Televizyon Dizisi Muhteşem Yüzyıl'da Halit Ergenç'in canlandırdığı Kanuni Sultan Süleyman kiminin gönlünde taht kurdu kimininse hışmına uğradı. Yaklaşık beş asır önce yaşamış olan Osmanlı'nın en önemli lideri, dizideki çocuklarını infaz ettiren ve saraydan pek çıkmayan haliyle büyük tepkiler aldı. Peki Kanuni Sultan Süleyman nasıl öldü ? Vakıa-nüvislerin arşivlediği bilgilere göre Padişay, 1566 yılında Sadrazzam Sokollu Mehmet Paşa tarafından sefere çıkmak için zorlandı. 73 yaşında olan Kanuni, son seferineyse tam 13 yıl önce çıkmıştı. Üstelik hastaydı. Onu saraydan ayrılmaması konusunda uyaran hekimleri dinlemeyen Kanuni Sultan Süleyman, bugün Macaristan topraklarında bulunuan Zigetvar'a doğru yola çıktı. Seferin nedeniyse şöyleydi:

Avusturya Arşidükü Maksimilyan kendisinden istenilen vergiyi İstanbul a gönderip barış antlaşmasını yenilerken diğer taraftan Erdel beyi Sigusmund ile savaşmaktaydı. Osmanlı himayesindeki Erdel beyi Sigusmund'un Habsburg topraklarına girerek Zatmar ya da Çatmar'ı ele geçirmesi üzerine II. Maximilian (Kutsal Roma İmparatoru) Osmanlı'dan buranın geri verilmesini istemiştir.

Fakat imparator cevabı beklemeden Erdel topraklarına saldırıp Tokay ve Serenç taraflarını ele geçirerek Osmanlı ile aralarındaki barış şartlarını ihlal etmesi üzerine Budin beylerbeyi Yahyapaşazade Arslan Paşa'nın Erdel beyine yardım kalkması ve yeni sadrazam Sokullu Mehmet Paşa'nın da savaşa taraftar olması üzerine 1566 yılı Nisan ayı sonunda Avusturya' ya karşı savaş ilan edilmiştir. Bu sefer Kanuni Sultan Süleyman'ın ordusunun başında bulunduğu son sefer oldu.

Bir müddet sonra padişahın komutasındaki ordu da Belgrad yoluyla Macaristan topraklarına geldi. Burada Eğri kalesinin fethedilmesi kararlaştırılıp askerler o tarafa sevkedildiği sırada Zigetvar beyi Zirinyi Mikloş tarafından Tırhala sancakbeyi ve oğlunun Şikloş'da şehit edildiği haberinin gelmesi üzerine ordu geri çevrilerek Zigetvar kalesi üzerine gidildi.



Hasta olan Padişah'ın Zigetvar'a bakan bir tepeye çadırı kuruldu. Savaşı oradan takip etti. Kuşatmaya başlanılmasıyla önce eski şehir top atışına tutuldu. Kont Zirinyi yeni şehiri savunamayacağını anlayınca burasını yaktırdı ancak Osmanlı güçleri hendekleri toprakla doldurarak yeni şehir enkazı üzerinden eski şehiri ele geçirmesi üzerine iç kaleye çekilmek zorunda kaldı. Kuşatma esnasında çadırında hasta halde bulunan Kanuni, kalenin ele geçirilmesinin uzamasından dolayı canı sıkılarak sadrazam Sokullu Mehmet Paşa'ya hitaben en son olarak yazılı hatt-ı hümayununu gönderip kalenin fethini istedi. Zigetvar şehri etrafı surlarla ve nehirle çevrili üç kısımdan oluşuyordu. Bu yüzden hemen netice alınamadı. Kuşatmanın son gününe yaklaşıldığında hastalığı iyice artan hükümdar 6-7 eylül 1566 gecesi sabaha doğru vefat etti.



Ertesi gün Zigetvar fethedildi. Ancak yine de durum çok tehlikeli bir hal arz ediyordu. Düşmanın ve yeniçerilerin bu durumu öğrenmesi çok vahim sonuçlar ortaya çıkarabilirdi. Düşmanın öğrenmesi bu durumdan yararlanma ihtimalini arttırır, yeniçeriler ise üzüntü ile kontrol edilemez bir kalabalığa dönüşebilirlerdi. Sokullu Mehmet Paşa bu konuda bütün siyasi dehasını kullandı. Padişahın ölümü vezirlerde dahil herkesten gizlendi. Ölümü sadece padişahın yakınında bulunan kişiler biliyorlardı. Süleyman Han'ın oğlu Sarı Selim yani 2'nci Selim gelip tahda oturana kadar bu ölüm gizlendi. Bu arada Süleyman'ın ölüm nedeniyse yine tarihçilere göre nikris, dizanteri, felç veya anjinden dolayı gerçekleşti. Günlerce bekletilen cenaze tahtın altına gizlendi ve kokmaması için iç organları çıkarılarak Ziegetvar'a gömüldü. Padişah'ın İstanbul Süleymaniye Camii'ne getirilen naaşı için toplamda üç defa cenaze namazı kılındığı rivayet edilir.