Türk siyasi tarihinde ilk defa bir Başbakan, ana muhalefet partisini “hırsızlıkla” itham ediyor ve...
Bir Başbakan Türk siyasi tarihinde ilk defa ana muhalefet partisi liderine “Okuma özürlü, hafıza özürlü” diye hakaret ediyor...
Neden?..
Çünkü CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu‘nun önceki gün açıkladığı “Merkez Türkiye” mega projesi Sadrazam Ahmet‘i ve genel olarak iktidarı çileden çıkardı!..

* * *

İktidarın psikolojisi bozuldu!..
İktidardaki elemanlar, oylardaki hızlı erimeyle kendilerini kaybettiler...
Tayyip Bey en ufak eleştirilere bile “hakaret” diye yağmur gibi ceza davaları yağdırırken, kendi arkadaşları meydanlarda alenen hakaret etmeye başladılar!..
Çünkü CHP‘nin özellikle emeklilere bayramlarda iki maaş ikramiye verme ve asgari ücreti 1.500 liraya çıkarma vaadi iktidarı çıldırttı!..
“Yapamazlar... Kaynağı nereden bulacaksın?” korosu meydanlarda tepiniyor!..

* * *

Efendim, Kılıçdaroğlu‘nun açıkladığı mega proje, meğerse Sadrazam Ahmet‘in yazdığı “Stratejik Derinlik” kitabının arka kapağında varmış...
Ahmet meydanları inletiyor:
“Bu intihaldir... Hırsızlıktır, hırsızlık...”
Ne bağırıyorsun?..
Madem 15 yıl önce sen yazdın, iktidara geldiğinizden beri 13 yıl geçti ne bekledin?..
Neden yapmadın?..
Senin kitabının arka kapağına sığacak kadar olan bu projeyi kitapla birlikte raflarda beklesin diye mi yazdın?..
Yapsaydın da görseydik!..
Ayrıca, “Hırsızlık” diye bağırdıkça, insanın aklına asıl hırsızlıklar geliyor, sakin ol!..

* * *

İntihal filan hikaye...
Biz o stratejik derinliği de çok iyi biliriz...
Türkiye o derinliğin içine battı, çırpındıkça da batmaya devam ediyor...
Öyle bir derinlikli strateji ki Türkiye’nin dostu kalmadı...
“Arap ülkeleri” dediler, Araplar dirsek çevirdiler...
Irak yok, Suriye yok, Mısır yok, İsrail yok, Libya yok, Tunus yok...
Suudi Arabistan ve Körfez ülkeleri soğuk...
Tayyip Bey “Mursi de Mursi” diye tutturdu, hepsi lafta...
Gücü varsa gitsin, Sisi‘yi koltuğuna oturtan, Mısır’a tonla dolar yollayan Suudi Arabistan Kralı‘na baskı yapsın, idam cezasını kaldırtsın da görelim...
Zaten o idam cezası uygulanmaz; uygulanacaksa da kimse ne Tayyip Bey‘i takar, ne de Davutoğlu Ahmet‘i!..

* * *

Stratejik derinliğin Türkiye’ye nelere mal olduğu ortada...
Diğer intihale-hırsızlığa gelince kuru gürültü yapmaya gerek yok...
Halep ordaysa arşın burada...
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz!..
İktidarın ruh hali zaten bozuktu, “Merkez Türkiye” projesi de balyoz gibi inince dengesini iyice kaybetti...
Sakin olun, hakaret etmeyin...
Artık ayıp oluyor!..

Mercedes’e dikkat!..

Sürprizini açıkladı...
Tayyip Bey, “ibret-i alem” için Mercedes’ini terk eden Diyanet İşleri Başkanı’na Mercedes armağan ediyor, hem de zırhlısını...
Yani, ibret-i alem için daha pahalısını...
Neden zırhlı?..
Yoksa Diyanet İşleri Başkanı’na suikast ihtimali filan mı var?..
Diyanet İşleri Başkanı’nın can güvenliği tehlikede mi?..
Yooo, maksat daha fiyakalı, daha pahalısı olsun!.
Tayyip Bey, devletin parasıyla devletin bürokratına Mercedes gönderiyor...
Ama asıl neden, Diyanet İşleri Başkanı’nın eleştirilere hedef olduğu için lüks
Mercedes’ini terk etmesiyle devletteki israfın, saray ihtişamının daha çok ortaya çıkması...
Ancak, Diyanet İşleri Başkanı’na ufak bir uyarı yapmak gerekiyor...
Tayyip Bey, o meşhur Ergenekon savcısı Zekeriya Öz‘e de kendi zırhlı Mercedes’ini göndermişti...
Şimdi o savcı meslekten atılmış durumda ve tutuklanma tehlikesi bile var...
Yani hediye Mercedesler pek hayır getirmiyor!..