Herkes koronavirüsle uğraşırken Meclis’te farklı bir çalışma var:

İnfaz yasası değiştiriliyor!

AKP ve MHP’nin hazırladığı infaz ve af yasa teklifi Meclis Adalet Komisyonu’nda iktidar ortaklarının oylarıyla kabul edildi, bugün Meclis’e getirilecek.

Muhalefet temsilcileri, komisyonun adı her ne kadar “Adalet Komisyonu” ise de, içinde adalet olmadığını iddia ediyor!

Gaspçılara, hırsızlara tahliye getiren paketin, gazetecilik yaptıkları için hapse atılanlara umut vermemesi ve pek çok gazetecinin bu düzenlemenin içinde olmaması, adaletsizliğin örneği olarak gösteriliyor.

Adi suçlulara af, düşünceye hapis var!

İYİ Parti lideri Meral Akşener, AKP ve MHP’li vekillere “İnfaz indirimi yasasında kadına şiddet ve çocuk istismarı gibi kanayan yaramız olan suçlar da var. Bu suça ortak olmayın!” diye seslendi.

★★★

Paketteki düzenlemeler yasalaşırsa, 90 bin suçlu cezaevlerinden tahliye edilecek ve hapishanelerde rahatlama olacak. Ancak çok sayıda gazeteci yine içeride kalacak.

Peki, gazetecilik suç mudur?

İktidar, kendisine muhalif olan yazar-çizerlere göz açtırmamak istiyor. Sonra da basın özgürlüğünden dem vuruyorlar! Nasıl basın özgürlüğüdür bu?

CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, Meclis Adalet Komisyonu’nda kabul edilen yasa teklifini eleştirerek, AKP adına yapılan açıklamalarla, gelen teklifin aynı olmadığını vurgulayıp “Dağ fare doğurdu!” diyor.

★★★

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti “Gazetecilik onurlu bir meslektir. Gazeteciler hakkında açılan davaların önü arkası kesilmiyor. Cezaevlerindeki gazeteci ve yazarların durumu gerçekten ülkemizin bir utancıdır. Türkiye bu utançtan mutlaka kurtulmalıdır!” şeklinde haklı bir açıklama yaptı.

Ancak “Düşünceyi suç kabul eden zihniyet ülkeye hâkim oldukça” bu utancın devam edeceği anlaşılıyor.

Dünya bizi nasıl tanıyor?


Halen Türkiye cezaevlerinde 86 gazeteci ve medya çalışanı var.

Son olarak attığı bir tweet nedeniyle Hakan Aygün de tutuklandı.

Kısa bir süre önce de Murat Ağırel, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Hülya Kılınç, Aydın Keser ve Ferhat Çelik tutuklanmıştı...

Avrupa Konseyi’nin açıkladığı rapora göre: “Türkiye dünyada en fazla gazetecinin hapiste olduğu ülke!”

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RFS) örgütüne göre “Türkiye en büyük gazeteci hapishanesi!”

İşte, dünyada böyle tanınıyoruz!

Hiç de gurur duyulacak bir durum olmasa gerek!

Bir bakıma af niteliğinde olan ceza indirimi yasası bugün Meclis’e gelecek...

AKP ve MHP’nin ortaklaşa hazırladığı yasa tasarısında gazeteci adının bile geçmemesi, bu partilerin özgür basın istemediğini gösteriyor.

MURAT AĞIREL

Tutuklu olan Yeniçağ yazarı Murat Ağırel, Uğur Mumcu geleneğini sürdüren başarılı bir araştırmacı gazetecidir. Son yazdığı kitap olan “SARMAL” bunun örneğidir.

İktidarın şakşakçısı gazetelerin birinde çıkan haksız suçlamalar üzerine Murat Ağırel “Aşil Topuğu” adlı köşesine cezaevinden gönderdiği yazı ile (özetle) isyanını şöyle dile getirdi:

“Ben ne devlete karşı bir suç işledim, ne de kimseye hakaret ettim! Şehitlerimizin ‘tane’ olarak nitelendirilmesine tepki gösterdim. Hepsi bu. Şimdi tekrar soruyorum: Suçum ne?”

Murat Ağırel, Libya’daki şehitlerden bahseden yazısını önce avukatına göstermiş, avukatı “Sorun yok, şehit paylaşmasından ne olacak?” demişti ama tutuklandı!

Murat Ağırel, kısa bir süre önce yayınlanan son kitabı “SARMAL”da devlet kurumlarının nasıl yağmalandığını belgeleriyle anlatıyor, hassas noktalara temas ediyordu...

Tutuklanmasının gerçek sebebi bu olabilir mi?

GÜNÜN SÖZÜ


Yükseklerde dolaşan “düşünce” daha büyük yara alır!