Yeniden bir seçim heyecanına girdik!

3 ay 11 gün sonra, 31 Mart 2024 Pazar günü yerel seçimler var.

Partilerdeki hareket hızlandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019 yılında kaybettiği İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlıklarını geri almakta ısrarlı... “Yeniden İstanbul diyoruz, yola devam ediyoruz. Yeniden Ankara diyoruz, yola devam ediyoruz.” diyor.

Erdoğan, İstanbul ve Ankara’yı tekrar kazanmak için elinden geleni yapacak. Ancak...…

CHP adayları Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın, güçlü seçmen tabanları var.

Bu iki büyük şehri yine CHP kazanırsa, AKP’den çok Cumhurbaşkanı Erdoğan kaybetmiş olacak!

Anketler, Ekrem İmamoğlu’nun da, Mansur Yavaş’ın da kazanma şanslarının fazla olduğunu gösteriyor. Ancak...

Ekrem İmamoğlu’nun tepesinde sallanan bir “Demokles’in kılıcı” var.

Halen İstinaf Mahkemesi’nde bekleyen 2 yıl 7 ay 15 günlük hapis cezası Ekrem Başkan için bir tehdit!

Herkes bunu unutmuşa benzerken Araştırmacı Yazar Semih Kalkanoğlu davayı hatırlatan bir mesaj gönderdi. Diyor ki:

“Siyasi partiler, belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği, il genel meclisi üyelikleri, belediye başkan aday listelerini 20 Şubat Salı günü saat 17.00’ye kadar verecek.

Kesin aday listeleri 3 Mart Pazar günü ilan edilecek. O tarihten sonra adayların değiştirilmesi söz konusu değil.

Peki, İmamoğlu’nun bekletilen 2 yıl 7 ay 15 günlük hapis cezası İstinaf Mahkemesi tarafından 3 Mart 2024 tarihinden sonra ONAYLANIRSA ne olacak?

İmamoğlu’nu ‘seçim dışına’ itmenin yolu, İstinaf Mahkemesi’nin ‘cezayı onaylaması’ olabilir mi?”

Kalkanoğlu, İmamoğlu hakkındaki yargı tehlikesini işaret ediyor. Fakat, benim bildiğim, İstinaf Mahkemesi kararı onaylasa bile Yargıtay süreci var. O da en az bir buçuk, iki yıl sürüyor. Dolaysıyla İmamoğlu’nun seçime girmesine bir engel yok. Ancak... Kararı Yargıtay da onaylarsa, İmamoğlu seçimi kazansa bile, siyasi yasaklı olacağı için başkanlığı düşer!

Ekonomide güven olmadan işler düzelmez!

Kimse hayale kapılmasın! Her işte önce güven gerekiyor!

Amerikan finans ajansı Bloomberg’te yayınlanan bir analiz, “Türkiye’de ekonominin düzelmesi için hukuk ve güven şart” diyenlerin haklı olduğunu gösteriyor.

Yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yatırım yapmaları için yönetimin “Ortodoks politikaların” devam edeceğine dair güven verici kanıtlar göstermesi gerektiği vurgulanan analizde (özetle) şöyle deniliyor:

Yatırımcılar, son yıllarda Türk ekonomi politikasındaki U dönüşleri nedeniyle, yetenekli bir teknokratın (Mehmet Şimşek’in) dönüşüyle yatıştırılamayacak kadar çok kez yandılar.

Piyasanın şüpheciliğinin nedeni, mevcut para politikasının devamlılığına olan güvensizliktir. Bu durum ancak Erdoğan’ın, yatırımcıları piyasaya ve para politikasına müdahale etmeyeceğine ikna etmesi halinde değişebilir.”

Durum açık... Türkiye ekonomisinin düzelmesi için her şeyden önce piyasalarda güven sağlanması gerekiyor. Bu da hukukla olur.

TEBESSÜM

İstanbul’da kira sorunu 

Müjdat Gezen’in bir yakını iyi bir semtte kiralık ev aramaktadır. Emlak komisyoncusu 165 metrekarelik bir daire gösterir. Ev arayan sorar:

“Güzel bir daire. Beğendim. Peki aylık kirası ne kadar?”

“80 bin lira efendim...”

“Nee? 80 bin mi? Peki bunun ahırı nerede?”

“Ahır mı? Neden sordunuz bunu?”

“Hiiiç... 80 bin lirayı veren eşek nerede yatacak diye düşündüm de...”

GÜNÜN SÖZÜ

Siyasi güç kar gibi geçici olur. Kar ne kadar çok yağsa da bahara kalmaz!