Tek Adam yönetimi  “Adalet Reformu” için yargı paketi hazırlıyor.
Gerçek bir reform, insan haklarına, hukuka, düşünce ve fikir özgürlüğüne saygıyı da beraberinde getirir.
İktidarın hazırladığı pakette bunlar var mı?
Yargıçlar bağımsız olacak ve yargıya güven artacak mı?
Adalet hukuka uygun şekilde tecelli edecek mi?
Düşünce ve fikirler suç olmaktan çıkartılacak mı?
Eğer bunlar lâfta kalırsa yargı paketi içi boş bir torba olur!
Anayasa profesörü ve CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, Başak Kaya’ya verdiği röportajda adalet sistemindeki yaralara parmak bastı. Kaboğlu’na göre:
“Muhalefeti sindirmeyi amaçlayan ve ifade özgürlüğünü kısıtlayan uygulamalar düzeltilmelidir. SÖZCÜ Davası ortada... Yayın politikasına karşı olabilirsiniz ama gazeteyi birtakım kumpaslar içine sokamazsınız!
Aksi halde ona reform denemez, göz boyama, yanıltma, oy avcılığı denir!”



Bizdeki “Partili Cumhurbaşkanı” sistemi dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde yok...
Çünkü son derece sakıncalı bir sistem...
Partili olunca ne oluyor? Sadece bir partinin cumhurbaşkanı oluyor ve diğer partilere mensup yurttaşlar onu “Kendi cumhurbaşkanları” olarak kabul etmiyor.
Ülkenin insanları karşıt gruplara ayrılıyor!
Cumhurbaşkanı tarafsız, partiler üstü olmalıdır ki, ülkede bir “Hakem” vazifesi görsün, ihtilaflı konuları ve çeşitli sorunları çözmek için hakemlik yapsın.
Bugün ülke siyasetinde hakemlik yapacak kişi yok!
Durum böyle olunca işler iyi gider mi? Nitekim gitmiyor!
“Partili Cumhurbaşkanlığı” gibi benzeri olmayan yönetim sistemi ülkedeki sorunların büyümesine yol açıyor.
İktidar bu gerçeği kabul etmekte gecikirse, sanırım iş çığrından çıkmış olacak, sıkıntılar ülkeyi daha çok saracak ve bozulan dengeleri düzeltmek belki uzun yıllar sürecek!

★★★

Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ile eski Bakan Ali Babacan’ın sonbaharda iki ayrı parti kurmaları kesin gibi...
Davutoğlu ve Babacan’ın ortak özellikleri nedir, biliyor musunuz?
İkisi de “Tek Adam” sistemine karşı!
Yanlış anlaşılmasın. Davutoğlu “Başkanlık Sistemi”ne karşı değil. Onun karşı olduğu, partili cumhurbaşkanlığına dayalı tek adam sistemi...
Davutoğlu’na göre:
“Ya kuvvetler ayrımının en güçlü örneği olan Amerikanvari ‘Tam Başkanlık Sistemi’ ya da kuvvetler ayrımının net çizgilerle ayrılmasını sağlayacak ‘güçlendirilmiş parlamenter rejim’ tesis edilmeli.”
Babacan’a göre ise:
“Komple yenilenecek bir anayasa ile güçlendirilmiş parlamenter sistem en iyisi.”

★★★

Özetle, Parti Genel Başkanı olmayan bir Cumhurbaşkanı isteniyor.
AKP tabanını zayıflatacağı düşünülen sağcı iki yeni partinin görüşlerinde benzer yanlar da var. Mesela:
“Basın özgürlüğü, adalet, kişilik hakları, terörle mücadele, tam bağımsız yargı, ekonomik büyüme, refah, enflasyon ve işsizlikle etkin mücadele” gibi...
Önümüzdeki aylarda ülke siyaseti neredeyse “güneşten de sıcak” olacak!

Rum ve Yunan şirretliği!


Milli Savunma Bakanlığı eski Genel Sekreteri Ümit Yalım yine uyardı:
- “Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Avrupa Birliği, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki petrol ve doğal gaz arama çalışmalarını engellemeye uğraşıyor.
- Geçen ay Fatih Gemisi’nin mürettebatı hakkında sözde tutuklama emri çıkartan Kıbrıslı Rumlar, şimdi de Türkiye ile iş birliği yapan 3 şirket hakkında sözde yasal işlem başlattı.
- Çipras ve Avrupa Birliği boşa konulurken, Kıbrıs Rum kesimi de akıntıya karşı kürek çekiyor. Çünkü Fatih ve Yavuz gemilerimizin çalışma yaptığı alanlar Türk kıta sahanlığında bulunuyor.”
Tahrik edici çıkışlara bizim de gereken cevabı vermemiz gerekiyor ama işgal edilen Türk adaları dahil, bu konuda, boynumuz bükük gibi davranıyoruz! Yazık!

TEBESSÜM

Kabadayı öğrenci!


Tesadüfen zengin ve ünlü olan bir adam, gençken çok kabadayı geçinirmiş... Öğrencilik yıllarında biyolojiden ikmale kalınca hocasına efelenmiş:
“Beni ikmale bıraktın ama eğer sınavda iyi not verip geçirmezsen, seni kalbinden vururum valla!”
Hocası gülmüş:
“Hadi oradan sersem... Nasıl vuracaksın ki? Daha kalbin yerini bile bilmiyorsun!”

GÜNÜN SÖZÜ

Sağlığın yoksa, para, zenginlik, şan, şöhret, servet, hepsi boştur!