2006...
Fransa, soykırım yok diyeni hapse tıkan bir yasa çıkarmaya çalıştı. Paris büyükelçimiz Osman Korutürk ilk uçakla derhal geri çekildi. Fransa yasayı erteledi, büyükelçimiz ilk uçakla geri gönderildi.

*

2006...
Kanada soykırımı tanıdı, devlet okullarında müfredata koydu. Asrın liderimiz esti gürledi, Kanada’ya ağır bedel ödetti, Ottawa büyükelçimiz Aydemir Erman ilk uçakla derhal geri çekildi. Bakıldı ki, Kanadalılar koyduklarını çıkarmıyorlar, bari biz çıkardığımızı koyalım denildi, büyükelçimiz ilk uçakla geri gönderildi.

*

2007...
ABD temsilciler meclisi soykırımı tanıdı. Asrın liderimiz fırtınalar estirdi, ABD’yi pişman etti, Washington büyükelçimiz Nabi Şensoy ilk uçakla derhal geri çekildi. Sayın ahalimizin gazı alındı, Ankara’da yakıt ikmali yapıldı, ilk uçakla geri gönderildi.

*

2008...
ABD’nin Kentucky eyaleti soykırımı tanıdı. Kentucky konsolosumuzu ilk uçakla derhal geri çekecektik ama, Kentucky’de konsolosluğumuz yoktu. Üstelik, Colorado’dan Michigan’a kadar, ABD’nin 41 eyaleti çoktan tanımıştı, Alaska bile tanımıştı. Battı balık yan gider denildi, zaten sayın ahalimizin Kentucky’den falan haberi olmamıştı, toz kaldırılmadı.

*

2009...
Kanada’da soykırımı anma gecesi yapıldı, Kanada hükümeti resmen katıldı. Asrın liderimiz infial yarattı, Kanada’ya haddini bildirdi, Ottawa büyükelçimiz Rafet Akgünay ilk uçakla derhal geri çekildi. Sonra bakıldı ki, anma geceleri senede bir defa yapılıyor, en azından daha bir sene anma gecesi yok. Öbür seneye kadar sayın ahalimiz çoktan unutur diye düşünüldü. Sayın ahalimiz sayın hükümetimizi yanıltmadı, unuttu. Büyükelçimiz ilk uçakla geri gönderildi.

*

2010...
İsveç soykırımı tanıdı. Asrın liderimiz masaya yumruğunu vurdu, İsveç’in burnunu sürttü, Stockholm büyükelçimiz Zergün Korutürk derhal ilk uçakla geri çekildi. Sonra bir durum değerlendirmesi yapıldı. Kanada’yı unutan sayın ahalimiz, İsveç’i neden unutmasın diye düşünüldü. Haklı çıkıldı. Kanada’yı unutan sayın ahalimiz, İsveç’i haydi haydi unuttu. Büyükelçimiz ilk uçakla gerisingeri gönderildi.

*

2010...
ABD temsilciler meclisi soykırımı bi daha tanıdı. Asrın liderimiz dünyayı ayağa kaldırdı, ABD’ye hesabını sordu, Washington büyükelçimiz Namık Tan ilk uçakla derhal geri çekildi. Sayın ahalimizin gazı alındı, Ankara’da yakıt ikmali yapıldı, ilk uçakla geri gönderildi.

*

2011...
Fransa soykırımı tanımakla kalmadı, soykırım yok diyeni hapse tıkan yasa çıkardı. Asrın liderimiz yanardağ gibi patladı, Fransa’ya anladıkları dilden cevap verdi, Paris büyükelçimiz Tahsin Burcuoğlu ilk uçakla derhal geri çekildi. Bu defa eskisi gibi olmayacak, Fransa’yla tüm ilişkilerimizi kesiyoruz, ihalelere sokmayacağız, mallarını boykot edeceğiz, bundan böyle Fransız öpücüğü bile yapmayacağız filan diye atıp tutarken... Bi de baktık, büyükelçimiz ilk uçakla Paris’te.

*

2012...
Bu dirayetli, basiretli ve haysiyetli politikamız neticesinde... Devletleri boşverdik, belediyeler bile havaya girdi. Torino belediyesi soykırımı tanıdı. Torino tanıyınca öğrendik ki, Roma, Milano, Floransa, Venedik belediyeleri çoktan tanımış iyi mi... Saldım çayıra mevlam kayıra denildi, hiç ses çıkarılmadı, zaten sayın ahalimizin de haberi olmamıştı, sayın ahalimizin haberi yokken, sayın hükümetimizin kıllık yapıp İtalya’yla arasını bozmanın manası yoktu.

*

2013...
Avustralya soykırımı tanıdı. Ama, telaşa hiç gerek yoktu. Zaten 1988’de gene tanımıştı. Peki bu seneki neydi böyle? Bu sefer hem Ermeni soykırımını, hem Süryani soykırımını, hem Rum soykırımını tanımıştı. Avustralya’ya göre hepsinin soyunu biz kurutmuştuk. Bunu söyleyen Avustralya’yı doğduğuna pişman etmemiz gerekiyordu. Büyükelçiyi geri çağırmakla olacak iş değildi. Sayın hükümetimiz çok daha ağır bir tepki gösterdi. Avustralya’yı kınadı!

*

2014...
Bolivya soykırımı tanıdı. Krize müdahale etmek için derhal bir durum değerlendirme toplantısı yapıldı. Sayın ahalimizin Bolivya’nın kararından haberi olmadığı gibi, Bolivya’nın haritadaki yerini bile bilmediği anlaşıldı. Durum değerlendirme toplantısı herhangi bir karar alınmadan, iki saniyede bitirildi.

*

2015...
Vatikan soykırımı tanıdı. Asrın liderimiz ateşler saçtı, Papa’ya tükürdüğünü yalattı, Vatikan büyükelçimiz Mehmet Paçaçı ilk uçakla derhal geri çekildi. Bilahare, ilk uçakla geri gönderildi. Ancak... Sayın ahalimize açıklama yapılırken, büyükelçimizin Vatikan’a geri gönderildiği söylenmedi. Vatikan sanki Londra’daymış gibi, Roma’ya geri gönderildiği açıklandı. Böylece, Vatikan büyükelçimiz Vatikan’dan çekilip, Roma’ya döndürülmüş oldu, mesele halledildi.

*

2015...
Bulgaristan soykırım demedi.
Lütfetti, toplu katliam dedi.
Sevindik!

*

2015...
Avusturya soykırımı tanıdı. Asrın liderimiz gökkubbeyi başlarına yıktı, Avusturya’ya Osmanlı tokadını yapıştırdı, Viyana büyükelçimiz Hasan Göğüş ilk uçakla derhal geri çekildi. Viyana kapılarına dayanırız, Viyana’yı kuşatırız filan denildi. Kuşatma bitince, büyükelçimiz geri gönderildi.

*

2015...
Lüksemburg soykırımı tanıdı. Asrın liderimiz kasırgalar kopardı, Lüksemburg’un yanına bırakmadı, Lüksemburg büyükelçimiz Levent Şahinkaya ilk uçakla derhal geri çekildi. Bir iki ay beklendi... Bakıldı ki, alt tarafı 400 bin nüfuslu kıçı kırık Lüksemburg bile bizi sallamıyor, Lüksemburg’tan aşşağa Kasımpaşa diyor. Büyükelçimiz ilk uçakla tırıs tırıs geri gönderildi.

*

2015...
Brezilya soykırımı tanıdı. Asrın liderimiz dik durdu, Brezilya’nın burnundan fitil fitil getirdi, Brezilya büyükelçimiz Hüseyin Diriöz ilk uçakla derhal geri çekildi. Sayın ahalimiz bu dik duruş karşısında, Brezilya milli takımına gol atmış kadar sevindi. Sayın basınımız sayın ahalimizden sakladı, bu haberi duyurmadı ama... Büyükelçimiz çoktaaan ilk uçakla geri gönderildi.

*

Ve, 2016...
Yarın soykırım oylaması yapacak olan Almanya’yı uyarıyorum.
Berlin büyükelçimizi ilk uçakla geri çekeriz, feleğiniz şaşar ha!