Savunma Sanayii ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nde yer alan ancak kanun teklifinin geri çekilmesi ile ortada kalan “enflasyon düzeltmesi kolaylığına” ilişkin düzenlemeler, 161 sıra sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun içinde yer alarak Meclis’te kabul edildi. Yasanın Cumhurbaşkanı tarafından onayı ve Resmi Gazete’de yayımının ardından bu düzenlemeler 01.01.2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girecek.
YAPILMAKTA OLAN YATIRIMLARA ENFLASYON DÜZELTMESİ KOLAYLIĞI
2024 yılının, bilanço esasına göre defter tutan Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri için, en önemli konusu, enflasyon düzeltmesi yapma zorunluluğu oldu. Özvarlığı güçlü olmayan mükelleflerin daha fazla vergi ödemesine neden olan enflasyon düzeltmesi, gelen tepkiler üzerine, 31.12.2023 tarihli gelir tablosundaki brüt satışlar toplamı 50 milyon TL’nin altında olan işletmeler için (1.5 milyon mükellef) 2024 hesap döneminin ikinci ve üçüncü geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yapmamaları sağlandı. Ancak bu mükellefler 2024 yılı sonunda yıllık enflasyon düzeltmesi yapmak zorundalar.
Bu istisna kapsamına girmeyen 20.006 yatırımcı mükellef, yapılmakta olan yatırımlar hesabının enflasyon düzeltmesine tabi tutulması sonucunda oluşan ve enflasyon düzeltmesi kârı olarak dikkate alınması gereken düzeltme farklarının, bu yatırımlar henüz işletmeye alınmadan dönem kazancıyla ilişkilendirilerek, bu tutarlar üzerinden geçici vergi ve sonuçta Kurumlar Vergisi ödemelerinin yatırım yapanları cezalandırdığı savı ile konunun çözülmesini istemişlerdi.
Meclis’te kabul edilen düzenleme ile Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesinin (A) fıkrasının sonuna bir bent eklenerek, “Yapılmakta olan yatırımlar” hesabının enflasyon düzeltmesine tabi tutulması sonucunda oluşan düzeltme farklarının dönem kazancıyla ilişkilendirilmemesi sağlanıyor.
Bu mükellefler, enflasyon düzeltmesinin uygulandığı dönemlerde, parasal olmayan kıymetler sınıfında yer alan yapılmakta olan yatırımlar hesabını enflasyon düzeltmesine tabi tutacaklar ancak, düzeltme sonrası oluşan ve enflasyon düzeltmesi kârı olarak dikkate alınması gereken düzeltme farklarını dönem kazancıyla ilişkilendirmeyip, bu tutarları özel bir fon hesabında izleyecekler. Özel fon hesabına alınan bu tutarlar, yatırımın tamamlanarak ilgili iktisadi kıymetin aktifleştirildiği dönem ile bu dönemi takip eden dört hesap dönemi içerisinde eşit taksitler halinde dönem kazancının tespitinde dikkate alınacak. Ayrıca, özel fon hesabında izlenen tutarlar, dönem kazancının tespitinde dikkate alınıncaya kadar her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak yeniden değerleme oranında artırılacak.
Bu düzenleme 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe gireceğinden, 2024 hesap dönemine ilişkin geçici vergi dönemlerinde bu hesaptan kaynaklanan düzeltme farklarını vergi matrahının tespitinde dikkate alan mükellefler, hesap döneminin başından itibaren kayıtlarını düzeltmek suretiyle söz konusu düzeltme farklarını hesap dönemi sonuna kadar özel fon hesabına alacaklar.
Yapılan değişiklik ile 2024/2 geçici vergi döneminde yapılmakta olan yatırımlar hesabını düzeltme işlemine tabi tutan 20.006 mükellefin beyanlarında yaklaşık 200 milyar TL enflasyon düzeltmesi kârı ortaya çıktı. Bu mükelleflerin mali tablolarındaki kâr/zarar durumları (Kurumlar Vergisi mükelleflerinin yaklaşık yarısı kâr beyan etmektedir) ile efektif Kurumlar Vergisi oranı (%10) dikkate alınarak yapılan analizde, yıllık yaklaşık 16 milyar TL vergi ertelemesi söz konusu olmaktadır. Bu miktar yatırımların tamamlandığı sonraki dönemlerde yeniden değerleme oranları uygulanmak suretiyle tahsil edilecek.
Meclis’te kabul edilen düzenleme ile 2024 ve 2025 hesap dönemlerinde enflasyon düzeltmesi kaynaklı kâr/zarar farkını kazanç tespitinde dikkate almayacak mükellef grubuna; tasfiye ve iflas hallerindeki şirketler ile 233 sayılı Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname kapsamındaki iktisadi devlet teşekkülleri ve kamu iktisadi kuruluşları da dahil edildi.
İktidar, enflasyon düzeltmesi yoluyla daha çok vergi tahsilatı yapacağını düşünürken sonuç tam tersi oldu. Özsermayesi güçlü Kurumlar Vergisi mükellefleri için; enflasyon düzeltmesi kâr yerine zarar doğurdu ve vergi tahsilatı olumsuz etkilendi. İkinci geçici vergi döneminde, geçici vergi beyannameleri yoluyla sadece 166 milyar 666 milyon TL tahsilat yapılmış olması “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma” durumunu ortaya çıkarmıştır. Üçüncü geçici vergi döneminde de yukarıda bahsettiğim düzenlemelerin de etkisiyle tahsilatın daha da düşeceğini ve Kurumlar Vergisi 2024 yılı bütçe tahsilat hedefi olan 1 trilyon 275 milyar TL’nin çok gerisinde kalınacağı görülüyor.
Enflasyon düzeltmesinin mali tabloların gerçek ekonomik durumu yansıtmasını sağlayan bir araç olduğunu unutup, bunu daha çok vergi alma aracı olarak görürseniz, duvara toslarsınız. Ülke gerçeklerinden uzak, bilanço esasına göre faaliyette bulunan mükelleflerin borçluluk oranlarından haberdar olmadan bu işlere kalkışırsanız, bütçe açığının daha çok artmasına neden olursunuz.