MEŞRU OLMAYAN FAZLALIK
Diyanet Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan hutbede, peygamberin hadislerine yer verilerek, “Bu dünya fanidir ve bir imtihan yeridir. Ebedi olan ise ahiret yurdudur. İlâhî huzura çıktığımız zaman ‘Malımızı nereden kazanıp nerede harcadığımız’ elbette sorulacaktır. Öyleyse geliniz, başta faiz olmak üzere her türlü haksız ve haram kazançtan sakınalım” denildi.
Faizin haram kazanç olduğunun belirtildiği hutbede şu ifadelere yer verildi: “Faiz, haksız yoldan, emek sarf etmeden, alın teri dökmeden kazanmaktır. Faiz, insanların mallarına kattıkları meşru olmayan fazlalıktır. Faiz, alın terinin mukaddes olduğunu göz ardı etmektir. Faiz, dünyada da ahirette de hesabı çetin olan büyük bir günahtır. Faiz haramdır; çünkü İslam’ın hukuk ve ahlâk sisteminin temelinde yer alan ‘Hak’ kavramına aykırıdır. Faiz kul hakkını hiçe sayarak, insanları kolaylıkla aldatmanın yolunu açar. Kazanıyorum zannederken aslında kaybeden bireyi ve birbirine güvenini yitiren toplumu felakete sürükler. Faiz yalnızca malın değil, hayatın da bereketini kaçırır. Nice iflaslar, intiharlar, dağılan aileler, heba olan ömürler faizin birer neticesidir.”
ALIŞ VERİŞ FAİZLE AYNI OLAMAZ
Alışveriş ve faizin kıyaslanamayacağına dikkat çeken Diyanet’in hutbesinde “Elbette alışveriş faizle aynı olamaz. Çünkü alışverişte gayret, zahmet, risk ve emek vardır. Helal yoldan nafaka temin etme ve hayatını idame ettirme çabası vardır. Faiz ise insanları zahmetsiz yoldan para kazanmaya sevk eder, tembelleştirir, duyarsızlaştırır. Hayatın her alanında olduğu gibi ticarette de ahlakımızı muhafaza edelim. Haram kazançtan kendimizi ve ailemizi koruyalım.
Unutmayalım ki faiz kişiyi ancak Allah’ın gazabına, büyük bir hüsrana ve iki cihanda pişmanlığa götürür” denildi.