Bu ülkede yaşayıp da “sinir hastası” olmayan insanlar çok talihlidir.
Hem siyasi, hem ekonomik baskılar ve artan hayat pahalılığı çok kişiyi ruh hastası yaptı.
23 yıldır devam eden AKP iktidarı, devlet gücünü kullanarak sürdürdüğü “siyasi operasyonlarla” ortalığı gerdikçe geriyor.
Öyle sinirli, asap bozucu, siyasi çekişme ve kavgalarla dolu bir süreçte yaşıyoruz ki, “Feleğimizi şaşırdık” desek pek yanlış olmaz!
Bu kadarla kalsa iyi... Ülkeyi çok daha gergin günler bekliyor.
Bunu, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözlerinden anlıyoruz.
★★★
Erdoğan, Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın tutuklanmasına tepki gösteren CHP’yi eleştirerek “Bağırarak nümayiş yaparak netice elde edemezsiniz. Sayın Özel başka yerde harami arayacağına yanındaki şahıslara baksın. Hırsızlıklar aşikâr olduğu için topu taca atıyorlar!” dedi ve şu çarpıcı cümleyi ekledi:
“Halbuki onlar da biliyorlar ki daha turpların büyükleri heybede!”
Ne demek bu?
Yapılan bu operasyonlar ve tutuklamalar daha “Küçük turplardır... Büyük turpları, yani daha çarpıcı, daha büyük ve daha şaşırtıcı operasyonları bekleyin!” demektir.
Bunun başka izahı yok!
★★★
Yeni operasyonların ve hedeflerin arasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da olacak mı?
Onun hakkında da davalar var!
Büyük turp İmamoğlu mu acaba?
Öyle anlaşılıyor ki, bu ülkede her şey mümkün!
İmamoğlu’nu sevenler çok ama ülkenin daha da karışması iktidarın umurunda bile değil!
İktidar sık sık “Bir olmalıyız, iri olmalıyız, diri olmalıyız” diyor.
İyi de... Görünen köy kılavuz istemez! Bu sert, haşin, ürkütücü tabloda ve yaklaştığı anlaşılan fırtınada, birlik ve beraberliği sağlamak ne kadar mümkün olabilir ki?
★★★
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Erdoğan’a cevabî sözleri, ülkede siyasetin daha da sertleşeceğini gösteriyor.
Özgür Özel “AKP’nin yaptığı CHP’ye düpedüz savaş ilanıdır. Bu savaş ilanını görüyoruz. Turpun büyüğü heybede demiş. Bu ‘Yargı ve devletin bütün organları emrim altında demek. Yeter artık!” diyerek kanunsuz emirlere uyanların günü geldiğinde hesap vereceğini söyledi.
Ülkemizi çok gergin günler bekliyor, ne yazık ki!
TEBESSÜM
“Turpun büyüğü” Demirel’in anlattığı bir öyküdür!
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Turpların büyüğü heybede” diyerek CHP’ye yeni operasyonların sinyalini vermesi, siyasette ve halk arasında günün en çok konuşulan sözü oldu.
Peki, nereden geliyor bu deyim?
Bu soruyu dün herkes birbirine sordu.
Bazı yerlerde yanlış anlatıldı, FETÖ’ye filan bağlayanlar oldu, bilen de konuştu, bilmeyen de...
Bu öykünün aslı, benim 25 yıl önce yayınladığım “Babadan Fıkralar” kitabımda var (Sayfa 90).
Öykü, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e aittir.
Demirel’in muhalefet lideri olduğu günlere ait öykü şöyle:
★★★
“Demirel, NTV televizyonunda canlı yayına çıkıp konuştu, konuştu... Anlattı, anlattı... Fakat zaman yetmedi... Söyleyeceği daha çok şey vardı.
Programdan sonra gazetecilere şu fıkrayı anlattı:
“Adam, Aydın pazarına turp getirmiş, bir köşede satıyor. Fakat turpları yamuk ve küçük...
Müşteri gelip bakmış, bakmış, pek tutmamış. Eliyle şöyle bir tartıp bırakmış. Tam giderken köylü arkasından seslenmiş:
“Turpun büyüğü heybede, turpun büyüğü heybede!”
Demirel bu fıkrayı anlattıktan sonra şöyle eklemişti:
“Heybemde daha çok turp var. Bu heybeye bir program yetmez!”
GÜNÜN SÖZÜ
Ülkede huzurun şartları:
Hukuk, güven, saygı ve sorumluluk anlayışıdır!