Türkiye, özellikle 2015-16 yıllarını turizmde çok zorlu dönemeçler olarak yaşadı. Son olarak rakamlar sektörde ibrenin yükselişe geçtiğini gösteriyor. Dünyada ise seyahat şüphesiz ki altın çağını yaşıyor; sosyal medya gezginleri, blogger’lar ve kısalan yollarla gezegenin keşfedilmedik yeri kalmadı. Hem ülkede sektörün durumunu, hem de yeni çağın eğilimlerini Jolly Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar ile konuştum. Vardar, Goldman Sachs ile devam eden ortaklıklarını ve teknoloji yatırımlarını da anlattı.

13 YAŞINDAYDIM

- Sektörde 32 yılı bitirdiniz. Başlarken böyle bir hacime ulaşacağınızı düşünmüş müydünüz?

Ben 13 yaşındaydım şirket kurulduğunda, turizm otelcilik okuyordum. Toplam 6 kişi her işi yapıyorduk. Türkiye’de 30 otel ya vardı ya yoktu... Bugün ise genel müdürlük ve merkez ofislerimizde bine yakın çalışanım var,  acentelerimizle beraber 5 bin kişiye istihdam sağlıyoruz. Şu ana kadar toplam 15 milyonun üzerinde tur hizmeti verdik. Babamın vizyonu ve işindeki başarısıdır bizi bu noktaya getiren.

- Jolly’de en iyi yaptığınız iş ne?

Jolly’nin müşteri sadakati çok yüksek, daha önce bizimle seyahat etmiş her 100 yolcudan 87’si yine bize geliyor, eşine dostuna da tavsiye ediyor. Çünkü biz işimize sadece iş olarak bakmıyoruz, misafirlerimizi ailemiz kabul ediyoruz. Bize teşekkür mesajı yazan, hatta hediye gönderen çok sayıda müşterimiz var. Teknoloji hızla ilerliyor ama hâlâ belirli bir kitle o insani dokunuşu istiyor, aynı satış temsilcisinin sesini arıyor, tanıdığı rehberle konuşuyor. Onun tercihinin ne olduğu, önceliğinin ne olduğu bilinsin istiyor.

- Gelişmek istediğiniz alan ne?

Özellikle kültür turlarında rotalarımızı çeşitlendirmek ve artırmak için çalışıyoruz. Geçen sene bu alanda yüzde 117 büyüdük, bu seneki hedefimiz yüzde 200. 5 sene önce 3 büyük şehirden çıkışlı turlar yaparken bu sene 38’e çıkardık. Urfalı vatandaşımızı Bodrum’a, Trabzonlu vatandaşımızı Mardin’e götürmek istiyoruz. Kapadokya’da yaşayıp İstanbul’u görmeyen insan var ya da İstanbul’da yaşayıp Dolmabahçe Sarayı’nı görmeyen...

KENDİ YAZILIMIMIZI YAPTIK

- Dünya hiç bu kadar küçük olmamıştı! Ucuz uçuşlar, rezervasyon siteleri, içerik anlatan fenomenler... Bir tatilcinin neden bir acentaya ihtiyacı olsun?

Çok haklısınız, biz de bu kapsamda bir dönüşüm içindeyiz. Özellikle teknolojinin gelişme hızını görüyoruz, bunun için 8 sene önce ayrı bir teknoloji şirketi kurduk; Gordion ismiyle. Turizm teknolojilerinde uzman 100 kişilik bir kadro var. Bütün altyapımızı onlar kuruyor ve yönetiyor. Online sitemiz, CRM programımız, uçtan uça seyahat planlaması, tümü o ekibin sorumluluğunda. Daha heyecan verici olan şu; Kasım 2018 itibarıyla kendi yazılımımıza geçtik. Gordion Teknoloji’nin ürettiği bilgiyi kullanıyoruz artık. Üstelik bu özgün yazılımı çok yakın zamanda başka şirketlere de sunacağız. Amacımız dünyaya da turizm teknolojileri pazarlamak. Sadece bizim için değil, ülke için gurur kaynağı.

[caption id="attachment_3521836" align="alignnone" width="880"] Jolly Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar, turizm sektörünün durumunu ve hedeflerini Özlem Gürses’e anlattı.[/caption]

200 bin yurtdışı oteli sistemimize katacağız


- Önceki yıl çok tatsızdı, bu yıl nasıl olacak turizm açısından?

2015-2016 özellikle çok zordu. Ama genele baktığımız zaman, iç turizmde 2017 daha iyiydi. 2018 ise yeniden hayata dönüş senesiydi, hem yurtdışından gelen yolcu hem iç turizm dengesi olumlu ilerledi. 40 milyon turist beklentisi 45 milyona ulaştı. Gelir 620 dolardan 580 dolara düşse bile, 2018 iyi geçti. Bu sene turizm gelirlerinin daha çok toparlanacağını düşünüyorum.

- Türkiye’nin hak ettiği turizm potansiyeline ulaşması için ne yapması gerek?

Senede 1 milyon misafir sayımızla, özellikle iç turizmin taşıyıcılarından biri olarak, bu konuda sürekli paydaşlarımızla toplantılar yapıyoruz. TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın bu konudaki duyarlılığını biliyoruz. İç turizm fiyatları ek maliyetler nedeniyle yüzde 70-80 oranında arttı. Sektörde iç pazar çok önemli, otellerin ne olursa olsun bu payı koruyor olması lazım. Yatırımcıların, tedarikçilerin, hizmet sektöründeki herkesin eğitim ve bilgi seviyelerini artırması gerekiyor. Yerel yönetimlerin ve hükümetin turizm politikalarının da bunu desteklemesi şart. Tanıtım faaliyetleri çok önemli. Şu anda Kültür ve Turizm Bakanımız da sektörden arkadaşımız, konunun tam kalbinde bir isim. Eminim başarmak için kendisi de ne gerekiyorsa yapacaktır.

- Bu seneki hedefleriniz nedir?

JollyTur.com’da şu anda 800 olan otel sayısı 4 bine ulaşacak. Mart ayı itibarıyla 200 bin yurtdışı oteli de bu anlaşma kapsamında sistemimize ekliyoruz. Yani yurtdışına gitmek istiyorsanız bizim sitemiz üzerinden çok daha geniş seçeneklerle uçağınızı, otelinizi, her şeyinizi kendiniz yapabileceksiniz. Bir amacımız da özellikle ikinci çeyrekten itibaren, yemek istediğiniz lokantanızı, konser ve maç biletinizi dahi kendiniz yapabileceğiniz bir internet yapısına kavuşmak. Seyahatle düşünebildiğiniz her şeyi yani...

- Hangisini yönetmek daha zor, turizm mi futbol mu?

Ben 3 yaşından beri futbolla büyüdüm, babam 7 futbol kulübünün başkanlığını yaptı, hep içindeydim. Tabii ki tutkuyla bağlı olduğumuz Beşiktaş’tı, orada bir sene pazarlama, 2 sene futbol şubesinin yöneticiliğini yaptım. Şu anda kulüplerin sahibi bankalar, kredi şirketleri. Ben kendi şirketimde kendi kararlarımı verebiliyorum. Turizm çok daha kolay.

Goldman’ın ilk turizm yatırımı


- Sanırım Jolly’de bir de yabancı yatırımcı var...

Doğrudur, turizm o kadar hızla gelişiyor ki artık Jolly olarak kabuğumuza sığmaz hale gelmiştik. Hem kurumsallaşmak hem de dünyaya açılmak adına şu andaki ortağımız Goldman Sachs şirketiyle çalışmaya başlamıştık. Daha sonra onlardan böyle bir öneri geldi, biz de bunu şirketimize, markamıza, potansiyelimize ve ülkemize güven olarak gördük.

- Bu Goldman Sachs’ın Türkiye’deki tek turizm yatırımı mı?

Evet. Hatta dünyadaki ilk turizm yatırımı! Bizden sonra da Brezilya ve Rusya’da ortaklıklar yaptılar.

- Nasıl bir anlaşma bu?

3 sene önce yaptık ama öyle şeyler oldu ki Türkiye’de, bütün olumsuzluklara rağmen devam ettik. Önce yüzde 10’luk bir hisse aldılar, ikinci fazda yüzde 25’e çıktılar. Amacımız hep beraber Jolly’yi çok daha büyük hedeflere ulaştırmak, dünya turizmine açmak, bütün yenilikleri daha sağlıklı biçimde yönetmek ve şirketi büyütmek.


Kadınlar ve gençler dünyayı tanımak istiyor


- Kimler seyahat ediyor? Ben hep kadınları görüyorum turlarda...

Keşfetmek ve deneyim insanları özgür kılan duygular. Herkes bunu yaşamak istiyor.

Kadınlar da öyle… Günlük hayatlarından uzaklaşıp kendilerini bulacakları etkinliklerin içinde olmak istiyorlar. Onlara özel spor, tadım gibi programları da içeren seyahatler planlıyoruz. İnsanın gelişimine çok etki eden bir konu turizm, seyahat etmek. Bir devlet politikası olması gerek.

- Peki ya gençler?

Gençler bizim için çok değerli, sadece bugün değil, dün de böyleydi. İkinci ve yan kuruluşumuz olan gençlik markamız Unitravel üzerinden 15 seneyi aşkın süredir gençlik festivalleri düzenliyoruz. Kış aylarında Uludağ’da Whitefest ve yine gençlere yönelik olarak nisan, mayıs aylarında Spring Break. Bunun yanında bir de beyaz yakalılar için yine Uludağ’da gerçekleştirdiğimiz Corporate Weekend isimli ayrı bir festivalimiz var. Bu vesile ile her yıl 30 binin üzerinde genci Jolly ailesine katmış oluyoruz.

- Muhafazakar turlar diye bir kategoriniz var. İçeriği nedir?

Biliyorsunuz, muhafazakar oteller var Türkiye’de, gün geçtikçe de çoğalıyor. Bazısı tam muhafazakar, deniz ayrı, havuz ayrı, hatta yeme içme mekanı ayrı. Bazısı da sadece alkolsüz otel. Bunlarla ilgili kategorimiz bu. Talep eden yerli ve yabancı müşterilerimiz için sağladığımız bir seçenek. Bir de muhafazakar yurtdışı turları var, kapalı gruplara özel olarak tasarlanmış rotalar. Geçen sene 42 grup yapmışız böyle...