Neden CHP’den bahsetmek istemiyordum?
Ana muhalefet partisi olarak gelecek için hiçbir umut vermiyor da ondan...
Yanlış yöne yelken şişiriyorlar!
Partide değişen fazla bir şey yok!
Hedef yok, ilke yok, güven yok, inanç yok, en önemlisi Atatürk yok!
Ülkemizi, Batılı ülkeler düzeyine ulaştıracak bir ideoloji, inandırıcı bir program yok!
Rüzgâr nereden eserse o var!
Ters rüzgârlarla yelkenleri doldurup, yanlış yerlere dümen kıran bir CHP var.
* * *
CHP Kurultayı’nda Genel Başkan seçilen Kemal Kılıçdaroğlu seçimi geçerli 990 oyun 990’ını da almasına rağmen, kurultay delegelerine teşekkür konuşması yapmadı. Neden?
“Parti Meclisi” seçiminde Kılıçdaroğlu’nun listesi fena darbe yedi. 60 kişilik listeye Genel Başkan’ın istediği 28 isim giremedi!
Kılıçdaroğlu’nun, daha önce yönetime “kadın kotası”ndan soktuğu Atatürk karşıtı (bazılarına göre Atatürk düşmanı) Mehmet Bekâroğlu, bu kurultayda parti meclisine alınmadı. İyi oldu.
Ayrıca Kılıçdaroğlu’na yakın olan, fakat, partililer tarafından tepki gören Genel Sekreter Gürsel Gürsel Tekin ve Enis Berberoğlu gibi isimler de yönetim dışında kaldı. Bu da iyi oldu.
Gürsel Tekin’i bilmem ama Enis Berberoğlu’nun CHP’ye ne faydası olabilir ki?
* * *
Genel Başkan’ın listesinde oldukları halde, “Ağır top” kabul edilen birçok kişinin Parti Meclisi dışında kalması, CHP tabanının Kılıçdaroğlu’na bir uyarısı olarak kabul ediliyor.
Delegeler onu değiştirmediler ama kurduğu kadroları da beğenmediklerini böyle ifade ettiler! Uyarı mı, muhtıra mı, nasıl kabul ederseniz öyle işte! Delege daha ne desin?
Çıray neden aday olmadı?
CHP Kurultayı’nda merak edilen bir konu da, partinin en faal milletvekillerinden biri olan İzmir Milletvekili Aytun Çıray’ın, Parti Meclisi’ne neden aday olmadığı?
Kurultay’dan önce Kılıçdaroğlu, Çıray’ı bizzat arayarak, Parti Meclisi listesinde ona yer verdiğini belirtmişti. Aytun Çıray buna rağmen adaylığını koymadı. Neden?
Aytun Çıray’ın bürosundan bu konuda onun şu açıklaması geldi:
* * *
“CHP içine sızmış ve Cumhuriyetimizin kurucu ruhundan nefret ettikleri için Meclis’teki odalarından Atatürk resmini indirenlere hak ettikleri şekilde davrandım. Onların peşini bırakmayacağım. Atatürk’e yapılan bu saldırı karşısında susanların hangi pazarlıklarla sustuklarını ortaya çıkarmaya çalışacağım. Atatürk resmini bir AKP milletvekili indirseydi ne yapardık? İşte bu nedenle de Parti Meclisi’ne girmedim. Bunun da bana farklı bir özgürlük ve serbestlik kazandıracağını biliyorum.”
Cem Yılmaz ve Yalova Valisi
Yalova Valisi Selim Cebiroğlu, Twitter’dan kendisine hakaret ettiği iddiasıyla Cem Yılmaz’ı şikayet etmiş ve ünlü komedyen hakkında iki yıla kadar hapis istemiyle dava açılmış. Olay ne?
Vali, öğretmen Halil Serkan Öz’e öğrencilerin önünde sert bir şekilde uyarıda bulunmuş (yani paylamış) buna üzülen öğretmen, meslektaşları ile birlikte protesto yürüyüşü yaparken kalp krizi geçirip ölmüştü.
Bu olay üzerine Cem Yılmaz “Yazık oldu, gitti öğretmencik! Daha büyük mevkilere gelesin Vali Bey!” diye bir twit atmış. Masum bir lâf gibi görünüyor ama Vali bunu hakaret olarak kabul etmiş.
Anlaşılan Vali Cebiroğlu, parti başkanlarının birbirleriyle dalaşmasını, Meclis’teki küfürlü görüşmeleri hiç dinlemiyor. Dinleseydi o zaman gerçek hakaretin ne olduğunu anlardı.
Tebessüm
İlginç bir internet siparişi!
Eski tarihte yazdığım bir olay internette dolaşıyormuş...
Dün okurlarımdan biri yollayınca hatırladım. Gerçekten matrak bir haberdi.
Olay şöyle:
İnternetten, yaklaşık 350 lira ödeyerek “Penis büyütücü” siparişi veren adam, kargoyla gelen paketi heyecanla açtığında âdeta şoke olmuş!
Çünkü... Günledir sabırsızlıkla beklediği ‘penis büyütücü’ yerine paketten on beş liralık bir “büyüteç” çıkmış! Üstelik bir de kullanma talimatı varmış:
“Sakın güneşte kullanmayın, yakabilir!”
Günün Sözü
Güvenli limanda olanlar rahat öğütler verir, rahat ahkâm keserler!