Atlantik Konseyi İstanbul Zirvesi 2017, “Çalkantılı Bölgede Transatlantik Uzlaşmayı Güçlendirmek" ana başlığıyla başladı.
Zirvenin açılışına Atlantik Konseyi Başkan Yardımcısı Stephen Hadley, Atlantik Konseyi Bölge ve İstanbul Zirvesi Direktörü Defne Sadıklar Arslan, Atlantik Konseyi Başkanı ve CEO’su Frederick Kempe ABD Ankara Büyükelçisi John Bass katıldı. ABD Enerji Bakanı Rick Perry, Atlantik Konseyi İstanbul Zirvesi 2017'nin açılış oturumuna canlı bağlandı.

ABD, TÜRKİYE İLE BİRÇOK ALANDA İŞ BİRLİĞİ YAPMAKTAN GURUR DUYUYOR


Rick Perry, burada yaptığı konuşmasında, yenilenebilir enerji konusunda yeni pazarların açıldığına dikkat çekerek, "Ekonomi büyüyor, enerji ihtiyacı çok belirgin. ABD'nin ucuz ve evrensel enerjiye erişim konusunda bir taahhüdü var. Bu nedenle her türlü enerji kaynağını geliştirmeye niyetliyiz. Ayrıca, ABD, Türkiye ile birçok alanda iş birliği yapmaktan gurur duyuyor. İyi ticaret ortağıyız, NATO müttefikiyiz ve daha da önemlisi dostuz. Önümüzdeki yıllarda eminim ki enerji sektöründe ilişkilerimizi daha da geliştirebiliriz" dedi.

Perry, gelecek yılların uluslararası topluluk ve özel şirketlerin yeniden sağlam ve verimli ekonomiye geçiş ve çevresel sürdürülebilirlik açısından bir fırsat olacağını belirterek, "Biz Türkiye'yi bölge için önemli bir enerji ticaret merkezi olarak görmeye devam edeceğiz. Yakın çalışmaya devam edeceğiz çünkü müreffeh bir gelecek için ortak hedeflerimiz var" diye konuştu.

resimid_3382962

“TÜRKİYE’NİN JEOPOLİTİK VE ENERJİ ALANLARINDA ÖNEMİNİ BELİRLEDİĞİ BİR DÖNEMDEDİR"


Açılış töreninde bir konuşma yapan, Stephen Hadley, Konsey olarak geçmişte Türkiye’de yıllık zirve yapma kararı aldıklarını belirterek, “Türkiye dinamik bir ülke ve tabii ki global sahnede inanılmaz önemi var. Hem Avrupa hem de Asya’da mevcut ve Ortadoğu ile de kuvvetli bağları var. Türkiye bu bölgede ve hatta dünyada ortaya çıkan fırsatlar ve zorlukları tartışmak konusunda ideal bir platform" dedi. Dostlarla çalışmanın değeri ve hep birlikte ortak yaklaşımlar ortaya koymanın önemine vurgu yapan Hadley, “Bu sayede refah, istikrar ve barış olacak" diye konuştu.

Atlantik Konseyi Bölge ve İstanbul Zirvesi Direktörü Defne Sadıklar Arslan da belirsizliklerle dolu yeni bir dönemin arifesinde olunduğunu, bu nedenle bu değişen ortamda Atlantik’in iki tarafında iş birliğini geliştirerek devam ettirmek gerektiğini vurguladı. Arslan, “Bu zirve dünyada Türkiye’nin jeopolitik ve enerji alanlarında önemini belirlediği bir dönemdedir. Dolayısıyla bu sene geleneksel olarak enerji konusu üzerinde durmanın ötesinde bu zirvede ticaret, iş dünyası ve güvenlik konularını ele almak istiyoruz" dedi.

“ATLANTİK KONSEYİ İYİ GÜN DOSTU DEĞİLDİR"


Ardından söz alan Atlantik Konseyi Başkanı ve CEO’su Frederick Kempe de bölgede çok zor zamanların yaşandığını, Türkiye’de yaşanan trajik, başarısız darbe girişiminin ardından tereddüt ettiklerini belirterek, “Ama Atlantik konseyi iyi gün dostu değildirö dedi. Kempe, tam da bu zamanlarda yoğun sohbet ve fikir alışverişi gerektiğini ve 2 gün sürecek zirvede bunu yapmayı hedeflediklerini dile getirdi. Kempe, “Barış, istikrar, refah ve ekonomik entegrasyon ile büyümeyi sağlamak konularına odaklanacağız. Bölgesel enerji ortaklığı bunların hepsinin merkezinde olacak" diye konuştu.

ABD Büyükelçisi John Bass ABD Büyükelçisi John Bass

"BİR ARADA ÇALIŞABİLDİĞİMİZ ZAMAN HEPİMİZ DAHA KUVVETLİYİZ"


ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass, konuşmasında, son zirvenin 18 ay önce yine İstanbul’da yapıldığını ve bu süreçte gerek ABD, Avrupa ve Türkiye’de gerekse ilişkilerde bu süreçte çok değişiklik olduğunu söyledi. Bu farklılıklara özellikle medyada çok dikkat çekildiğini belirten Bass, bu durumun herkesin birbirine ihtiyacı olduğu gerçeğini ortaya koyduğunu söyledi.
Bass, "Bir arada çalışabildiğimiz zaman hepimiz daha kuvvetliyiz. Ancak o zaman aynı yöne gider ve bu üç bölgedeki zorluklarla baş edebiliriz. Bunu görmeyebilirsiniz ama gerçek şu ki ABD Türkiye’nin başarılı olmasını istiyor. Türkiye’nin güçlü olması, huzurlu olması, barışçıl olması, müreffeh ve demokratik olması çok açık bir şekilde bizim ulusal çıkarımıza. Bu toplumda veya çevredeki ülkelerde herkese yardımcı olmaya çalışıldığında tabii ki bazı zorluklar var. Ancak gelecekte bu gerçeği başaracağımıza inanıyorum. Biraz farklılıklarımız var tabii. Bunlarla nasıl başa çıktığımız ve üzerinde çalıştığımız hedeflerin yakın olduğunu anlamak, aynı yönde ilerlemek, Türk dostlarımızın gelecekteki Türkiye için kendi vizyonlarını gerçekleştirmeleri açısından başarılı olmasına yardımcı olmak, diplomaside yaptığımız şeyin çok önemli bir parçası" dedi.

DHA