Cumhurbaşkanı... AKP Genel Başkanı... Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkanı... Bakanlar Kurulu Başkanı...
Bu kadar çok önemli görevi şahsında toplayan Erdoğan, AKP’li belediye başkan adaylarının propagandasını da üzerine aldı. Şimdi kent kent dolaşıyor, her ilde büyük mitingler düzenliyor.
Dünyada bu kadar çok görevi üstlenen başka bir cumhurbaşkanı ya da devlet başkanı var mıdır? Hayır, yoktur!
Batı ülkelerinde böyle bir şey olamaz ama burası Türkiye, her şey olur!
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP Genel Başkanı olarak seçime bizzat kendisi giriyormuş gibi çalışıyor, mitinglerde konuşuyor, seçmenden partisi ve belediye başkan adayları için oy istiyor.
Anayasa’nın 103’üncü maddesine göre Cumhurbaşkanı göreve başlarken tarafsızlık yemini ediyor. Yani, Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı.
Peki, böyle tarafsızlık olur mu?
Anayasa’ya göre herkesi kucaklaması gereken Cumhurbaşkanı, toplumun sadece yarısını kucaklıyor.
★★★
Erdoğan, İzmir’deki mitingde meydanda toplanan halka hitap ederek:
“Aksi yönde bir duruşumuzu görürseniz hiç çekinmeyin. Yüzümüze hakikati haykırın. Haykırın ki, hatamızı görüp düzeltelim.” dedi.
Bunlar tabii ki güzel sözler ama ülkemizdeki uygulama öyle mi?
Şu anda, hakikatleri haykıran çok sayıda insan cezaevinde...
Ülkede “Cumhurbaşkanı’na hakaret” iddiasıyla sürekli davalar açılıyor.
2022 yılı istatistiklerine göre “Cumhurbaşkanı’na hakaret iddiasıyla” açılan dava sayısı rekor düzeyde... 16 bin 753 kişi 1 yıldan 5 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor.
İnsanlar artık konuşmaktan korkar hale geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hatalarını görüp düzeltmeyi gerçekten arzu ediyorsa, avukatlarına
“Dava açmayın, bırakın hakikatleri yüzümüze karşı haykırsınlar.” diye talimat vermeli...
Bayraktaroğlu’nun şikayeti!
SÖZCÜ’nün kardeş yayını Korkusuz Gazetesi’nin köşe yazarı Memduh Bayraktaroğlu’nun zamanının önemli bir bölümü adliye koridorlarında geçiyor.
Meslektaşımız, eleştirileri nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatları tarafından “Suç duyurusunda” bulununca savcılığa çağrılıyor ve “Cumhurbaşkanı’na hakaret ettiği” iddiasıyla soruşturma başlatılıyor.
Erdoğan’ın İzmir mitingindeki “Yüzümüze hakikati haykırın” sözleri üzerine köşesinde şunları yazdı:
“Tayyip Bey;
‘Hiç çekinmeyin, yüzümüze hakikatleri haykırın ki hatamızı görüp kendimizi düzeltelim’ demişsiniz.
Benim hatam:
Hakikatleri yüzünüze karşı değil de medya üzerinden...
Yani...
Gıyabınızda söylemem mi?
Ki;
En az 10 kere savcılığa:
Hakkımda suç duyurusunda bulundunuz?
İyi o halde...
Bundan sonra davet edin;
Bütün gerçekleri yüzünüze karşı söyleyeyim...
Mahkemelere gitmekten kurtulayım...”
Seçim sandığının gücü!
12 Mart Salı günü Resmi Gazete’de 8247 Sayılı
Cumhurbaşkanlığı Kararı yayınlandı.
Buna göre Muğla’nın Milas İlçesi’nde Akbelen Ormanları’nın çevresinde yer alan 190 parsellik tarım arazisi “acil olarak” kamulaştırılıyordu.
İşlemi Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü yapacaktı.
Fakat, ne oldu?
İki gün sonra yeni bir Cumhurbaşkanlığı kararı ile “acil denilen” ilk kararname iptal edildi.
“Acil” kamulaştırmayı yürürlükten kaldıran önemli olay nedir?
Tabii ki Muğla Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleridir.
AKP adayı Aydın Ayaydın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la iki defa konuşarak Muğla’da seçimin tehlikeye gireceğini belirtince “Acil kamulaştırma” kararı 48 saat içinde yürürlükten kaldırıldı.
İyi ki seçim var. Bu sayede 190 dönümlük tarım arazisi kurtulmuş oldu fakat... İleride ne olur, bilinmez!
GÜNÜN SÖZÜ
Dile kilit vurulmaz, dil söyler saklanır, baş belaya katlanır!