu toplantıyı, yerel seçimlere iki hafta kala, mart ayında politika faizinin yükseltilerek Merkez Bankası’nın fiyat istikrarı taahhüdüne yönelik kredibiliteyi yukarı çektiği toplantıyla kıyasladılar.
Kısacası Goldman Sachs, Merkez Bankası yönetiminin, faiz indirimi yönünde büyüyen beklentilere rağmen aralık toplantısında faiz indirmeyeceği görüşünü savunuyor. Başka bir deyişle, aradan geçen bunca zamana karşılık, Merkez Bankası yönetiminin hâlâ kredibiliteye büyük ihtiyaç duyduğunu, buna dönük karar alacağını tahmin ediyorlar.
BANKACILAR VE İŞ DÜNYASI İSTİYOR
Goldman Sachs’ın bu analizine karşılık, piyasalardaki genel kanı, indirimin bu haftaki toplantıda başlayacağı yönünde. Reel kesimin bu yöndeki talepleri son günlerde hızlanarak devam ederken, bankacıların indirim talepleri da arttı.
Tabii ki tüm kesimler, işlerin artık canlanmasını, finansman maliyetlerinin düşmeye başlamasını, 2025 yılına girerken iş dünyasının moral kazanmaya ihtiyacı olduğunu görüp, kendileri açısından olaya yaklaşıyorlar. Merkez Bankası’nın görevi ise bu görüşler ve somut rakamlara bakarak, ekonomik istikrar ve enflasyonun düşmesi için karar almak.
İş kesiminin genel talebi bu olunca, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da aynı görüşte olduğunu söylemek yanlış olmaz. Bir süredir tek karar alıcı Erdoğan’ın faiz indirimiyle ilgili Merkez Bankası yönetimine, Bakan Şimşek kanalıyla ya da doğrudan bu isteğini ilettiğini tahmin ediyorum.
Son tahminlerin ardından, zaten işi zor olan, Merkez Bankası yönetiminin işinin karar tarihi yaklaştıkça daha da zorlaştığını söylemek yanlış olmaz. Goldman Sachs, beklentilerin aksine çıkış yapıp, bunu somut gelişmelere bağlayınca, Merkez’in işi iyice zorlaştı.
İndirim halinde yabancıların, “Siyasi kaygılarla indirim kararı alınıyor” yorumları gündeme gelebilir. Eğer Merkez Bankası faiz indirmezse, o zaman da “Merkez Bankası yönetimi, tüm beklentilerin aksine yabancı bankaların görüşleri doğrultusunda karar alıyor” denilmesi sürpriz olmayacaktır.
Goldman Sachs, aralıkta indirim olmayacağını ama ocaktaki toplantıda
1 puanlık indirim olacağını tahmin ediyor. Halbuki bazı iktisatçılar, ocak ayı zamları ve asgari ücret ardından, Merkez Bankası’nın aralıkta indirim yapmadığı takdirde ocakta da yapamayacağını, hatta nisana kadar indirim yapılamayacağını söylüyorlar. Bakalım tartışma nasıl sonuçlanacak?
