Son günlerde dikkat çekici iki olay yaşadık.
Önce İstanbul Erkek Lisesi Öğrencileri mezuniyet töreninde, çağdaşlığa ve Atatürk’e sırtını dönen okul müdürü Hikmet Konar’a sırtlarını döndüler! Ardından da Galatasaray Lisesi öğrencileri hazırladıkları ilanla Tevfik Fikret’in koltuğuna yaraşır, padişaha boyun eğmeyen bir müdürün arandığını duyurdular.
İstanbul Liselilerin protestoları, geçen pazar günü geleneksel Aşure Günü’nde de sürdü.

*  *  *

Türkiye’nin en köklü ve en yüksek puanla öğrenci alan liselerinden biri olan İstanbul Erkek Lisesi’nde uç veren tepkilerin ardında, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir süre önce başlattığı “Proje Okulları” uygulaması yatıyor.
Proje kapsamına İstanbul ve Kabataş Erkek, Vefa, Kadıköy Anadolu, Cağaloğlu Anadolu, Hüseyin Avni Sözen, Balıkesir’den Sırrı Yırcalı, İzmir’den Cihat Kora Liseleri ile Ankara’dan Atatürk Lisesi alınıyor. Özel yasası olduğu için sadece Galatasaray Lisesi bu uygulamanın dışında bırakılıyor.

*  *  *

Bu arada yeni düzenlemenin köklü eğitim yuvalarını dönüştürmeyi amaçlayan bir kumpas olduğunu anlayamayan bazı tarihi okulların camiaları, kendi liselerinin de “projeye” dahil edilmesi için özel çaba sergiliyorlar!
Yani bunun dindar ve kindar gençlik yetiştirme hedefi doğrultusunda gerçekleştirilmiş radikal bir operasyon olduğunu başlangıçta fark edemiyorlar!
Oysa o tarihe kadar bütün okulların öğretmen ve yöneticileri daha önce yasalarda belirlenen kurallara göre Valiliklerce atanırken, bu “proje” ile Bakanlık, hiçbir kurala bağlı olmaksızın yönetici ve öğretmen atayabilme imkanını elde ediyor.
2014-2015 öğretim yılı öncesinde, eski Bakan Nabi Avcı’nın emriyle ve hukuk katledilerek İstanbul’da Hüseyin Avni Sözen Anadolu Lisesi’nde 26, Eskişehir’in en gözde okullarından Eskişehir Anadolu Lisesi’nde 23, ETİ Sosyal Bilimler Lisesi’nde 17 olmak üzere toplam 40 ve Ankara Fen Lisesi’nde de 21 öğretmen, bir gecede il emrine çekiliyor. İzmir Bornova Lisesi’nde ise 7 öğretmen emekliye ayrılmak zorunda bırakılıyor.
Görevden ayrılan ve emekliye ayrılan öğretmenlerin yerine ise Bakan Nabi Avcı hemen yenilerini atıyor!..
Böylece köklü liselere deneyimli öğretmenlerin atanmasının önü de kesilmiş olunuyor!..

*  *  *

Operasyonun adım adım hayata geçiriliş öyküsüne gelince;
İstanbul ve Kabataş Erkek Lisesi müdürleri, 2012 yılında yaş haddinden emekli oluyorlar. Bu okullara üç yıl müdür atanmıyor. Çünkü projenin başlaması bekleniyor.
Üç yıl müdürsüz bırakılan bu iki okula ancak 2015 yılında, sadece azınlık okullarında müdür yardımcılığı yapmış, biri 10, biri 15 yıl meslek kıdemi olan iki eğitimci, “Bakan onayı” ile müdür olarak atanıyor. Atamalarda geleneğin aksine, okul camialarının görüşlerine hiçbir şekilde
başvurulmuyor.
İslamcı sivil toplum kuruluşlarının tavsiyeleriyle atandıkları iddia edilen bu müdürler, önce bir “değişim” ve sonra bir “dönüşüm” süreci başlatıyorlar.

*  *  *

Örneğin İstanbul Erkek Lisesi’nin hiç müdürlük deneyimi olmayan, sadece 10 yıllık meslek kıdemi bulunan yeni Okul Müdürü işe, eski yöneticileri görevden aldırarak başlıyor. Yerlerine dışarıdan yöneticiler getiriyor. Bu arada Atatürkçü ve laik olarak bilinen öğretmenler uzaklaştırılıyor. Operasyonun ilk aşaması, yani “değişim” süreci tamamlanınca “dönüşüme” geçiyor. Bu kapsamda AKP yanlısı öğrencilerin düzenledikleri etkinlikleri destekliyor. Ama okulun çağdaş eğitim ortamını besleyen geleneksel etkinliklerini ise ya engelliyor ya da içlerini boşaltıyor. Öğrenciler arasında Atatürk ve Cumhuriyet’in tartışılmasına zemin hazırlamak amacıyla İslamcı kuruluşlar ve AKP’li belediyeler desteğinde yandaş konuşmacıların katıldığı etkinlikler düzenleniyor!..

*  *  *

Müdürün baskı ve yönlendirmeleri dayanılmaz boyutlara gelince de, kuruluşundan beri çağdaş ve Atatürkçü bir eğitim anlayışını benimseyen İstanbul Erkek Lisesi öğrencileri ve mezunları, peş peşe “yandaş değil çağdaş yönetim istiyoruz” diyerek tepkilerini ortaya koyuyorlar.
Müdürün şahsında “proje okullar” kumpasına sırtlarını dönüyorlar.
Bu eylemleriyle de “projenin”, aslında köklü tarihe sahip ve yüksek puanla öğrenci alan okulların kurumsal kültürünü yok ederek sıradanlaştırma ve zeki beyinleri istedikleri gibi yönlendirme kumpası olduğunu tüm Türkiye’ye anlatıyorlar.

*  *  *

Anlayacağınız daha kaliteli eğitimin amaçlandığı söylenerek hayata geçirilen “proje” hikaye, geleneği olan köklü okulları “kumpasla” AKP’lileştirmek asıl gaye!..