Türkiye’nin incisi Bodrum’un yeni, genç bir belediye başkanı var: Tamer Mandalinci...

5 ay 24 gündür görevde...

Başarılı olmasını istiyoruz ama eli-kolu bağlı ne yazık ki!

Bodrum Belediyesi borç batağında!

Gazeteci dostum Can Pulak’tan öğrendiğime göre Bodrum Belediyesi hacizden kurtulmak için 11 gayrimenkulünü satışa çıkartmış... Bu arsa ve binaların hepsi satılsa bile 700 milyon lira civarında bir para ediyor ve borçları ödemeye yetmiyor. Ancak borçların üçte biri ödenebiliyor.

Toplam borç 2 milyar 300 milyar lira! Bunun 1 milyar 157 milyonu vergi ve sosyal sigorta borçları.

★★★

Durum hiç de iyi görünmüyor ama bu borçları Tamer Mandalinci yapmadı tabii ki...

Tüm bunlar çok eskilerden kalma borçlar... 10 yıl önce kapatılan 11 ayrı belediyenin birikmiş ve faizle şişmiş borçları...

Yeni ve genç Belediye Başkanı Mandalinci, ne yapacağını kara kara düşünüyor.

Borçları o yapmadı ama o ödemek zorunda! Bir zaman dilimi içinde sorunu çözeceğine ve tüm borçları ödeyeceğine inanıyor. Dilerim başarır.

★★★

Bodrum büyük bir yarımada... Eskiden çeşitli partilere mensup 11 ayrı belediye vardı... Bodrum bu belediyelerle yönetilirdi. Şimdi tek belediye... İşler çok zor!

31 Mart yerel seçimlerinden bu yana geçen 5 ay 24 günde, ben kendi hesabıma, belediyenin dikkate değer bir çalışmasını görmedim, duymadım.

Bodrum’un merkezinde belki bir şeyler yapılmıştır ama tüm yaz aylarında yaşadığım Gündoğan bölgesinde hizmet yok denecek kadar az! 

Hele Atatürk heykelinin dikildiği kuytu köşe, Ata’ya hiç yakışmayan bir yer. Bunu defalarca yazdım. Bodrum Belediyesi yıllardır Atatürk’ü ısrarla, inatla o izbe yerde tutuyor. Atatürk’ü sevmiyorlar mı?

Yalıkavak, Göltürkbükü, Bitez, Gümbet gibi bölgelerde oturanlara da sordum. Onlar da önemli bir hizmet verilmediği kanaatinde...

Hele Gündoğan... Bodrum Belediyesi için gözden ve gönülden uzak, unutulmuş bir bölge!

Kanalizasyon yok. Arıtmalar iyi işlemiyor. Bakımsız iki dere yatağı kirlilik yaratıyor. Pazar yerlerinde denetim zayıf... Trafik ise yaz aylarında tam bir rezalet!

Elektrik ve su arızaları bitmiyor. Muğla Sular İdaresi, zamlı ağır faturalar yolluyor. Motosikletler, yayalara ait yollarda dehşet saçıyor.

Tüm Bodrum maalesef, yaşanılacak yer olmaktan uzaklaşıyor!

Akşener de normalleşmiş!

CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hafta içinde bir televizyon kanalında “Meral Akşener de normalleşti. Herkes biliyor nasıl normalleştiğini!” diyerek Meral Hanım’ın, Saray’a yanaşmasını ima etti.

Onun, Cumhurbaşkanlığı seçimini (az bir farkla) kaybedişinin izahı, bu cümlelerin altında yatıyor.

Meral Akşener’in uyguladığı ikili politika olmasa, Kılıçdaroğlu büyük bir ihtimalle kazanacak ve ülkenin kaderi değişecekti.

Bunu, Aytun Çıray’ın açıklamasından anlıyoruz.

Aytun Çıray, İYİ Parti’nin kuruluşunda Meral Akşener’in sağ kolu gibi olan ve partinin genel sekreterliğini yapan önemli, düzgün bir siyasetçidir. Yalan konuştuğunu hiç duymadım.

Aytun Çıray, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın, Akşener’in danışmanlarından birinin, kendisine ‘Erdoğan’ı cumhurbaşkanı seçiyoruz’ dediğine yönelik iddiasını hatırlatıp:

“Sayın Özdağ’ın sözünü ettiği yerde Meral Hanım bana da ‘Kemal Bey’i (Kılıçdaroğlu’nu) asla cumhurbaşkanı yaptırmayacağım!’ dedi” diye konuştu.

Anlaşılan Meral Akşener, bilemediğimiz bir nedenle, ikili politika yapmış!

Geçmişteki sert muhalefetini unutup, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yaklaşması Meral Akşener’e biraz daha irtifa kaybettirdi, siyasette ağırlığı kalmadı!              

GÜNÜN SÖZÜ

Aşılması imkansız olan hiçbir duvar, hiçbir sorun yoktur!