Sahaya inip halkla temas kurarak çalışmalara başlayacakları yerde birbirleriyle boğuşuyorlar da ondan!
Kurultay her zaman yapılabilir Bu acele, bu hırs, bu ihtiras neden?
Muhaliflerin başını Muharrem İnce çekiyor. Anlaşılan onun “Belediye Seçimleri” gibi bir derdi yok!
CHP o kadar yıprandı ki, artık kurultay yapılsa da yapılmasa da, Muharrem İnce veya Kılıçdaroğlu’ndan biri kazansa da, kazanmasa da, yerel seçimlerde kaybeden CHP olacak. Çünkü partiyi, iktidarı memnun edecek kadar hırpalayıp yıprattılar.
Türkiye’de toplam 1296 belediye var. Bunun 230’u CHP’de...
Bir köşeye yazın. Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerde CHP bu rakamın çok altına inecek!
İç kavgalar hiçbir partiye hayır getirmez!
* * *
Muharrem İnce’nin hırsı ve ihtirası büyük. Bu yüzden verdiği sözleri bile unutuyor!
Gazeteci kardeşim Orhan Uğuroğlu, Muharrem Bey’in Cumhurbaşkanı seçimi sırasında FOX TV’de söylediği sözleri nakletti. Hatırlamakta fayda var. Aynen şöyle demişti:
“Sayın Kılıçdaroğlu’na haksızlık yapamam. Ola ki kazanamadım, Sayın Genel Başkan ‘gel bana danışman ol’ derse danışman olurum, ‘yardımcı ol’ derse yardımcı olurum. Asla karşısında aday olamam.”
Fatih Portakal iki elini havaya kaldırıp “Asla bir daha çıkmazsınız...” diyor İnce çok net yanıt veriyor:
“Asla olmam. Hayır, karşısına aday olmam. Çünkü karşısına aday olduğu bir kişiyi cumhurbaşkanı adayı yapmışsa, ben vefalı bir insanım, yanlışlarını söylerim ama yani şunlar şunlar yanlış derim ama kendisi ile böyle bir yarışa asla girmem.”
Başka bir soruya ara yanıt veriyor ve konuya şu sözlerle vurgu yapıyor:
“...Ama karşı karşıya gelmem kendisiyle. Çünkü bir insanın, bir faninin kolay kolay yapamayacağı bir şeyi yaptı. Ben vefasız bir insan değilim, bana bunu yapan birisinin karşısına geçmem.”
* * *
Muharrem İnce, 24 Haziran öncesi verdiği bu sözleri unuttu vefasız oldu. “Vefasız” sözü benim değil, bizzat onun saptaması. Bir de bazı aklı evveller bana “Neden Muharrem İnce’yi eleştirip duruyorsun?” diye çatıyor.
Verdiği sözleri tutmayan, kendi ifadesiyle “vefasız” olan bir siyasetçi eleştirilmez de kim eleştirilir? Lider olacak bir kişi önce güven vermeli!
CHP’nin son kurultayı bu yılın şubat ayında yapılmış ve Kılıçdaroğlu 790, İnce ise 447 oy almıştı. 6 ayda ne değişti, İnce’nin başı göğe mi erişti?
Nazlı Hanım’ın dramı!
Nazlı Ilıcak iki yıldır cezaevinde yatıyor. Ilıcak “FETÖ’cü olmak ve darbeyi önceden bilerek darbeye zemin hazırlamakla” suçlanıyor.
Eski yıllarda benim yönettiğim Meydan ile Gözcü gazetelerinde köşe yazıları yazan Nazlı Hanım meslektaşımızdır ve rahmetli Kemal Ilıcak’ın eşidir.
Kemal Ilıcak, Tercüman ve Bulvar gazetelerinin sahibi olarak birçok meslektaşımıza iş sağlamış önemli bir gazete patronuydu.
Kemal Ilıcak bana defalarca cazip transfer tekliflerinde bulunmasına rağmen kabul etmemiştim. Patronum olmadı ama çok iyi bir dostum oldu, işsiz kalan hangi gazeteci arkadaşımı ona yollasam, derhal işe aldı, hiçbirine “Hayır” demedi. Nur içinde yatsın, mekânı cennet olsun.
Şimdi onun eşi Nazlı Ilıcak’ın iki yıldan beri cezaevinde yatmasına tabii ki, üzülüyorum.
* * *
Nazlı Hanım suçlu mu, değil mi, buna yargı karar verecek elbette... Ancak onunla emsal durumda olan Mehmet Altan tahliye edildi, yargılaması tutuksuz olarak devam ediyor.
Nazlı Ilıcak ile Mehmet Altan iki yıl önce aynı zamanda, aynı suçlama ile tutuklanmıştı. Nazlı Hanım’ın avukatı bana yolladığı mesajda “Anayasa’nın 10’uncu maddesinde yer alan ‘Eşitlik ilkesine göre’ Nazlı Ilıcak’a da aynı muamelenin yapılması gerektiğini” ifade ediyor.
Eğer Mehmet Altan’ın durumu emsal alınacaksa Anayasa Mahkemesi’nin bu ayın ilk günlerinde Nazlı Ilıcak’ın başvurusunu incelemesi gerekiyor.
Nazlı Hanım’ın avukatı “Müvekkilim iki yıldır tutuklu. Dolayısıyla ona öncelik verilmesi gerekir. Anayasa Mahkemesi’nin eşitlik ilkesinin ihlal edilmesine göz yummayacağına inanıyoruz” diyor.
GÜNÜN SÖZÜ
Hayat hiç âdil değildir! Bunu kabul edersen daha rahat yaşarsın!
