İstanbul Üniversitesi’nde ders verdiği dönemde, koridorda, başı öne eğik, sıkıntılı halde dolaşan bir öğrencisini görür.
- Hayrola?
- Galiba ayrılıyoruz hocam.
- Nasıl yani?
- Sınava giremiyorum.
- Niye giremiyorsun?
- Harç yatıramadım.
- Kaç para lazım?
- Şu kadar lira.
Çıkarır, verir...
O an, bi de karar verir.
- Bedava okul açmam lazım.
*
Müjdat Gezen Sanat Merkezi, bugün, 25’inci kuruluş yıldönümünü kutluyor.
*
Dolunay Soysert, Şevket Çoruh, Gökçe Bahadır, Şebnem Bozoklu, Ezgi Mola, Yasemin Allen, Zuhal Topal, İlker Ayrık, Çağlar Çorumlu, Sevinç Erbulak, Ahu Türkpençe, Ahmet Saraçoğlu, Zeynep Kaçar, Merve Boluğur, Ömür Arpacı, Derya Karadaş, Mustafa Üstündağ, Arzu Yanardağ, Umut Kurt, Şeyla Halis, Berat Yenilmez, Betül Şahin, Bilal Çatalçekiç, Gonca Vuslateri, Ümit Çırak, Özlem Yılmaz, mezunlarından bazıları... Çalakalem yazdım, tam liste vermeye kalksam, gazeteye sığmaz. Çünkü, 25 senede 5 bin öğrenci yetiştirdi, 5 bin... Şu anda özel tiyatrolarda, izlenme rekoru kıran dizilerde aktif rol alan sanatçıların, yönetmenlerin, metin yazarlarının yüzde 70’i bu okuldan mezun.
*
Haldun Dormen, Türkan Şoray, Göksel Kortay, Engin Cezzar, Savaş Dinçel, Erol Keskin, Oğuz Aral, Kemal Sunal, daima örnek aldığım Kandemir Konduk, Umur Bugay, Emre Kongar, Sunay Akın, Alaattin Yavaşça, Melahat Pars, Mustafa Sağyaşar, Şakir Öner Günhan, Melih Kibar, Fatih Erkoç, Esin Engin, Erdal Atabek, Güngör Dilmen, Aliye Uzunatağan, Sadun Aksüt, Süheyla Altmışdört, Mustafa Alabora, Adnan Ataman, Seha Okuş, Fuat Güner, Hüsrev İsfendiyaroğlu, Gülgün Feyman, Tuncer Cücenoğlu, Cevat Çapan, Haşmet Zeybek, Çiçek Dilligil, Sevinç Erbulak, gelmiş geçmiş hocalarından bazıları...
*
Tiyatro, hafif batı müziği, klasik gitar ve yazarlık bölümleri var. Özel bir jürinin önünde, yetenek sınavıyla giriliyor. Üç sene eğitim veriliyor. Mezun olanlar, milli eğitim tasdikli diploma alıyor.
*
Tamamen ücretsiz.
*
Peki ya okulun geliri nereden? Öğrencilere nasıl oluyor da yüzde yüz burs verilebiliyor? Ücretli kurslar sayesinde verilebiliyor... Konservatuar hazırlık, aktör stüdyo, diksiyon, Türkan Şoray Sinema Akademisi, Uğur Dündar Televizyon Okulu, Yılmaz Özdil Yazı Okulu gibi ücretli bölümler var. Buralardan elde edilen gelir, yüzde yüz olarak, ücretsiz bölümlere aktarılıyor. Ayrıca, Müjdat Gezen Tiyatrosu’nun tüm gişe geliri de, olduğu gibi,
okula veriliyor.
*
Maddi bağış kabul edilmiyor. Kuruluş prensibi... İsterseniz çantayla para getirin, asla alınmıyor. Ama, piyano bağışlamak istediniz, gitar bağışlamak istediniz, o mümkün, teşekkür plaketiyle kabul ediliyor.
*
Okul, aynı zamanda “müze” gibi... Tiyatro tarihimize dair, eşsiz eşyaları barındırıyor. Mesela, İsmail Dümbüllü’nün fesi orada... İsmail Dümbüllü orta oyununda kavuk giyerdi, tuluatta fes giyerdi. Kavuk, Ferhan Şensoy’da, fes, Müjdat Gezen’de... Söz konusu fes, Kel Hasan Efendi’ye aitti, İsmail Dümbüllü’ye verdi, İsmail Dümbüllü Münir Özkul’a verdi, Münir Özkul Müjdat Gezen’e verdi, Müjdat Gezen de bu muhteşem emaneti, kendisinin el verdiği birine devredecek.
*
Müjdat Gezen Sanat Merkezi, 25 sene evvel, hem Cumhuriyetimizin hem Müjdat Gezen’in doğumgününde, 29 Ekim’de kuruldu. Ancak, kuruluş yıldönümü 1 Nisan’da kutlanıyor. Çünkü... 1 Nisan, rahmetli Savaş Dinçel’in doğumgünü... 55 senelik arkadaştılar, kardeşten ileriydiler. Kenan Evren döneminde, ellerine ayaklarına zincir bağlandı, ikisi birlikte 21 sene hapisle yargılandılar. Suçları, kitap yazmak, karikatür çizmekti. Maalesef çok erken kaybettik ama, bu okul vesilesiyle Savaş Dinçel de anılmış oluyor, yaşatılmış oluyor.
*
Müjdat Gezen Sanat Merkezi, sadece genç sanatçıları yetiştirmiyor. İhtiyacı olan, duayen sanatçılara da sahip çıkıyor. “Sanatçı evi” var. Aktör, figüran, yönetmen, set işçisi, farketmiyor... Hayatının son demlerinde dara düşmüş, evi barkı olmayan emektarlar, bu “sanatçı evi”nde kalıyor. Kira yok. Aidat yok. Hergün üç öğün yemekleri geliyor, tatlıları, meyveleri, içecekleri, çerezleri geliyor. Haftada bir gün doktorları geliyor, altı ayda bir hastanede genel kontrolden geçiriliyorlar. Ameliyat gerekiyorsa, ameliyat ettiriliyorlar. 7 gün 24 saat, otel gibi, temizlikleri yapılıyor. Çarşafları yastıkları değiştiriliyor, çamaşırları yıkanıyor. Hiç para ödemiyorlar. Sıfır lira. Ömürlerinin sonuna kadar burada kalıyorlar. Huzurla. Mutlulukla. Tüm masrafları, Müjdat Gezen Sanat Merkezi tarafından karşılanıyor. Son görev’e, cenaze namazına, okulun yöneticileri, öğrencileri katılıyor, cenaze masrafları dahi kimseye bırakılmıyor. Özellikle Yeşilçam’dan, aileleri-dostları tarafından terkedilen ve buraya sığınan öyle isimler var ki, kulaklarınıza inanamazsınız.
*
(Sanatçı evi’ni yazdığım için, Müjdat ağabey bana çok kızacak, eminim... Çünkü, haber yapılmasına izin vermiyor. Hiçbirinin rencide edilmemesi için, evin adresini bile parmakla sayılayacak kadar az kişi biliyor.)
*
Okulun gayrimenkulleri, Müjdat Gezen’in 55 senelik sanat hayatının birikimi. Servet değerinde. Sırf Kadıköy’deki köşkünü yıksan, 20 katlı apartman dikilir. Ama, parayla işi yok, gönül kumbarası var, insan biriktirmeyi tercih ediyor. O nedenle... Kendisine ait tapulu mallarını, resmen, 10 öğrencisine devretti. Ne eşine, ne çocuğuna... Öğrencilerine verdi. Müjdat Gezen Sanat Merkezi, Allah uzuuun ömür versin, Müjdat Gezen’den sonra, bu öğrencileri tarafından devam ettirilecek.
*
Gönül kumbarasının mevduat hesabı, bu akşam, Park Bosphorus Hotel’de toplanacak. Öğretmenler, öğrenciler, Türkiye’nin en renkli kadrosu, 25’inci kuruluş yıldönümü balosunda bir araya gelecek.
*
Nice 25 senelere.
*
Ve, bana hep sorarlar, Müjdat Gezen’in en çok hangi yönünü seviyorsun diye... Atatürkçüdür, kemik gibi cumhuriyetçidir, ağabeydir, dosttur, delikanlıdır, altı okka’dır, orası ayrı ama... Hepsinden önemlisi, Müjdat Gezen’i sevmek, yurttaşlık görevidir.
------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Ampul notu...
Memleketi Adalet ve Kalkınma Partisi yönetiyor. Adalet sarayında savcıyı rehin aldılar, kalkınmanın sembolü elektrik kesik... Yarın!