İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 28 Mayıs’taki cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turundan bir gün sonra, başkanlık konutunun bahçedesinde video çekerek, CHP’de değişim mücadelesini başlattı. Videodan 160 gün sonra CHP kurultaya gitti. İmamoğlu’nun divan başkanı olduğu kurultayda değişim gerçekleşti. Kılıçdaroğlu kaybetti, İmamoğlu’nun desteklediği Özgür Özel kazandı.
Kurultaydan sonra hem Özel hem de Kılıçdaroğlu konuştu. Bir haftadır suskunluğunu koruyan İmamoğlu, değişim videosunu çektiği konutunun bahçesinde sorularımı yanıtladı.
Eski CHP liderinin kurultay akşamı @ekremedit adlı Twitter hesabından yapılan “Kılıçdaroğlu çekilecek” şeklindeki paylaşıma kızarak, çekilmekten vazgeçmesini İmamoğlu’na hatırlatarak, “Bu hesabı kullanan kimdir?” diye sordum.
Şu yanıtı verdi:
“Hiçbir ilgim ve ilham yok. İmamoğlu’nun sağından solundan trolvari bir kavram geçemez.”
Kılıçdaroğlu’nun “Arkadan hançerlendim” açıklamasını üzerine alınmadığını kaydeden İmamoğlu, “Ben gördüğüm eksiği ve hatayı yüze söyleyen bir insanım. ‘Ben uçurumdan atlıyorum, siz de arkamdan atlayın’ diyecek yol arkadaşı değilim. Kazanmaya odaklı bir yol arkadaşıyım” dedi.
İmamoğlu’na şu soruyu yönelttim:
“29 Mayıs’ta bu bahçede açıkladığınız değişimle 5 Kasım’da gerçekleşen değişim aynı mı?”
Dedi ki:
“Değişim bir anda tam anlamıyla olacak birşey değil. Zamana ihtiyacı var. Şu anda benim elbetteki arzu ettiğim noktada önemli bir adım atılmıştır.”
İmamoğlu, İBB’yi ve İstanbul’da en az 25 ilçeyi, ülke çapında beş büyük şehri daha alacaklarını söyledi.
■ @ekremedit adlı Twitter hesabını kullanan kimdir? Sizinle bağlantısı nedir?
Anonim hesapmış. Hiçbir bilgim ve ilgim yok. Benim çevremde trol duramaz. Bu tarz yakıştırmalar olunca üzülüyorum. Ekrem İmamoğlu’nun sağından solundan trolvari bir kavram geçemez. Bu sözleri genel başkanımızın da söylemiş olabileceğine inanmak istemem.
■ Kılıçdaroğlu size “@ekremedit diye hesaptan mesaj yayınlanmış, bu benim moralimi bozdu” dedi mi?
Hayır, hiç öyle bir şey denilmedi. Ne sayın Kılıçdaroğlu ne de yakınındakilerden biri söyledi.
■ “Arkamdan hançerlendim” sözünü üzerinize alındınız mı?
Hiç alınmadım.
■ “Bu laf bana” diye düşündünüz mü?
Bir an bile düşünmedim. Ben gördüğüm eksiği ve hatayı yüze söyleyen bir insanım. “Ben uçurumdan atlıyorum, siz de arkamdan atlayın” diyecek yol arkadaşı değilim. Kazanmaya odaklı bir yol arkadaşıyım. Bahsettiği insanlar öyle insanlarsa, hançerlendiğini düşünüyorsa, onlardan birisi olabilir. Ben öyle biri değilim.
■ Kılıçdaroğlu, “Daha nefes alamadan değişim söylemleri başladı” dedi.
Tamam, öyleyse 29 Mayıs’taki üç dakikalık videomu tekrar izlesinler. Tabi ki bir değişimden bahsettim ve bu çok normal, olması gereken bir çağrıydı. Hiç uyumadan, Ankara’dan İstanbul’a geldim. Çünkü 29 Mayıs akşamında Maltepe Meydanı’nda İBB olarak Fetih kutlaması yapacağız. 100 kişiyle kutlama yapamam ben. İnsanları davet ediyorum o videoda aynı zamanda. Millet hayal kırıklığı ve öfke yaşıyor. Bize “Bu seçimi nasıl kaybedersiniz” diyor. Değişim olmadan, ilerlemenin olmayacağını zaten görüyordum. Bir gün sonra 30 Mayıs’ta sabah saatlerinde kendilerini aradım. Randevu talep ettim ve 1 Haziran günü buluşup duygu ve düşüncelerimi açıkça kendileriyle paylaştım. Bu arada video önceden hazırlandı iddiaları da yalan. Bakın İsmail Bey şurada çektik videoyu, çardağın altında.
■ Kılıçdaroğlu dedi ki: “Değişim söylemelerini dillendirenler değişime direnenlerdir. Onları da görevden aldım.”
(Gülüyor) Demek ki ben değilim.
■ Kamuoyunda Özel’in genel başkan, İmamoğlu’nun parti lideri olduğu ve fiili bir eşbaşkanlığın bulunduğu konuşuluyor. Ne düşünüyorsunuz?
Babam bana mesaj attı, dedi ki: “Hayırlı olsun. Ailece bulunduğumuz yere değer katmak için mücadele veriyoruz, sen de bunu layıkıyla yapıyorsun. Devletine, milletine, partine hizmetinde Allah yardımcın olsun. Ben hizmet eden birisiyim. Partimizin bir genel başkanı var: Sayın Özgür Özel. Kim görev yaparsa yapsın, kurumsallığa, kuruma ve kurumun başındaki insana sonsuz saygı gösteren birisiyim. Ben “Değişim” diyen insandım. Ona rağmen divan başkanlığı önerildi. “Çok olaylar çıkacak” denilen yerde çıt çıkmadan kurultay yaptık. Bu saygıyı gördüğüm için dünyanın en mutlu insanıyım. Artık partimizin başında yeni bir genel başkan var. O dönemde de genel başkanımız vardı. Farklı düşünmeme rağmen tek bir noktada kendilerine saygısızlıkta bulunmadım. Bugün de sonsuz saygıyla, genel başkanımın işini yapmasına en üst seviyede destek olurum. Yanında olurum.
■ İlişkiniz nasıl olacak? Kardeşlik hukuku tanımı kullanıldı.
Doğrudur. Öyle bir hukukumuz var zaten. Kardeşlik hukuku; şu an bir partinin genel başkanı olan kardeşinize nasıl davranmanız gerekiyorsa öyle davranmaktır. Başta, birinci derecede saygıyla davranmak gelir.
■ Dışarıdan bir gerilim beklentisi...
Çok beklerler. Asla. Gerilim yaratmama konusunda deneyimliyim. Bu süreçte herkes konuşurken, beş buçuk aydır ne TV’ye ne de gazetelere demeç vermedim. Konuşmadım. Partimin meselelerini hiçbir zaman kamuya açık konuşmadım, konuşmayacağım.
■ Akşener, kurultaydan sonra “Bizim için bir şey değişmedi” dedi. Kapıları kapatmış görünüyor.
Hem sayın Meral Akşener hem İyi Parti’nin kadroları devletinin, milletinin, İstanbul’un ve buna benzer şehirlerin geleceğini düşünerek karar verirler. Şüphe duymam. Geleceği düşündüğü anda doğru karar neyse onu verir ve uygularlar. Dolayısıyla benim “İttifak süreci bitti” diye yorum yapmam mümkün değil. Konuşulmaya muhtaç bir süreçtir.
■ 29 Mayıs’ta bu bahçede açıkladınız değişimle 5 Kasım’da gerçekleşen değişim aynı mı?
Değişim bir anda tam anlamıyla olacak birşey değil. Zamana ihtiyacı var. Ama şu anda benim elbetteki arzu ettiğim noktada önemli bir adım atılmıştır. Ama bu bir anda bitecek birşey değil. Süreç devam edecek.
■ Nereye kadar?
Partimiz yerelde ve genelde iktidar olana kadar. Başardığımızda gerçek anlamda değişimi başardık diyebiliriz.
■ Yerel seçimde hedefiniz ne?
İBB’yi tekrar kazanacağız. İstanbul’da en az 25 ilçeyi kazanma konusunda kararlılığımız var. Doğru toplumsal ittifakları kurabilirsek, İstanbul İttifakı’nı uygulayabilirsek üstüne bile çıkabiliriz. İlave hedefimiz de var elbette. Ortaya koyacağımız İstanbul performansı ve rüzgarı bütün Türkiye’ye pozitif yansıyacaktır. Türkiye’de de insanları şaşırtacak derece sonuçlarla karşılaşacağımıza inanıyorum.
■ Nasıl?
Mevcudu koruyacağımız gibi 5-6 büyükşehir belediyesini kazanmakta da iddialı olacağız.
Yavuz Ağıralioğlu, seçimden sonra parti kuruyor
Eski İyi Parti Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu, yerel seçimden sonra parti kurmaya hazırlanıyor.
Ağıralioğlu, karşıtlık oluşturarak bölünmüş siyasi sistemin son kavgasını 14-28 Mayıs’ta verdiğine inanıyor. Yerel seçim sonrası Türkiye’nin, ikinci yüzyıla yeni bir siyasi dil ve sorumlulukla başlaması gerektiğini vurgulayan Ağıralioğlu, şöyle devam ediyor:
“Yetişmiş nice evladı var memleketin. Hiçbir taassup ve siyasi parantezin bu liyakat alanını kapatmasına engel olmayacak yeni siyasi bir merkez inşa etmeliyiz. Önce bir siyasi merkez, sonra yeni bir siyasi partiye döner. Yerel seçimden sonra partinin kuruluşu ihtiyaç haline gelir.”
Ağıralioğlu, 2028 yılındaki cumhurbaşkanlığı seçiminin 2002 seçimlerini andıracağını kaydederek, şunları söylüyor:
“İktidara bu kadar gücün varken memleketi niçin ayağa kaldıramadın diye kızgınlık, muhalefete bu kadar problem varken memleketi neden alamadın kırgınlığı var. Bu ikisinin önce seçmende hayal kırıklığı, sonra siyasete karşı ilgisizlik ve yeni bir arayış doğuracağını düşünüyorum. Türk Milleti şemsiyesi altında Alevinin Sunninin, dindarın, laikin, modernin, gelenekselin, buluşacağına bu tasniflerin biteceğine inanıyorum. Devleti ve milletine bağlı herkesin liyakat kesbediyorsa güçlü yarınlar için hizalanacağı yeni bir siyasi şuur alanını inşa edeceğiz.”
Ağıralioğlu, henüz isim belirlemediklerini belirtiyor. Ancak “Kimseyi ideolojik olarak dürtmeyen, hamaset girdabındaki tartışmalara sürüklemeyen, memleket için gelecek inşa edebilen kabiliyetimize nezaket edecek bir isim” bulacaklarını belirtiyor.
Ağıralioğlu, kuracağı partinin sağ ya da solda durmayacağını, Cumhur ya da Millet ittifaklarına yakın olmayacağını anlatarak, “Yeni bir merkez inşa edeceğiz. Siyaset merkezinin sağı solu yok. Eski siyasetin parsellenmiş alanının ve ideoloji devrinin bittiğine inanıyorum” diyor.
Ağıralioğlu, “Kadronuzda kimler olacak?” soruma şu yanıtı veriyor:
“Siyasetin şimdiye kadar yetiştirdiği bütün kıymetli ve şöhretli adamlar memleketi bugüne getirdi. Bugünden sonra yetişmiş, nitelikli, hangi işi yapıyorsa onun en iyilerinin memleket hizmetine sunulacağı liyakatli şöhretsizler teklif edeceğim.”