Yalçın’ın oğlu sahip olduğu iPhone 6 marka akıllı telefonu suya düşürüyor. Olay anında Çeşme’de oldukları için de telefonunu koşa koşa üzerinde Turkcell logosu gördüğü bir bayiye teslim ediyor.
Bayi telefonu teslim alıp “Yüzde elli tamir ederiz merak etmeyin” diyor.
Ertesi gün telefonu teslim almaya gittiğinde ise “Çok üzgünüz ama tamir edemedik” deyince çaresiz teslim alıyorlar cihazı. Sonra da genç çocuk İstanbul’a gidince Apple’a götürüyor tamir için.
Ancak Apple’dan bir kaç gün sonra aldığı yazılı yanıt gerçek bir skandalı gözler önüne seriyor.
Apple’ın incelemesine göre cihazda “Yetkisiz değişiklikler” yapılmış ve cihaz bu nedenle garanti dışı kalmış. Söz konusu Turkcell bayii bir “Turkcell iletişim merkezi” değil. Ve iPhone servisi vermeye yetkili değil. Sadece Turkcell hizmetlerini satmaya yetkili bir bayii. Aman dikkat sevgili okurlar. Dünyanın parasını verip satın aldığınız cihazınızı bu tarz uyduruk ve kendine yetkili servis süsü vermiş saçma sapan insanlara kurban etmeyin.

iPhone 7’de sevdiklerim ve sevmediklerim
Henüz cihaza dokunmadım. Ama uzaktan baktığım kadarıyla hoşlanıp kullanmak için can attığım ve hiç hoşlanmadığım taraflarını ürün inceleme yoğunluğuna girmeden bir paylaşayım isterim.
Bunları beğendim
- Nihayet IP68 toz ve su geçirmezlik standardını desteklemesi önemli. Nihayet diyorum çünkü Sony, Samsung gibi firmalar bu teknolojiyi çoktandır cihazlarında kullanıyorlar.
- Jet Black adını verdikleri ve tanıtımda yapılış videosunu uzun uzun paylaştıkları parlak siyah versiyon uzun zamandır ilk kez siyah akıllı telefon sahipi olma fikrini düşündürdü.
- iPhone’un uzun zamandır en ciddi sıkıntısı kamerası. Hayatında Android kullanmamış, hep iPhone kullanmış kimselere dünyanın en iyi kamerası gibi gelen ama Samsung, LG, Sony gibi cihazlara şans verdiğinde akıllı telefon kamerasının ne gibi kabiliyetleri olabileceğini görenleri çekmeyi amaçlıyor belli ki Apple. Tanıtımın hayli uzun bir bölümünün kameranın ne kadar geliştirildiğine ayırılmış olması bana göre bunun göstergesiydi. Özellikle iPhone 7 Plus’ın çift kamerası gerçekten iyi bir gelişmeye benziyor. Çift kamerayı hem zoom hem de alan derinliğini artırmak amacıyla kullanmak çok yaratıcı sonuçlara imza atmamızı sağlayacak gibi görünüyor. Ayrıca optik görüntü sabitleyicinin artık 7’de de olması hareketli videolar çekmeyi sevenlerin hoşuna gidecek bir özellik. Ancak kağıt üzerinde harika görünen özelliklerin gerçek hayatta nasıl sonuç verdiğini cihaz ülkemize geldiğinde anlayacağız.
Bunlar hâlâ eksik
- Lansmanda pil ömrünün daha uzun olmasından bahsetmeleri önemli. Ama hâlâ Samsung gibi firmaların bir kaç nesildir kullandığı kablosuz ve hızlı şarj teknolojilerinden uzak durmaları elimizde şarj cihazı ve batarya ile gezdiğimiz bu günlerde büyük eksiklik.
- Biliyorum Apple nefret ediyor ama dahili hafıza konusunda tüketiciyi çok rahatlatan Micro SD kart desteği olmayışı bence önemli bir eksiklik.
- Tabii bir de stereo kulaklık girişinin kaldırılmış olması konusu var. Bence 7 sahiplerini yokluğuyla en çok zorlayacak olan özellik bu. Mesela kablosuz olmayan ve dünyanın parasını verdiğiniz kulaklığınızı takmak için telefondan sarkan bir adaptöre ihtiyaç duyacaksınız. Ve müzik dinlerken bir yandan cihazı şarj edemeyeceksiniz. Bu bağlantı sayesinde Apple DRM (Dijital hak yönetimi) konusunda canı ne isterse yapabilecek. Mesela canının istemediği cihazda şarkılarınızı çalamayacaksınız. Bluetooth bağlantısı olmayan otomobillere ara kablo ile bağladığınızda cihazı bir yandan şarja takamayacağınız gibi bazen de “Bu aksesuar desteklenmiyor” mesajları alabileceksiniz. Bu eksikliğin hayatımıza yansımasını cihazı kullandıkça daha net anlayabileceğiz. Ama şimdilik bu konudaki kaygılarım bunlar.