Hilmi Güler Enerji bakanıydı. Beraberinde şarkıcı İsmail YK, uçağa atladıkları gibi Sivas’a gittiler! Onun elini sıkabilmek için kadınlar ve erkekler yüzlerce metrelik harem selamlık kuyruğa girdi.

Efkan Ala İçişleri bakanıydı. Helikopterle İspir’e gitti. Onu tebrik etmek isteyenler kuyruğa girdi. Tokalaşma sürerken bakanın kafasına konfeti atıldı. Atılanların minik sahte dolarlar olduğu görüldü!

Naci Ağbal Maliye bakanı olunca memleketi Bayburt’a gitti. Gece yarısı araç konvoylarıyla karşılandı. Tebrik kuyruğu öyle uzundu ki, bir saatte şehir merkezine girebildi!

İçişleri bakanı İdris Naim Şahin Aşkale’de 5 TEDAŞ görevlisinin yaşamını yitirdiği buzlu gölette incelemelerde bulunduktan sonra kendisini tebrik etmek için davul zurna eşliğinde kuyruğa girenlerin tek tek ellerini sıktı! Bu arada, “Sizi görünce çok sevindik” diyen bir yurttaşa sevgisini, “Yok ya. Nerden bileyim sevindiğini? Hadi bir takla at ya da oyna bir görelim. Çal bakayım davulcu” diyerek gösterdi! Davulcular çaldı yurttaşlar da oynadı!

Binali Yıldırım, Gümüşhane’ye gitti. İl merkezinin girişinde uzun tebrik kuyruğu ve atlı partililer tarafından karşılandı. Atlı partililer, “İzin ver atlayıp Hollanda’ya gidelim” pankartı açtı! O günlerde Hollanda bizim Aile bakanını sınır dışı etmişti.

Gençlik ve Spor bakanı Osman Aşkın Bak, Kırşehir’e gitti. Elini sıkmak için kuyruğa girenlerin yanı sıra 40 davulcu hazır bekliyordu.

Numan Kurtulmuş memleketi Ordu’ya gitti. Vali, belediye başkanı ve meşaleli yüzlerce Ordulu tarafından karşılandı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanı Vedat Bilgin, Zonguldak’a gitti. Kendisini toprağın derinliklerinden çıkıp kuyruğa giren yüzlerce kömür işçisi karşıladı, “İşte devlet, işte sendika, işte madenci” sloganları attı!

Trabzon’da yer yerinden oynadı. Hazine ve Maliye bakanı Berat Albayrak kentte binlerce insanın oluşturduğu kuyruklarla karşılandı. El sıkmakla başa çıkmayacağı için miting yaptı, şunu dedi: “Bu güzel hafif hafif çiseleyen klasik Trabzon sabahından hoş geldiniz.”

Böyle binlerce örnek, fotoğrafları, videoları var! Memleketten yağ kuyrukları!

Sonra?

AKP’li idarecilerin gittikleri her yerde karşılaştıkları yağcılık kuyrukları milletin cebindeki ekonomik krizden mi, iklim krizinden mi bilinmez; aniden eriyip yok oldu!

“Komşuda pişen bize de düşer belki” diyerek kuyruklarda saatlerce başbakan eli, bakan eli, vekil eli sıkmak için bekleyen, ağızlarından çıkan her lafa hülooo diyenler dahil; ucuz patates, soğan, domates, patlıcan, biber kuyruklarına girdi millet!

Ucuz un, pirinç, bulgur kuyruğuna girdi.

Ucuz kıyma, ucuz kanat kuyruğuna girdi.

Halk Ekmek önlerinde, bayat ekmek satan fırın önlerinde her gün biraz daha uzayan ucuz ekmek kuyruklarına girdi!

Benzinci önlerinde kuyruklara girdi!

Önemli şahsiyetlerin yağlanıp yıkandığı kuyruklardan çıkıp, 60 lirayken 80’e, 200 lirayken 300’e çıkan ayçiçek yağı kuyruklarına girdi!

Allah sizi inandırsın Keşan Belediyesi ile Kızılay’ın kampanyasında ‘kan verme kuyruğuna’ girdi bu millet! Kan verme kuyruğu ilk kez böyle uzuyordu. Çünkü şöyle yazıyordu kampanya afişinde: Kan bağışında bulunan ilk 300 kişiye 5 litrelik yağ!

***

Bizde, medeniyet göstergesidir kuyruk!

Çık sokağa köylüsü şehirlisi, yaşlısı genci çaresiz sırasının gelmesini bekliyor kuyruklarda...

Allahı var, AKP iktidarı çok şeyler öğretti!

Hanya’yı Konya’yı göre göre yağ ve kuyruk işlerinde bol bol deneyim kazandık.

Yunus’un dediği gibi... Kuruyuduk yaş olduk ayak olduk baş olduk, kanatlandık kuş olduk uçtuk elhamdülillah!