Adalet, adaleti korursan var. Vatandaşına eşit davranan laik devlet, laikliği korursan var. İyi ahlak, ahlakı korursan var. Cumhuriyet, cumhuriyeti korursan var. Demokrasi, demokrasiyi korursan var. İnsanlık, insanlığı korursan var. Ticarete ve politikaya alet edilmeyen İslam, korursan var. Kız çocuklarını, tecavüzden korumak için Aile Bakanlığı var.
14 yaşındaydı.
Aile içi tecavüze uğradı.
Jandarmaya sığındı.
Devlet kızı korumadı.
Ailesine teslim etti.
Gülden Aydın’ın haberi:
“14 Mart günü karnındaki ağrıların şiddetlenmesi üzerine babasıyla devlet hastanesine gittiğinde 32 haftalık hamile olduğu ortaya çıktı. Hastane yetkililerinin haber vermesiyle jandarma ve savcılık harekete geçti. Küçük, babasına teslim edilerek evine gönderildi. 17 Mart günü S.O gözaltına alındı. Ama küçük kız, yine devlet korumasına verilmedi...”

*  *  *

Yüzüncü haber değil.
Bininci haber de değil.
Toplumda sapık, hastalıklı, bulaşıcı bir eğilim geriletilmeden duruyor. Bu damar varlığını devam ettirme gücünü nereden, hangi geri kültürden, hangi ilkel inançtan, hangi “söyleme duyulmasın- kapat görülmesin” soysuz, sorumsuz anlayıştan alıyor?
Sapıklığı geriletecek.
Bitirip yok edecek.
Kız çocuklarını koruyacak.
Bir aile bakanlığı var.
Bakan ne yapıyor?
Hollanda’da particilik.
Bakan, particilikten az bir zaman ayırıp bir yol Kiraz ilçesine de uğrayabilseydi, sorunun üzerinde düşünebilseydi...  Aile Bakanı, Hollanda’ya “evet oyu istemek için propaganda konuşmaları” yapmaya gitti, uğradığı başarısızlığı “zafer kazanmış edasıyla ...” günlerce anlattı. İşte bu Bakan’ın bakanlığı döneminde 476 kız çocuğu cinsel istismara uğradı. Bunlar polise, jandarmaya, savcıya haber verilenler.  Gizlenenler, kapatılanlar bilinmiyor.

*  *  *

Şeyma Paşayiğit’in haberi:
“Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı hedeflerinin ne kadarını gerçekleştirdi?” sorusuna cevap arayan bir rapor yayınlandı. Bu rapora göre Aile Bakanı, sadece “Çanakkale Zaferi için 81 ilde mevlit okutma” hedefini tam tutturabildi. 110 bin imam kadrosu olan Diyanet varken Aile Bakanlığı, mevlit okutma görevi de üstleniyor.
Mevlit okutmada: 100.
Çocuğa şiddeti önlemede: 0.
Ücretsiz bakımevinde: 0.
Çocuk gelişim programı: 0
Boşanma danışmanlığı: 0
Adı Bakanlık.
Elde var sıfır.
Fakat oy avlamada hedefi 100’den vuracak “yoksullara para dağıtımında” Aile Bakanlığı, tam isabet. Bakan, Meclis’te bütçe konuşmasında “2016 yılında yoksullukla mücadele için 33 .7 milyar TL dağıtıldığını” açıklamıştı.
Yoksulluğu bitirmede: 0.
Kız çocuğu korumada: 0
Hazine parası dağıtmada: 100.

HAYIR demek için 60 neden (34) 

Babasının gazetesi yetmedi!


Kamu kaynaklarını, devlet olanaklarını, halkın vergisiyle alınan VIP uçakları, makam Mercedeslerini, belediye imkanlarını “evet propagandası” için kullandıkları yetmedi. Adaletsizlik, eşitsizlik, haksızlık şaha kalktı. Cumhurbaşkanı bir yandan, Başbakan öbür yandan haksız, adaletsiz, eşitsiz propaganda avantajını kullanmaktayken Futbol Federasyonu Başkanı da, kamu parasıyla var olan kurumunun toplantısında Cumhurbaşkanı’na şirin görünmek için “evet” diye bağırdı. Babasının gazeteleri yetmedi, oğlu da Federasyon koltuğundan kırmızı kartlık “evet dalışı” yapıverdi. Cumhurbaşkanı’na yağcılık yapan işadamları ve onların oğulları, “bu anayasa değişikliği geçerse” onun ölünceye kadar ülkeyi yöneteceği hesabını yapıyorlar.