İYİ Parti TBMM Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında okulların örgün eğitime açılıp, açılmamasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Sağlık Bakanlığı’nın belirlediği corona virüsü (Covid-19) ile mücadele kurallarının Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sağlanamayacağını savunan Türkkan, okulların açılışının Ekim ayının başına ertelenmesi gerektiğini belirtti.

“VAKA SAYISINDAKİ ARTIŞ OKULLARIN AÇILACAK OLMASIYLA HEPİMİZİ ENDİŞELENDİRİYOR”

Bilim Kurulu’nun okulların açılmasına ilişkin karar almak için bugün toplanacağını hatırlatan Türkkan, "Toplantıda okulların açılışı ile ilgili ilan edilen takvim değişecek mi değişmeyecek mi bu belli olacak. Biz de toplantıdan çıkacak sonucu merakla bekliyoruz. Bayramla birlikte vaka sayıları ne yazık ki hızla yükselişe geçti. Vaka sayılarındaki artış okulların da açılacak olmasıyla birlikte hepimizi endişelendiriyor. Her anne baba, ‘okullar açılmalı mı?’, ‘açılırsa çocuğumu okula göndermeli miyim?’ sorularının cevabını arıyor" dedi.

“BAKAN OLARAK SORUMLULUĞU HİSSETMEK ZORUNDASINIZ”

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un, velilerin kafasındaki sorulara dolaylı yoldan cevap verdiğini belirten Türkkan, "Sayın Bakan; ‘Dışarıya adım atan herkes, 18 milyon öğrencinin sorumluluğunu omzunda hissetmek zorunda’ dedi. Hayır, Sayın Selçuk. 18 milyon öğrencinin sorumluluğu sizin omuzlarınızda. Siz hissetmek zorundasınız. Bu cevabınız bile ortam ve şartların okulların açılmasına müsait olmadığını açıkça gösteriyor. Öyle ki sorumluluğu başkalarına atıyorsunuz. Bakan olarak velilerin endişelerini giderecek sorumluluğu hissetmek zorundasınız" ifadelerini kullandı.

“BİRÇOK GENCİMİZ VİRÜS TAŞIDIĞINDAN HABERSİZ”

Türkkan, Kurban Bayramı’nda ve yaz tatilinde tüm uyarılara rağmen kurallara dikkat edilmemesi nedeniyle corona virüsü vakalarındaki artışın ‘sürpriz’ olmadığını söyleyerek, okullar açıldıktan sonra da vakalardaki artışın ‘sürpriz’ olmayacağını vurguladı.

Türkkan şöyle devam etti:

* Özellikle birçok gencimiz virüs taşıdığından habersiz. Hastalığı hiçbir belirti göstermeden atlatıyorlar. 1-2 belirtisi olanlara da test yapılmıyor ve evine gönderiliyor.

* Bu gençlerin hasta olduklarından ancak virüsü başkalarına bulaştırdıklarında haberimiz oluyor. Yani bayramdaki ve yaz tatilindeki görüntünün etkisini esas 2-3 ay içerisinde göreceğiz.  Bu durum okulların açılması sürecini de kapsıyor.

“KİMSE BU ŞARTLARDA ÇOCUĞUNU OKULA GÖNDERMEYİ DÜŞÜNEMEZ”

Amerika’da bir yaz okulunda, dersler açık havada yapılmasına rağmen virüs taşıyan bir çocuğun diğer çocukların yüzde 44’ünü enfekte ettiğini belirten Türkkan, “Yani çocuklar bulaştırıcıdırlar. Virüsün bulaştığı çocukların velilerini, ya da yaşlı büyüklerini hiç düşündünüz mü? O çocuklar evlerine servisle ya da toplu taşıma araçlarıyla gittiğinde doğabilecek başka riskleri hesaba kattınız mı? Kimse çocuğunu bu şartlarda okula göndermeyi düşünemez. Ben buradan sormak istiyorum: Tehlikenin farkında mısınız Sayın Bakan? Sosyal mesafeyi ve virüsü taşıdığının farkında olmayan çocuklarımızı dört duvarın içerisinde saatlerce bir arada tutmanın riskini göremiyor musunuz? Sınıf mevcutları 30’un üzerinde olan okullarda, bu mesafeyi nasıl sağlayacaksınız?” sorularını dile getirdi.

“MEVCUT KOŞULLARDA HANGİ OKUL BUNU UYGULAYABİLİR?”

Türkkan, sınıf mevcutlarının 30’un altına çekilmesi konusunun yıllardır konuşulmasına rağmen, özel okullar dışında sınıf mevcutlarının hep 30’un üzerinde olduğuna dikkat çekerek, “Hal böyle olunca da endişelenmemek elde değil. Okulların 31 Ağustos’ta açılacağının ilan edilmesinin ardından Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu da ‘Covid-19 Salgın Yönetimi ve Çalışma Rehberi’ yayınladı. Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı kriterlere göre, bin metrekare kapalı alanı olan bir okulu, öğrenci, öğretmen ve diğer personel dahil en fazla 250 kişi kullanabilecek. Sınıflarda ve diğer alanlarda ise sosyal mesafe 1 metre olacak şekilde ayarlanacak. Mevcut koşullarda hangi okul bunu uygulayabilir” şeklinde konuştu.

“EN AZ 366 BİN DERSLİĞE DAHA İHTİYAÇ VAR”

Devlet okullarının tamamının ikili öğretime geçse bile dersliklerde öğrenci ve öğretmenlerin sosyal mesafeyi ayarlanmasının mümkün olmadığının altını çizen Türkkan, “ Ülkenin tamamında da derslik ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısı dengeli dağılmış değil. Bazı bölgelerde 40-50 kişilik sınıflar, bazı bölgelerde ise 10-15 kişilik sınıflar bulunuyor. Ayrıca okul türlerine göre de öğrenci sayıları dengesizlik gösteriyor. Mevcut durumda 15 milyon 88 bin örgün eğitim öğrencisi 571 bin derslikte eğitim görüyor.  Sosyal mesafeye göre 10 kişilik sınıflarda ikili eğitim-öğretim görülecekse en az 366 bin dersliğe daha ihtiyaç bulunuyor” açıklamasında bulundu.

“ACİL OLARAK EĞİTİM BİLİM KURULU OLUŞTURULMALI”

Mevcut derslik sayısı korunarak eğitim-öğretim yapılmaya devam edilirse okulların üçlü eğitime geçmesi gerektiğini söyleyen Türkkan, "Mevcut duruma göre Sağlık Bakanlığı’nın ortaya koyduğu 1 metrekare sosyal mesafe şartını sadece imam hatip liseleri sağlıyor.  Ayrıca tüm okulların ikili öğretime geçtiği varsayıldığında yüz binlerce öğretmene ihtiyaç duyulacak. Sağlık Bakanlığı’nın belirlediği ideal şartların Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yerine getirilmesi mümkün değil. Yapılması gereken gayet net, acil olarak bir Eğitim Bilim Kurulu oluşturulmalı" ifadelerine yer verdi.

“OKULLARIN AÇILMASI EKİM AYI BAŞINA ERTELENMELİ”

Okulların temizliği için hızlı bir şekilde yardımcı personel ihtiyacının karşılanması gerektiğini belirten Türkkan, açıklamasına şöyle devam etti:

* Vaka artışı göz önünde bulundurularak, Eğitim Bilim Kurulu’nun da görüşü alınarak, okulların açılması Ekim ayı başına ertelenmeli. Salgınla ilgili gelişmeler izlenerek okulların açılışı gerekirse yine ertelenmeli.

* Aksi halde, pandemide canla başla çalışan sağlık ordumuzun tüm emekleri ziyan olur. Aylarca dükkanı kapalı kalan esnafa, işsiz kalan çalışanlara, bin 170 lirayla evini geçindirmek zorunda kalan insanlara hayatı tekrar zindan edersiniz.

“ÖZEL OKUL LOBİLERİ MİLLİ EĞİTİM KORİDORLARINDA OLDUKÇA ETKİN”

Türkkan, özel okulların velilerden yeni dönem için ödeme almaya başladığını ve bunu da zamlı fiyatlar üzerinden gerçekleştirdiğine dikkat çekerek, “Uzaktan eğitimle maliyetler düştü, ama özel okulların iştahında bir azalma olmadı. Bu konuda da Milli Eğitim Bakanlığı velileri yalnız ve sahipsiz bırakmıştır. Anne babalar kime güvensin? Çocukları aylardır uzaktan eğitim aldıkları halde ücretlerini tıkır tıkır alan özel okullara mı? Yoksa kendisi de bir özel okul sahibi olan Milli Eğitim Bakanı’na mı? Görülüyor ki özel okul lobileri Milli Eğitim Bakanlığı koridorlarında oldukça etkin. Anlaşılıyor ki özel okulların paraya da çok ihtiyaçları var. Hem de geçen eğitim öğretim döneminden velilere borçlu olmalarına rağmen” açıklamasında bulundu.

[old_news_related_template title="İYİ Parti'li Çıray'dan flaş iddia: Navtex, 'Münhasır Ekonomik Bölge'yi kapsamıyor" desc="Türkiye Oruç Reis sismik araştırma gemisi için 23 Ağustos’a kadar Navtex ilan etmişti. İYİ Parti Milli Güvenlik Politikaları Başkanı Aytun Çıray, AKP’nin ilan ettiği Navtex’in, Mısır ile Yunanistan'ın imzaladığı ‘Münhasır Ekonomik Bölge'yi kapsamadığını iddia etti. Çıray, “Yine yanlış bilgi verdiler” ifadelerini kullandı." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2020/08/11/iecrop/navtexdha_16_9_1597046316-1_16_9_1597148839.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2020/gundem/iyi-partili-ciraydan-flas-iddia-navtex-munhasir-ekonomik-bolgeyi-kapsamiyor-5981886/"]