27 Mayıs 1960 askeri darbesinin ardından Başbakan Adnan Menderes ve Demokrat Partili siyasetçilerin yargılandığı İstanbul’daki Yassıada, toplumsal hafızanın önemli sembollerinden biri oldu. Daha önce Deniz Kuvvetleri’nin bir üssü bulunan ada, 1980’lerden sonra İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’ne devredildi, 2013’te ise AKP iktidarı tarafından ismi Demokrasi ve Özgürlükler Adası olarak değiştirildi. Başlangıçta bir “demokrasi müzesi” olarak düşünülen Yassıada’ya 125 odalı Katre Island Hotel, 30 betonarme bungalov, 600 kişilik konferans salonu, 1200 kişilik cami, müze, sergi salonu, sembolik deniz feneri inşa edildi. Ada beton kayalığına dönüştü. Ada şu günlerde zarar ettiği gerekçesiyle kamuya devredilen 5 yıldızlı Katre Island Hotel’e yatırımcı arayışıyla yeniden gündeme geldi.

14 Ekim’de Yassıada’da başlayan davada 592 sanık yargılandı.


MENDERES’E TOKAT ATILDI

Yassıada’nın son tanığı ve sanıkların avukatı, TBMM eski Başkanı Hüsamettin Cindoruk ise çarpıcı bir değerlendirme yaptı: “Adaya 5 yıldız otel yapıp sayfiye yerine çevirmek büyük hataydı, utanç duyuyorum...” Hüsamettin Cindoruk, SÖZCÜ’ye şunları söyledi:

Menderes 17 Eylül 1961’de İmralı Adası’nda idam edildi.


- Yassıada’nın son tanığı olarak bana “Neden hatıralarını yazmıyorsun” diye soruyorlar. O adada o kadar çok şey gördüm ve yaşadım ki, hatıralarımı yazsam Türkiye sıkıntıya girer. Orada Başbakan Menderes’e tokat atıldığını gördüm. Demokrasinin katledildiği yer ve ‘Yaslı Ada’dır.

Menderes, Zorlu ve Polatkan’ın itibarları 30 yıl sonra iade edildi.


- Yassıada, Avrupa’daki Nazi kampları gibi ibret adası olarak aynen muhafaza edilmeliydi. İşkence adası, nasıl demokrasi adası olabilir? O adada TBMM, yasama organı, parlamenter sistem, Cumhuriyeti kuran Meclis mahkum edildi. Yassıda sebep, Başkanlık sitemi sonuçtur.

Yassıada duruşmalarına sanık avukatı olarak katılan Hüsamettin Cindoruk, yargılamaların son tanığı.


ORASI TOPLAMA KAMPIYDI

- Orada avukatlık yaparken mahkeme heyetine “Kararınız belli, sümen altında” dediğim için beni de tutukladılar, 2 ay tutuklu kaldım. Yassıada bir toplama kampıydı. İnsanlar acı çekti, işkence gördü. Demokrasinin gömüldüğü yerin adını, ‘Demokrasi Adası’ koydular. 5 yıldızlı otel dikip sayfiye yeri yaptılar, utanıyorum ve ayıplıyorum. Bu darbecilere mükafattır.

DAVADAN SONRA HİÇ GİTMEDİM NASİP OLMASIN
İmara açılan Yassıada, bugün beton yığını halinde. Cindoruk “Davadan sonra oraya gitmedim, gitmek de nasip olmasın. Orada demokrasi katledildi” dedi.

‘Vatana ihanet’le suçlandılar


14 Ekim 1960’ta başlayıp 15 Eylül 1961’te sona eren Yassıada yargılamalarında siyasetçiler ‘vatana ihanet’le suçlandı. Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes ile Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu, Maliye Bakanı Hasan Polatkan, TBMM Başkanı Refik Koraltan, Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun’un da aralarında bulunduğu 15 kişi ölüm cezasına çarptırıldı. 592 sanıktan 123’ü beraat etti, 31’i müebbet hapse çarptırıldı. 15 idamlıktan 12’sinin cezaları hapse çevrildi, Menderes, Zorlu ve Polatkan idam edildi.