Sevgili okurlarım, haftalar geçti ve biz hâlâ Devlet Bey tarafından yapılan çağrıyı konuşuyoruz.
Her kafadan bir ses çıkıyor.
Bu çağrıyı bazılarımız sanırım anladı ama çoğunluk anlamadı.
Bir DEM heyeti İmralı’ya gidip orada Apo ile görüşsün!
Bakalım İmralı’da yatmakta olan şahıs terörün durdurulması konusunda neler diyecek!..
Devlet Bey’in istediği şu:
Apo desin ki terör olayları artık durdurulsun ve silahlar imha edilsin.
★★★
Peki ama bu iş o kadar basit mi!
Onun yatmakta olduğu İmralı’ya birkaç kişiden oluşan bir heyet gönderip kendisine rica etsinler.
Önerileri herhalde şu olur:
“Başkanım sen örgüte bir talimat ver, bu istekler aynen yerine getirilsin. Kürtçülüğü, silahlı eylemleri falan bir yana bırakıp artık unutalım.”
Bu sözleri duyan Apo herhalde soracaktır:
“İyi de Recep Bey bu konuda ne düşünüyor, düne kadar ağzından bir tek cümle bile çıkmadı. Siz duydunuz mu?”
★★★
Apo ile DEM arasında yapılan görüşme doğal olarak banda alınacak ve yetkililer tarafından noktasına virgülüne kadar değerlendirilecek.
Bant çözümleri Ankara’da ilgili makamlara gönderilecek.
Ancak bu konuda da dikkate alınması gereken önemli sorular var:
Devlet Bey bu öneriyi gündeme getirdikten sonra Recep Bey ağzını açıp bir tek cümle bile söylemedi.
Niçin?
Onay verse herhalde şöyle derdi:
Koalisyon ortağımın, en büyük destekçimin sözlerine ben de katılıyorum. Devlet Bey’in bu konuyu o görüşmede çözme ihtimali yüksektir. DEM gitsin ve konuşsun, ne derse desteğimiz arkasındadır.”
★★★
Ancak bu konuda akıllara başka bir soru daha geliyor...
Recep Bey bu konuda sessizliğini acaba niçin koruyor?
DEM’in Apo’ya gidip kendisinden istenenleri kendi çapında pazarlık konusu yapmasına acaba karşı mı?
Öyle ya, karşı olmasa konuşurdu!
Çok ilginçtir ve hem de tuhaftır, uçan kuşlar konusunda bile sürekli nutuk atan, her konuda ahkâm kesen bir cumhurbaşkanı böylesine önemli bir konuda sessiz kalmayı yeğliyor!
Bu nasıl iştir?
Hayır, bence bu işin içinde bir bit yeniği var.
★★★
İşin ilginç yanı, Devlet Bahçeli bu kadarla da yetinmedi ve söylediklerini kanıtlamak için geometri kurallarına başvurdu.
Siyasette ya da terörle mücadele konusunda cebirli geometrili söylemlere dün ilk kez onun ağzından, onun sayesinde tanık olduk.
“Çağrımızın arkasında duruyoruz. İki nokta arasındaki en kısa çizgi bir doğru parçasıdır. İmralı A noktası, DEM ise B noktasıdır. Bu iki nokta arasında doğrudan irtibat sağlanmalıdır...”
Böylesine muhteşem bir buluşla matematik bilimine yapmış olduğu katkı nedeniyle kendisine teşekkür borçluyuz!..
★★★
Sevgili okurlarım, DEM heyeti sanırım birkaç gün içerisinde İmralı adasındaki cezaevine giriş yapacak ve Apo’dan bazı isteklerde bulunacak.
Acaba ne diyecek?
Varsayalım Apo onların bütün isteklerini kabul etti ve hapisten kurtulabilmek için örgütüne bir çağrıda bulundu...
“Silah bırakın, silahları gömün ve Devlet Bey’in çağrısı doğrultusunda terör eylemlerini sonlandırın.”
★★★
Acaba onun bu çağrısı örgüt tarafından dikkate alınır mı?
PKK örgütünün Türkiye’deki bölümü bu talimatı belki dikkate alır da iş bu kadar basit midir...
Örgüt sadece Türkiye’de konuşlanmış değil ki...
Suriye var, özellikle Kuzey Irak var.
Üstelik şimdi örgütün ana üssü olan Kandil var.
Böyle bir ortamda örgüt acaba bu talimatları hangi ölçüde dikkate alır!
Ne bileyim belki geometri kurallarını uygular!
★★★
Varsayalım örgütten şöyle bir açıklama geldi:
“Devlet Bahçeli’nin DEM tarafından bize iletilen taleplerini tanımıyor ve ciddiye almıyoruz. Mücadelemiz aynen devam edecektir.”
İşte o zaman herkes şaşıracak ve şöyle diyecektir:
“Demek ki eski başkan Apo artık çaptan düşmüş, örgüt onu iplemiyor.”
Böyle bir durumun anlamı ise şu olur:
Kral öldü yaşasın yeni kral!
Bakalım, neler olacağını yaşadıkça göreceğiz.