İslamiyet'te faizin haram olduğu söyleniyor... Cumhurbaşkanı Erdoğan da faize savaş açanlardan. İşler ters gidip faiz artınca ilk suçlanan da merkez bankası oluyor.

2003 yılında başladı ‘faizci merkez bankası’ ile kavgası. Süreyya Serdengeçti başkandı, Erdoğan Başbakan, “Faizle ilgili üzerine düşeni yap” dedi. Serdengeçti cevap verdi: Siyasi baskı ile faiz düşmez!

Merkez’in başına Durmuş Yılmaz geldi, kavga bitmedi. Başbakan, “Enflasyonu körüklüyor faizler inmeli” diyor, Yılmaz ise, “Faizler bir sonuçtur. Hükümet enflasyonu düşürmek için adım atsın faizler de düşer” cevabını yapıştırıyordu.

Faiz lobisi kavramı modaydı o zamanlar. Lobisi varsa, lobinin başı da Merkez Bankası Başkanı oluyordu! Bizde zaten hep böyleydi... FETÖ’cülerin kumpasıyla Türk Silahlı Kuvvetleri ‘terörist’ başındaki Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ da ‘terörist başı’ ilan edilip hapse tıkılmıştı. Durmuş Yılmaz ucuz kurtulmuştu yani!

Erdoğan 2006 yılında Endonezya’nın Bali Adası’nda İslam dünyasına haram faizle ilgili çarpıcı bir dönüş yaptı: “İslami faiz meselesiyle kendimizi sınırlamayalım. Faizi yeniden tanımlayalım...” Bizde bile yapılmadı yeni tanımlama. Eskiden olduğu gibi haramdı yine.

2015’te Saray’daki valiler buluşmasında konuştu Erdoğan, “Vatanı satmak yüksek faizle, yüksek enflasyonla, kötü yönetimle ve milletin kaynaklarını heba etmekle olur” dedi. Sigara yasağından sonra en doğru tespitiydi.

Faiz konusuna sadece ‘haram’ olarak bakmayıp konuyu derinlemesine araştıran din bilginleri de vardı. Onlara göre, “Enflasyon sıfır olmadıkça banka faizi haram değildi...” Yani, faizden de kötüsü vardı, enflasyon... Merkez Bankası başkanları tek suçlu olamazdı.

Erdoğan böyle düşünmüyordu. Süreyya Serdengeçti başarısız, Durmuş Yılmaz başarısız, Erdem Başçı başarısız, Murat Çetinkaya başarısız, Murat Uysal başarısızdı hep... Emirle faiz inmez diyenlerden kimi istifa etti kendiliğinden(!), kimi emekliliğini istedi. Faizi indirmeyen gitti, indiren geldi. Kesmedi, indiren de gitti!

Erdoğan en son bu yılın ocak ayında bir kez daha tekrar etti: Faize karşıyım...

Merkez Bankası başkanları 19 yıldır ona isteseler de şu cevabı veremediler tabi: Biz de karşıyız faize de, sizin hiç mi suçunuz yok?

Faizle kavgası olan Erdoğan nihayet geçen yılın sonunda kendi atadığı ismi başkanlıktan alıp AKP’nin eski maliye bakanı Naci Ağbal’ı oturttu koltuğa. Yeni Başkan, Bismillah yükseltmeye başladı faizi!

Haram olan faiz, faiz lobileriyle kılıç kalkan savaşan 19 yıllık iktidar ve başındaki Erdoğan yönetiminde artmaya devam ediyor hala. Dün bir artışı daha açıklandı: Yüzde 19...

Talimatla faiz indiren bir önceki başkan koltuktan inerken faiz yüzde 10.25’ti. Faizin artışı fahişti dört ayda yüzde 9! Bu durumda, merkez bankası başkanı Erdoğan’ın 2015 yılında söylediği gibi, ‘yüksek faizle’ satışa mı getiriyordu vatanı? Elbette hayır!

Demek ki neymiş, faizler artıyorsa bir sebebi varmış. Bu sebep faiz lobisi, merkez bankası başkanı değil ekonominin kötü yönetilmesiymiş, üretmeyi unutmakmış, yanlış tercihlermiş, enflasyonmuş...

Amerika’da, Japonya’da, Almanya’da olmayan şeyler neden sadece bizde oluyor? Parasızlıktan inim inim inleyen milyonlara müjde diye, “otomobil al 60 ay vade yaptım” diyorsun. Merkez Bankası’nın faizi bile yüzde 19... 60 ay vadenin faizini sen mi ödeyeceksin?

Üç kuruş maaş alan emekli mi ekonomiyi düzeltmeyen, asgari ücretli mi? Aylardır dükkan açamayan esnaf mı enflasyonu yükselten, ürününden çok borcu olan çiftçi mi? İlla ki sorumlu aranıyorsa, aynaya bakmak en iyisi.

Düşündüm faizi düşüremiyorum, bari milletime bir katkıda bulunayım dedim. Fahiş faiz artışına öfkeleniyorsanız, bir seçeneğiniz var: ALO 175... Ticaret Bakanlığı’nın, “Fahiş haksız fiyat artışını bana bildir. Gerekeni yapayım” dediği telefon hattı!

Çözerse faiz artışını ALO 175 çözer!